Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2017/8169 Esas 2020/1146 Karar Sayılı İlamı

MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi

Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacılar vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacılar vekili 19/04/2016 tarihli dava dilekçesi ile; Ankara 12. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2011/156 Esas sayılı dosyasında ... ve ... mirasçıları tarafından müvekkilleri ve davadan sonra vefat eden ... aleyhine dava açıldığını, dava konusunun Ankara 5. Asliye Hukuk Mahkemesi kararının tapuda infazı sırasında davalıların mirasbırakanı adına kayıtlı taşınmazın ifrazen dava dışı şahıslar adına tescil edildiği, ancak kararın tapuda yanlış uygulandığı, davalı payı için infaz yapılacağı yerde tüm paydaşlardan ve bu arada davacıların mirasbırakanı adına kayıtlı hisseden de kesinti yapılarak dava dışı kişiler adına tescil edildiği, bu miktar kadar taşınmazın davalıların mirasbırakanı üzerinde kaldığından bahisle hisselerin iptali ile davacılar adına tescili, olmazsa bedellerinin tahsilinin istendiği, yargılama sonunda ... mirasçıları için 62.056,80 TL"nin, ... mirasçıları için 23.558,60 TL"nin tahsiline karar verildiğini, kararın Yargıtay denetiminden geçerek kesinleştiğini, bunun üzerine müvekkilleri aleyhine Ankara 8.İcra Müdürlüğünün 2013/20683 Esasında ... mirasçıları tarafından icra takibi başlatıldığını, tapu sicilinin düzenli tutulmamasından dolayı Hazinenin sorumluluğunun olduğunu belirterek, fazlaya ilişkin hakları saklı tutulmak kaydı ile 31.526,00 TL"nin icra dosyasından tahsili sonucu ulaştığı en son değerin tahsil tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hükme karşı davacılar vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuş ve Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiş, hüküm davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, tapu sicilinin yanlış tutulması nedeniyle uğranılan zararın 4721 sayılı TMK"nın 1007. maddesi uyarınca tazmini istemine ilişkindir.
Temyize konu miktar karar tarihi itibarıyla 41.530,00 TL’lik temyiz kesinlik sınırının altındadır.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 362/1-a. maddesi uyarınca bölge adliye mahkemelerince verilmiş miktar veya değeri 41.530,00 TL"yi geçmeyen kararlar kesin olduğundan miktar yönünden temyiz dilekçesinin REDDİNE, dosyanın ilk derece mahkemesine, kararın bir örneğinin ise bölge adliye mahkemesine gönderilmesine, temyiz harcının istek halinde iadesine 04/03/2020 günü oy birliği ile karar verildi.