5. Ceza Dairesi 2020/4782 E. , 2021/718 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Rüşvet alma
HÜKÜM : Rüşvet almaya teşebbüs suçundan mahkumiyet
Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelendi;
05/08/2017 tarihli ve 30145 mükerrer sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan 7035 sayılı Kanunun 21. maddesi ile 5271 sayılı CMK"nın 291. maddesinin 1. fıkrasında düzenlenen ve bölge adliye mahkemeleri kararlarına karşı yedi gün olarak öngörülen temyiz süresinin on beş gün olarak değiştirildiği, ancak bölge adliye mahkemelerinin faaliyete geçtiği 20/07/2016 tarihinden önce verilen kararlar ile Yargıtay"dan geçen dosyalara ilişkin temyiz süresinin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi uyarınca uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"nın 310. maddesine göre bir hafta olduğu gözetilmeksizin hüküm fıkrasında temyiz süresinin on beş gün olarak belirtilmesi suretiyle tarafların yanıltıldığı anlaşıldığından, yüzüne karşı verilen hükme ilişkin katılan vekilinin 09/03/2020 tarihli temyiz isteminin süresinde olduğu nazara alınarak yapılan incelemede; sanık müdafin süresinden sonra vaki ve sonuç ceza miktarı itibarıyla da koşulları bulunmayan duruşmalı inceleme talebinin 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi de gözetilerek CMUK"nın 318. maddesi uyarınca reddiyle, incelemenin duruşmasız yapılmasına karar verildikten sonra gereği düşünüldü:
Bozmaya uyularak yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,
Ancak;
Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 03/06/2008 tarihli ve 2008/149-163; 13/11/2007 tarihli ve 2007/171-235 sayılı Kararlarında da belirtildiği üzere, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilip verilmeyeceğinin CMK’nın 231/5-6. maddesindeki şartlar gözetilmek suretiyle seçenek yaptırımlara çevirme ve erteleme gibi diğer kişiselleştirme nedenlerinden önce hakim tarafından değerlendirilmesinin zorunlu olduğu ve CMK"nın 231/8. maddesine 18/06/2014 tarihli ve 6545 sayılı Kanunun 72. maddesi ile eklenen cümle de eylem tarihinde yürürlükte bulunmadığından 6545 sayılı Yasa ile yapılan değişiklikten önceki hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin kararların niteliği gereği yasal engel teşkil etmeyeceği gözetilerek, sanığın kişilik özellikleri ve duruşmadaki tutum ve davranışları irdelenerek yeniden suç işleyip işlemeyeceği hususunda ulaşılacak kanaate göre, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasının gerekip gerekmediğine karar verilmesi gerekirken, ileride suç işlemekten çekineceğine dair olumlu kanaat oluşması nedeniyle hapis cezası ertelenen sanık hakkında “sanığın adli sicil kaydı incelendiğinde daha önce hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmiş olduğu anlaşılmakla, sanık hakkında takdiren yeniden hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına" şeklindeki yasal ve yeterli olmayan gerekçeyle CMK"nın 231. maddesinin uygulanmasına yer olmadığına karar verilmesi,Kanuna aykırı, sanık ve müdafi ile katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi de gözetilerek CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA 23/02/2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.