11. Hukuk Dairesi 2017/1971 E. , 2018/6104 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
Taraflar arasında görülen davada ... 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 18/02/2016 tarih ve 2015/412-2016/131 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesinin davacı vekili tarafından istenildiği ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili; müvekkilinin dava dışı ...Turz. Emlak Yönetimi ve Müşavirlik Tekstil San. Tic. Ltd. Şti"nin %49 oranında hisse sahibi olduğunu, davalının şirket müdürü sıfatıyla, dava dışı arsa sahibiyle arsa karşılığı kat inşaatı yapılması hususunda anlaştıklarını, inşaatın tamamlanması sonrasında arsa sahibinin şirket payına düşen taşınmazları şirkete vermeyip, davalının kardeşi aracılığıyla üçüncü şahıslara devrettiğini, müdürlük görevini kötüye kullanarak şirkete ait olması gereken taşınmazları satıp elde edilen parayı şirket hesabına dahil etmeyerek ve müvekkiline de vermeyerek sebepsiz olarak zenginleştiğini ileri sürerek davalının satışlarını yaptığı ve sebepsiz zenginleştiği üç adet taşınmazın bedellerinin % 49" unun müvekkiline iadesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili; zamanaşımı ve husumet itirazında bulunmuş, davanın belirsiz alacak davası olarak açılamayacağını, davacının şirketin % 50 ortağı olduğunu, satılan bağımsız bölümlerin bedellerinin şirket banka hesaplarına geçildiğini, bu hususta faturalar düzenlenip şirket kayıtlarına işlendiğini, davacının ve vekili babasının bilgisi dahilinde, müvekkilinin kardeşinin arsa sahibinin vekaleti ile satış yaptığını, arsa sahibinin vefat tehlikesinin bulunması nedeniyle taşınmaz satışlarında aksaklık yaşanmaması için iki taşınmazın müvekkilinin annesine devredildiğini, bu taşınmazların bedellerinin şirket hesabına yatırıldığını, davacının şirkete karşı ortaklıktan kaynaklanan yükümlülüklerini yerine getirmediğini, davacının işbu davayı kötü niyetli olarak ikame ettiğini savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, tüm dosya kapsamına göre; şirket müdürünün eylemleri nedeniyle uğranılan zararın şirket açısından doğrudan, davacı açısından ise dolaylı zarar olduğu, 6102 sayılı ..."nın 555/1. maddesindeki düzenleme gereğince hükmedilecek zararın şirkete verilmesinin talep edilmesinin gerektiği, davacının bu bedelin kendisine verilmesini talep
edemeyeceği aktif dava ehliyetinin bulunmadığı gerekçesiyle davanın, dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davacı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 6,70 TL temyiz ilam harcının temyiz edenden alınmasına, 08/10/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.