7. Hukuk Dairesi 2013/21868 E. , 2014/6681 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi : Antalya 3. İş Mahkemesi
Tarihi : 11/06/2013
Numarası : 2009/791-2013/251
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün, Yargıtay"ca incelenmesi taraf vekilleri tarafından istenilmekle, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşılmakla, dosya incelendi, gereği görüşüldü:
1-Dosyadaki yazılara, hükmün Dairemizce de benimsenmiş bulunan yasal ve hukuksal gerekçeleriyle dayandığı maddi delillere ve özellikle bu delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davacının ve davalının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddine,
2-Davacı vekili, müvekkilinin davalıya ait hastanede belirli süreli iş sözleşmesi ile çalışırken iş sözleşmesinin haksız olarak feshedildiğini, haklarının ödenmediğini iddia ederek kıdem tazminatı ile bazı işçilik alacaklarının davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalı vekili, taraflar arasında imzalanan sözleşmenin belirsiz süreli iş akdi olduğunu, müvekkili şirketin ekonomik olarak çıkmaza sürüklenmesi sebebiyle 08.06.2009 tarihinde faaliyetinin durdurulduğunu, bu tarihte davacıya iş sözleşmesinin feshedildiğinin sözlü olarak bildirildiğini, feshin yasaya ve usule uygun olduğunu, boşta geçen süre ücreti talep edilebilmesi için davacının işe iade davası açıp kazanması ve müvekkilinin de davacıyı işe almaması gerektiğini savunarak davanın reddini talep etmiştir.
Mahkemece yapılan yargılama sonucu toplanan delillere ve alınan bilirkişi raporuna göre davacının iş sözleşmesinin feshinin haksız olduğu, kıdem ve ihbar tazminatına hak kazandığı ayrıca boşta geçen süre ücreti ile çalışılan aylara ait ücretinin bulunduğu, kötü niyet tazminatı şartlarının oluşmadığı gerekçesi ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Davacının boşta geçen süre ücreti başka bir anlatımla bakiye süre ücreti talep edip edemeyeceği ihtilaflıdır.
4857 sayılı İş Kanunu"nun 11. maddesinde, “İş ilişkisinin bir süreye bağlı olarak yapılmadığı halde sözleşme belirsiz süreli sayılır. Belirli süreli işlerde veya belli bir işin tamamlanması veya belirli bir olgunun ortaya çıkması gibi objektif koşullara bağlı olarak işveren ile işçi arasında yazılı şekilde yapılan iş sözleşmesi belirli süreli iş sözleşmesidir. Belirli süreli iş sözleşmesi, esaslı bir neden olmadıkça, birden fazla üst üste (zincirleme) yapılamaz. Aksi halde iş sözleşmesi başlangıçtan itibaren belirsiz süreli kabul edilir. Esaslı sebebe dayalı zincirleme iş sözleşmeleri, belirli süreli olma özelliğini korurlar” şeklinde düzenleme ile bu konudaki esaslar belirlenmiştir.
Dosya kapsamına göre davacının davalıya ait hastanede genel cerrahi uzmanı doktor olarak çalıştığı anlaşılmakta olup davacının yaptığı işin niteliği dikkate alındığında taraflar arasında belirli süreli iş sözleşmesi yapılmasını gerektiren objektif nedenler bulunmamaktadır. Böyle olunca taraflar arasındaki iş ilişkisinin baştan itibaren belirsiz süreli olduğu kabul edilmeli ve bakiye süre ücreti isteğinin reddine karar verilmelidir. Nitekim aynı hastanede çalışan B.. V..Y.. isimli doktor tarafından açılan davada bakiye süre ücretinin kabulüne dair karar davalının temyizi üzerine 22 Hukuk Dairesi"nin 13.11.2012 tarih ve 2012/5580 Esas 2012/25575 Karar sayılı kararı ile dosyaya özgü nedenler dışında bakiye süre ücret talebinin reddi gerektiği gerekçesi ile bozulmuştur. Bakiye süre ücretinin reddedildiği M.. V.. isim doktorun açtığı davada verilen karar ise 22 Hukuk Dairesi"nin 06.12.2012 tarih ve 2012/7500 Esas 2012/27302 Karar sayılı ilamı ile onanmıştır. Bakiye süre ücretinin bu sebeplerle reddi yerine kabulü hatalıdır.
3-Davacı vekili, davacının 2009 Mayıs ve Haziran aylarına ait ücretinin ödenmediğini iddia etmiş olup davalı ücretin ödendiğini ispat edememiştir. Bu nedenle davacının 2009 Mayıs ile fesih tarihi dikkate alındığında Haziran ayından 8 günlük ücretinin hüküm altına alınması gerekirken yazılı şekilde hazırlanan hatalı rapora göre aza hükmedilmesi doğru olmamıştır.
O halde davacı ve davalı vekillerinin bu yönlere ilişkin temyiz itirazları kabul edilmeli ve karar bozulmalıdır.
SONUÇ:Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde taraflara iadesine, 25.03.2014 gününde oybirliği ile karar verildi.