Abaküs Yazılım
19. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/13049
Karar No: 2016/3657
Karar Tarihi: 02.03.2016

Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2015/13049 Esas 2016/3657 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı ve davalı arasında yapılan üzüm alımı sözleşmesinde, mevsiminde çıkacak tahmini ürün miktarı için fiyat belirlenirken, geç ürün için de 29.000 TL bedelli senet ve çekler verildiği iddia edilmiştir. Davalının çeki iade etmeyip senetle değiştirdiği, geç ürünlerin teslim edilmediği ve takibe konu edilen senet nedeniyle davacının borçlu olmadığının tespitine karar verilmesi talebiyle dava açılmıştır. Mahkeme, senedin çeklerle değişim amacıyla verildiğini, davacının ilk çeki iade alınamadığı için senet vermek zorunda kaldığını, davacının hala borçlu olduğunu ve davanın sadece senet miktarının geçerli olduğu kısmının kabul edilebileceğine hükmetmiştir. Kararın dayandığı delillerle gerektirici sebepleri bulunmadığından, davacının temyiz itirazları reddedilmiştir. Kanun maddeleri açıklanmamıştır.
19. Hukuk Dairesi         2015/13049 E.  ,  2016/3657 K.
"İçtihat Metni"


Y A R G I T A Y İ L A M I

MAHKEMESİ :...12. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 11/04/2013
NUMARASI : 2012/193-2013/99



Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -

Davacı vekili, müvekkili ile davalı arasında üzüm alımı konusunda anlaşma yapıldığını, bu anlaşmaya göre davalıdan mevsiminde yetişen ve mevsiminden sonra yetişen geç ürün olarak tabir edilen iki çeşit ürün alınacağının kararlaştırıldığını, mevsiminde çıkacak tahmini ürün miktarı için belirlenen fiyat üzerinden hesaplanan satış bedeli miktarı için teminat olmak üzere iki adet, toplamı 29.000 TL olan çekler ve geç ürün için ise 29.000 TL bedelli senet verildiğini, bu hususların sözleşmede açıkça belirtildiğini, davalının 15.11.2008 tarihinde kendisine verilen ... nolu 19.900 TL bedelli çek yerine senet alıp bu çeki iade edeceğini bildirdiği halde bu çeki iade etmediğini, bu çek bedeline karşılık verilen senedin ise davalıya ödenip senedin teslim alındığını, davalının geç ürün olarak tabir edilen ürünleri müvekkiline teslim etmediğini, buna rağmen geç ürün için verilmiş olan 29.000 TL bedelli senedin 10.000 TL"lik kısmı için .... İcra Müdürlüğü"nün ... sayılı dosyası ile takip başlattığını ileri sürerek, takibe konu edilen senet nedeniyle müvekkilinden ferileri ile birlikte talep edilen 10.598 TL ve 15.11.2008 keşide tarihli ...seri nolu 19.900 TL bedelli çekten dolayı davalıya borçlu olmadığının tespitine ve % 40"tan az olmamak üzere kötüniyet tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, müvekkili ile davacı arasında yapılan sözleşmenin tek nüsha olarak düzenlendiği ve sözleşmenin davacı borçluda bulunduğu, el yazısı ile doldurulan bölümde “+30 ton geç ürün için 29.000 YTL senet ile senet ile 0,65 YTL x kg tahmini tonaj üzerinden iki adet çek toplam 29.900 YTL tutarında çek teminat olarak verilmiştir. 22.08.2008” yazısının sonradan sözleşmeye aykırı olarak tek taraflı olarak yazıldığını, davacı ile yapılan sözleşmeye göre davacıya ait üzümlerin olgunlaşmadan götürü usulü pazarlık ile davacıya (100 TL"si kaparo olarak verilen para ve 29.900 TL ileri tarihte ödenmek üzere) 30.000 TL bedelle satıldığını, ürünlerin davacının elemanı tarafından iki günde toplanarak götürüldüğünü ve bedeli olarak kararlaştırılan miktardan kalan 29.900 TL için biri 10.000 TL diğeri 19.900 TL bedelli iki çek aldığını, sonradan davacının talebi ile çeklerin bedellerine karşılık 900 TL elden para alındığını ve kalan 29.000 TL için dava konusu takibe konu edilen senedin verildiğini, senet ile değiştirilen çeklerden 10.000 TL bedelli olanın davacıya teslim edildiğini ancak 19.900 bedelli olanın bankadan o gün için iade alınamamış olması nedeniyle davacıya bu çekin hükümsüz olduğuna dair belge verildiğini, 19.900 TL bedelli bu çekin iadesi için gittiğinde davacının adresini terk ettiğinin anlaşıldığını, çekin alacağın tahsilinde kolaylık sağlaması nedeniyle çekin takibe konulup çek bedeli kadar olan kısım düşülerek kalan kısım için senedin takibe konulduğunu, senet için yapılan takibin bu nedenle 10.000 TL için yapıldığını, kaldı ki sonradan doldurulan sözleşme kısmında 22/08/2008 tarihli senede atıf yapıldığını, oysa takibe konu senedin 20/10/2008 keşide tarihli olduğunu, senedin teminat senedi olduğunu iddia eden davacının bunu yazılı belge ile ispatlaması gerektiğini savunarak, davanın reddine ve % 40 icra inkar tazminatına karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece sözleşmenin, teminat senedi ve çeklerin verildiğine dair olan kısmının farklı bir el yazısı ile yazıldığı, bu kısımda davalının imzasının bulunmadığı, bu ekleme kaydının davalı aleyhine delil olarak kabul edilemeyeceği, dava konusu senedin toplam miktarı 29.900 TL olan çeklerle değiştirilmek amacıyla verildiği, 10.000 TL"lik çekin iade edildiği ancak davacının borçlarını ödeyemeyecek durumda olduğunu tespit eden davalının çekin tahsilatı daha kolay olduğu düşüncesi ile senedin tamamını takibe konu etmek yerine 29.900 TL"lik senedin 10.000 TL"lik kısmı ile 19.900 TL miktarlı çeke dayanarak toplam 29.900 TL alacak için girişimde bulunduğu, davacının çek yerine senet vermiş olması nedeni ile senet bedelini ödemiş olsa idi çeke ilişkin davasının kabulü gerektiği, halen davacının davalıya 29.000 TL borçlu bulunduğu, senedi ödeme niyeti olmayan ve çek bankaya ibraz edildiğinde sorun yaşayacak olan davacının bunu önlemek ve çeki almak amacı ile senedi davalıya verdiği, davalının 900 TL nakit ödeme yapıldığını kabul etmiş olduğu gerekçesi ile bu kısma yönelik davanın kabulüne, diğer talepler bakımından davanın reddine karar vermiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, 02/03/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.







Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi