Abaküs Yazılım
21. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/107
Karar No: 2017/1404
Karar Tarihi: 27.02.2017

Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2016/107 Esas 2017/1404 Karar Sayılı İlamı

21. Hukuk Dairesi         2016/107 E.  ,  2017/1404 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İş Mahkemesi



    Davacı, asıl ve birleşen davalar bakımından, iş kazası kazası sonucu maluliyetinden doğan maddi ve manevi tazminatın ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
    Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, asıl ve birleşen davaların kısmen kabulüne karar vermiştir.
    Hükmün, davalılar vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.

    K A R A R
    1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici nedenlerle temyiz kapsam ve nedenlerine göre; davalıların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine,
    2-Dava, zararlandırıcı sigorta olayı sonucu sürekli iş göremezliğe uğrayan sigortalının maddi ve manevi zararlarının giderilmesi istemine ilişkindir.
    Mahkemece, maddi tazminat isteminin kabulüne, manevi tazminat isteminin ise kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    Dosyadaki kayıt ve belgelerin incelenmesinden, davacı sigortalının imzasını taşıyan ücret tediye bordrolarının bulunduğu, davacı tarafça bordrodaki imzalara itiraz edilmediği, davacının maddi zararının hesaplanmasında imzalı bordroda yazılı olan ücreti aşacak şekilde davacının aylık net 1.000,00 ücretle çalıştığının kabul edildiği, sigorta şirketinin birleşen dava tarihinden itibaren işleyecek faizden sorumlu tutulduğu anlaşılmaktadır.
    Uyuşmazlık öncelikle maddi zararın belirlenmesi noktasında toplanmaktadır. Zararlandırıcı sigorta olayına maruz kalan sigortalının maddi zararının hesabında, gerçek ücretin esas alınması koşuldur. Gerçek ücretin ise işçinin imzasının bulunduğu ücret tediye bordrolarından saptanacağı, işçinin imzasının bulunmadığı işyeri ve sigorta kayıtlarının nazara alınamayacağı, işçinin imzasının bulunduğu ücret tediye bordrolarının bulunmaması durumunda işçinin yaşı, kıdemi, mesleki durumu dikkate alınarak, emsal işi yapan işçilerin aldığı ücret gözönünde tutularak belirlenmesi gerektiği, Dairemizin giderek Yargıtay"ın yerleşmiş görüşlerindendir.
    Öte yandan, mahkemece, davalı ... yönünden birleşen dava tarihinden tarihinden itibaren yasal faize hükmedilmiş ise de, sigorta şirketinin davadan önce temerrüde düşürülüp düşürülmediği mahkemece araştırılmamıştır.
    Hal böyle olunca, sigorta şirketi yönünden faiz başlangıç tarihinin hiçbir duraksamaya sebebiyet vermeyecek açıklıkta belirlenmesi gerekir. Öncelikle temerrüt tarihi belirlenmeli, birleşen dava dilekçesi ve davacı tarafın ıslah dilekçesi birlikte değerlendirildiğinde davalı ... 21/12/2011 tarihinden önce temerrüde düşürülmüş ise, taleple bağlı kalınarak 21/12/2011 tarihinden; birleşen dava tarihi ile 21/12/2011 tarihi arasında bir tarihte temerrüde düşürülmüş ise temerrüt tarihinden, aksi halde, birleşen dava tarihinden itibaren faize hükmedilmesi gerekirken sigorta şirketi aleyhine birleşen dava tarihinden itibaren faize hükmedilmiş olması doğru olmamıştır
    Yukarıda yapılan açıklamalar ışığında yapılacak iş; davacının ücretinin dosya kapsamında yeralan ve imzasına itiraz edilmeyen ücret bordrolarına göre belirlenerek denetime elverişli hesap raporu almak, davacı tarafın davalı ... açısından uygulanacak faizin başlangıç tarihi konusunda dava dilekçesi ve ıslah dilekçesinde kendisini 21/12/2011 tarihi ile sınırladığını dikkate alıp, davalı ... şirketinin sorumlu olduğu faizin başlangıç tarihini tespit ederek, usuli kazanılmış hakları gözetecek şekilde oluşacak sonucuna göre bir karar vermekten ibarettir.
    Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular nazara alınmaksızın yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
    O halde, davalıların bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
    SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davalılara iadesine
    27/02/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.





    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi