Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2016/19155 Esas 2019/7999 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
17. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/19155
Karar No: 2019/7999
Karar Tarihi: 16.09.2019

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2016/19155 Esas 2019/7999 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2016/19155 E.  ,  2019/7999 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki tazminat davasının yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerle davanın kısmen kabulüne dair kararın davacılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    -K A R A R-

    Davacılar vekili, 25.07.2011 tarihinde davalıların işleten, sürücü ve trafik sigortacısı olduğu aracın müvekkillerinin yaya 2,5 yaşındaki oğluna çarparak vefatına sebep olduğunu belirterek, fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydı ile 5.000,00"er TL destekten yoksun kalma tazminatı ile 100.000,00"er TL manevi tazminatın tahsilini talep etmiştir.
    Davalılar vekilleri, davanın reddini savunmuşlardır.
    Mahkemece, maddi tazminat isteminin kabulü ile anne ... için 32.401,60 TL., baba ...için 25.946,36 TL nin olay tarihi 25/07/2011 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalılardan alınıp davacılara verilmesine, davalı ... şirketinin sorumluluğunun poliçe limiti ile sınırlı tutulmasına, bu davalı yönünden dava tarihinden itibaren faizin başlatılmasına, manevi tazminat isteminin kısmen kabulü ile her bir davacı için 30.000,00 TL den toplam 60.000,00 TL manevi tazminatın davalı...,... Gıda İnşaat Turizm Elektrik San. Tic. Ltd.Şti.nden alınıp davacılara verilmesine, olay tarihi olan 25/07/2011 tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmasına, fazlaya dair taleplerin reddine karar verilmiş, hüküm davacılar vekili tarafından manevi tazminat yönünden temyiz edilmiştir.
    Dava, trafik kazasında vefat nedeniyle manevi tazminat istemine ilişkindir.
    BK"nın 47. maddesindeki (6098 sayılı TBK m. 56) hükmüne göre hakimin özel halleri göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği para tutarı adalete uygun olmalıdır. Hükmedilecek bu para, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek, tazminata benzer bir fonksiyonu olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi, mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. O halde, bu tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22.06.1966 günlü ve 7/7 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı"nın gerekçesinde takdir olunacak manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar da açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden hakim bu konuda takdir hakkını kullanırken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir.
    Hakimin bu takdir hakkını kullanırken, ülkenin ekonomik koşulları, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, paranın satın alma gücü, tarafların kusur durumu, olayın ağırlığı, olay tarihi gibi özellikleri gözönünde tutması ve buna göre manevi tazminat takdir edilmesi gerektiği açıkça ortadadır. (HGK 23/06/2004, 13/291-370)
    Yukarıda belirtilen hususlar, olay tarihi, tarafların kusur durumları gibi hususlar da dikkate alındığında, davacılar için takdir edilen manevi tazminatın bir miktar az olduğu görülmüş ve hakkaniyete uygun bir manevi tazminata hükmedilmek üzere kararın bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin temyiz itirazının kabulü ile hükmün BOZULMASINA ve peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacılara geri verilmesine, 16/09/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.







    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.