14. Hukuk Dairesi 2016/1480 E. , 2018/7372 K.
"İçtihat Metni" 14. Hukuk Dairesi
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacılar vekili tarafından, davalılar aleyhine 19.08.2010 gününde verilen dilekçe ile mirasın hükmen reddi talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 17.03.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... Enerji Endüstri A.Ş vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacılar vekili, 08.07.2015 tarihinde vefat eden muris ..."ın terekesinin borca batık olduğunun tespiti ile mirasın hükmen reddine karar verilmesini istemiştir.
Davalı ... Enerji Endüstrisi A.Ş. vekili cevap dilekçesinde, davanın yasal süre içerisinde açılmadığını, murisin ödemeden aciz halde olduğunun açıkça belli olmadığı ve resmen de tespit edilmediğini, davacıların hükmen reddi defi olarak ileri sürdükleri ... 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2000/376 Esas sayılı dosyasında, defilerinin süresinde yapılmadığı gerekçesiyle reddedildiğini, murisin davacı olduğu ... 1. İş Mahkemesinin 2000/495 Esas sayılı işçi alacağından kaynaklanan davaya, davacıların devam ettiğini böylelikle de terekeyi sahiplendiklerini belirterek davanın reddini savunmuştur.
Davalı ...Ş."nin "... Cad. No: 28, Altunizade, 34662 ..." adresine gönderilen dava dilekçesi tebligatının çalışanına tebliğ edildiği cevap dilekçesi verilmediği, duruşma gününün aynı adrese tebliğinde nakilsiz taşındığından bahisle iade edilmesi sebebiyle duruşma günü ve gerekçeli kararın aynı adrese Tebligat Kanunu"nun 35. maddesine göre tebliğ edildiği anlaşılmaktadır.
Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir.
Hükmü, davalı ... A.Ş. vekili temyiz etmiştir.
Dava, TMK"nin 605/2. maddesi gereğince açılan mirasın hükmen reddi istemine ilişkindir. Ölüm tarihinde miras bırakanın ödemeden aczi açıkça belli veya resmen tespit edilmiş ise, miras reddedilmiş sayılır (TMK m. 605/2). Mirasçılar Türk Medeni Kanununun 610. maddesinde yazılı aykırılık da bulunmadıkça yani zımnen mirası kabul etmiş duruma düşmüş olmadıkça her zaman murisin ödemeden aczinin tespitini isteyebilir. Türk Medeni Kanununun 606. maddesinde belirtilen süre bu davada uygulanmaz. Dava alacaklılara husumet yöneltilerek görülür. Bu davada yetkili mahkeme ise alacaklıların davanın açıldığı zamandaki ikametgahı mahkemesidir. Ayrıca Türk Medeni Kanununun Velayet Vesayet ve Miras Hükümlerinin Uygulanmasına İlişkin Tüzüğün 39/2. fıkrası gereğince mirasın reddi yetkisini içeren özel vekaletname sunulması da zorunludur.
Davanın kabulüne karar verilmiş ise de mahkemece yapılan araştırma ve incelemeler hüküm kurmaya yeterli değildir. Mirasın hükmen reddine ilişkin olarak açılan davalarda, terekenin açıkça borca batık olup olmadığının araştırılması gerekmektedir. İcra takibi sonunda aciz vesikası düzenlenmesi halinde terekenin borca batık olduğu kabul edilir. Aksi halde terekenin murisin ölüm tarihinde borca batık olup olmadığı, murisin malvarlığı bulunup bulunmadığının usulüne uygun olarak, bankalar, trafik tescil müdürlüğü, vergi daireleri, belediyeler, tapu müdürlüğü v.b. kurum ve kuruluşlardan sorulması, murisin alacak ve borçları zabıta marifetiyle de araştırılarak aktif malvarlığı ile takibe konu borç miktarı gözönünde tutularak aktif ve pasifinin tereddüde neden olmayacak şekilde belirlenmesi, mirasçının mirası kabul anlamına gelen davranışlarda bulunup bulunmadığının araştırılması gerekir.
Somut olayda, davalı ...Ş."nin dava dilekçesinin tebliğ edildiği, "... Cad. No: 28, Altunizade, 34662 ..." adresinin genel merkezine mi şubesine mi ait olduğu, mahkemece taraf teşkilinin sağlanıp sağlanmadığı anlaşılamamaktadır. O halde mahkemece ilk olarak yapılması gereken iş, ... Ticaret Sicil Müdürlüğünden davalı ...nin resmi adresinin sorularak dava dilekçesinin tebliğiyle taraf teşkilinin sağlanmasının akabinde işin esasına girilmesi olacaktır.
Ayrıca, mahkemece yeterince araştırma yapılmadığı, terekenin aktif ve pasifi belirlenirken ölüm tarihinin esas alınmadığı anlaşılmaktadır. O halde mahkemece yapılması gereken iş, 08.07.2005 tarihi itibariyle murisin üzerine kayıtlı taşınmaz, araç ve banka kaydının bulunup bulunmadığının araştırılması için ilgili tapu müdürlüğü, emniyet ve banka müdürlüklerine yazı yazılmalı ve sonucuna göre bir karar verilmelidir.
Mahkemece, belirtilen hususlar üzerinde durulmadan eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, bu nedenlerle hükmün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 05.11.2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi.