BAM Hukuk Mahkemeleri Samsun Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/717 Esas 2021/769 Karar Sayılı İlamı
Esas No: 2018/717
Karar No: 2021/769
Karar Tarihi: 15.11.2021
BAM Hukuk Mahkemeleri Samsun Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/717 Esas 2021/769 Karar Sayılı İlamı
/// TÜRK MİLLETİ ADINA ///
T.C.
SAMSUN
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2018/717 Esas
KARAR NO : 2021/769
HAKİM : ...
KATİP : ...
DAVACILAR : ...
VEKİLLERİ : ...
DAVALI : ...
VEKİLİ : ...
DAVALILAR : ...
DAVA : Tazminat (Destekten Yoksun Kalmadan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : ...
KARAR TARİHİ : ...
GEREKÇELİ KARAR TARİHİ : ...
Mahkememizde görülen Tazminat davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacılar vekili DAVA dilekçesi ile özetle: Davalı sigorta şirketine ZMMS ile sigortalı ... plakalı araç ile davacılardan ...'in kocası ve diğer davacıların babası ...'ın sevk ve idaresindeki ... plakalı motosikletin çarpışması şeklinde gerçekleşen ... tarihli trafik kazasında destek ...'ın yaralandığını ve uzun bir süre tedavi gördüğünü, ancak iyileşemeyip ... tarihinde vefat ettiğini, onun vefatı ile davacıların destekten yoksun kaldıklarını ve manevi zarara uğradıklarını, kazanın sigortalı araç sürücüsü davalı ...'ın kusuru ile gerçekleştiğini, davalı ...'un da sigortalı aracın maliki olması sebebiyle zarardan sorumlu olduğunu, zararın tazmini için davadan önce davalı sigorta şirketine müracaat edildiğini ancak sonuç alınamadığını beyanla, dava değerini artırma hakkı saklı kalmak kaydıyla şimdilik davacı ... için 1.000-TL, ... için 500-TL ve ... için 500-TLmaddi tazminatın davalılardan, davacı ... için 10.000-TL, ... için 5.000-TL ve ... için 5.000-TL manevi tazminatın davalı işleten ve sürücüden tahsilini, sigorta şirketi yönünden başvuru, işleten ve sürücü yönünden ise desteğin ölümü tarihinden itibaren faiz işletilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı sigorta şirketi vekili CEVAP dilekçesi ile özetle: ... plakalı aracın davalıya 21.08.2009-2010 vade tarihli ZMMSile sigortalandığını ancak sigorta şirketine davadan önce yapılan müracaatın eksik belgeler sebebiyle sonuçlandırılamadığını ve buna göre dava şartının yerine getirilmediğini, davaya konu taleplerin zamanaşımına uğradığını, kaza ile desteğin ölümü arasında illiyet bulunmadığını, aksinin kabulü halinde dahi sigortacının oluşan zarardan ancak sigortalısının kusuru oranında ve teminat limitleri ile sorumlu olduğunu, desteğin müterafik kusurunun bulunduğunu beyanla, davanın külliyen reddini dilemiştir.
Davalı ... CEVAP dilekçesi ile özetle: Davaya konu taleplerin zamanaşımına uğradığını, kaza ile desteğin ölümü arasında illiyet bulunmadığını, kazanın desteğin kusuru ile gerçekleştiğini beyanla davanın reddini dilemiştir.
Davalı ... davaya cevap vermemiştir.
Davacılara, destek ...'ın vefatı sebebiyle rücuya tabi ödeme yapılıp yapılmadığı sorulmuş olup, 25.10.2018 ve 21.06.2021 tarihli cevabi yazılar ile; desteğin bizzat kendisine 2.850,33-TL geçici işgöremezlik ödemesi yapıldığı, desteğin ölümü sebebiyle davacılara herhangi bir ödeme yapılmadığı bildirilmiştir.
Tarafların sosyo-ekonomik durumları hakkında yapılan araştırma neticesinde düzenlenen tutanaklar dosya arasına alınmıştır.
Terme 2. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 22.06.2018 tarih ve 9/121 sayılı kararı ve hükme esas alınan kusur ve hesap bilirkişi raporları dosyaya kazandırılmış olup, incelenmesinden: (destek) ... ... tarafından ... plakalı aracın zorunlu trafik sigortacısı ... A.Ş. (yeni unvan ... A.Ş)., sürücüsü ... ve maliki ... aleyhine maluliyete dayalı maddi ve manevi tazminat talepli dava açıldığı ve (destek) ... ...'nün davanın devamı sırasında vefat etmesi üzerine mirasçılarının davaya devam ettiği, ATK Trafik İhtisas Dairesi'nden alınan 30.03.2015 tarihli kusur raporunda (destek) ... ...'nün %85 ve ... plakalı araç sürücüsü ...'ın %15 oranında kusurlu görüldüğü, yargılama neticesinde geçici ve sürekli işgöremezlik ile bakıcı gideri zararı olarak toplam 5.257,90-TL üzerinden hüküm kurulduğu ve yine 8.000-TL manevi tazminata hükmedildiği, hüküm altına alınan toplam tazminat tutarının miras hisseleri oranında mirasçılara taksim edildiği, kararın istinaf edilmeksizin 08.09.2017 tarihinde kesinleştiği görülmüştür.
Terme (Kapatılan) Sulh Ceza Mahkemesi'nin 18.11.2013 tarih ve 534/528 sayılı kararı dosyaya kazandırılmış olup, incelenmesinden: (destek) ... ...'nün katılan ve ... plakalı araç sürücüsü ...'ın sanık sıfatıyla yer aldığı davada ATK Trafik İhtisas Dairesi'nin ... tarihli raporunda (destek) ... ...'nün asli ve ...'ın tali kusurlu olduklarının kabul edildiği ve ... hakkında neticeten hapis cezasının ertelenmesine karar verildiği ve kararın derecattan geçerek 03.02.2015 tarihinde kesinleştiği görülmüştür.
Mahkememizce OMÜ'den alınan 03.05.2019 tarihli rapor ile ATK 1. Adli Tıp İhtisas Kurulu'ndan alınan 14.09.2020 tarihli raporda özetle: Davaya konu trafik kazası ile destek ...'ın vefatı arasında illiyet bulunduğu mütala edilmiştir.
Mahkememizce aktüerya alanında uzman bilirkişiden alınan 07.10.2021 tarihli kök rapor ile 09.04.2021 tarihli ek raporda özetle: PMF yaşam tablosu ve progresif rant hesaplama yöntemine, desteğin aylık net gelirinin 1.558,94-TL olmasına, kazanın desteğin %85 ve sigortalı araç sürücüsünün %15 kusuru ile gerçekleşmiş olmasına göre, destek zararının davacı ... için 38.553,37-TL, ... için 1.919,41-TL ve ... için 504,28-TL olduğu mütala edilmiştir.
Davacılar vekili 23.09.2021 tarihli bedel artırım dilekçesi ile özetle: Maddi tazminat hakkındaki talep miktarını ek rapor doğrultusunda artırdıklarını bildirmiş ve davacı ... için 38.553,37-TL, ... için 1.919,41-TL ve ... için 504,28-TL'nin işleten ve sürücü yönünden yasal, sigorta şirketi yönünden ise reeskont faiziyle birlikte davalılardan tahsilini talep etmiştir.
Bilirkişi raporları ve bedel artırım dilekçesi davalılara usulünce tebliğ edilmiştir.
Dava, trafik kazasına dayanan destekten yoksun kalmadan kaynaklı maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Davacılar vekili, ... tarihli trafik kazasında desteğini yitiren davacıların oluşan destek zararları ile manevi zararlarının tazminini talep etmiş, maddi tazminat hakkındaki talep miktarını bedel artırım dilekçesi ile artırmıştır. Davalı sigorta şirketi vekili ile sürücü ... davanın reddini talep etmiş, davalı işleten ... ise davaya cevap vermemiştir.
Davalı sigorta şirketi vekili cevap dilekçesi ile, 2918 sayılı KTK m. 97'deki davadan önce sigorta şirketine müracaat dava şartının gerçekleşmediğini ileri sürmüş ise de; davanın ikamesinden evvel 28.08.2018 tarihinde davalı sigorta şirketine müracaat edildiği ancak bir kısım eksiklikler gerekçe gösterilerek ödeme yapılmadığı ve zararın 15 günlük yasal süre içinde karşılanmadığı dosya kapsamından anlaşılmaktadır. Buna göre, davalı sigorta şirketinin isteminin davacının haklarının sürüncemede kalmasına yol açacak nitelikte olduğu ve bu sebeple başvurunun sonuçsuz kaldığının kabulü gerektiği açıktır (Bkz: İzmir BAM 11.HD.nin 04.05.2017 tarih ve 645/464 sk.). Bu halde, davalı sigorta şirketi vekilinin bu yöne ilişkin itirazı yerinde değildir.
Davalı sigorta şirketi vekili ile sigortalı araç sürücü davalı ...'ın zamanaşımı def'ine gelince; 2918 sayılı KTK m. 109'un ilk iki fıkrası; "Motorlu araç kazalarından doğan maddi zararların tazminine ilişkin talepler, zarar görenin, zararı ve tazminat yükümlüsünü öğrendiği tarihten başlayarak iki yıl ve herhalde, kaza gününden başlayarak on yıl içinde zamanaşımına uğrar. Dava, cezayı gerektiren bir fiilden doğar ve ceza kanunu bu fiil için daha uzun bir zamanaşımı süresi öngörmüş bulunursa, bu süre, maddi tazminat talepleri için de geçerlidir." şeklindedir. Buna göre, KTK m.109/2, 6098 sayılı TBK m.72/1, c.2'ye koşut bir hüküm içermektedir. Anılan maddeye göre; tazminat istemi, zarar görenin zararı ve tazminat yükümlüsünü öğrendiği tarihten başlayarak iki yılın ve her hâlde fiilin işlendiği tarihten başlayarak on yılın geçmesiyle zamanaşımına uğrar. Ancak, tazminat ceza kanunlarının daha uzun bir zamanaşımı öngördüğü cezayı gerektiren bir fiilden doğmuşsa, bu zamanaşımı uygulanır. 2918 sayılı KTK m. 109/2 gereğince ve 5237 sayılı TCK m. 66'ya göre, bir kazada bir ölü dahi olsa zamanaşımı süresi 15 yıl, bir veya birden fazla yaralı varsa 8 yıl, aynı kazada hem ölü hem de yararlı varsa ölenler ve yaralananlar bakımından zamanaşımı süresi 15 yıldır (Çelik, Çelik Ahmet, Trafik Kazalarında tazminat ve Sigorta Hukuk ve Ceza Sorumluluğu, Seçkin Yayınevi, 1.Baskı, s.787). Somut olayda, kaza ... tarihinde gerçekleşmiş ve destek ... kaza sebebiyle vefat etmiş olup, kaza tarihinde yürürlükte bulunan 5237 sayılı TCK'da öngörülen 15 yıllık ceza zamanaşımı süresi dava tarihi itibariyle dolmamıştır ve davalıların bu yöne ilişkin def'ileri yerinde değildir.
Toplanan delillerden, davaya konu trafik kazasının, davalı sigorta şirketine ZMMS ile sigortalı ... plakalı araç ile davacılardan ...'in kocası ve diğer davacıların babası ...'ın sevk ve idaresindeki ... plakalı motosikletin çarpışması şeklinde gerçekleştiği ve kazada destek ...'ın yaralandığı, uzun bir süre tedavi gördüğü, ... tarihinde de kazaya bağlı olarak vefat ettiği anlaşılmaktadır.
Davalı sigorta şirketi vekili ile davalı ..., kaza ile desteğin vefatı arasında illiyet bulunmadığını ileri sürüp davanın bu sebeple reddedilmesi gerektiğini ifade etmiş ise de, mahkememizce hem OMÜ'den hem de ATK 1. Adli Tıp İhtisas Kurulu'ndan alınan raporda, davaya konu kaza ile destek ...'ın vefatı arasında illiyet bulunduğu açık bir şekilde ifade edilmiştir. Buna göre, davalıların bu yöne ilişkin itirazları yersizdir.
Tarafların kazanın gerçekleşmesindeki kusur durumuna gelince; vefat etmeden evvel destek ... ... tarafından sigorta şirketi ... A.Ş. (yeni unvan ... A.Ş.) ile sigortalı araç sürücüsü ... ve işleteni ... aleyhine açılan Terme 2. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 22.06.2018 tarih ve 9/121 sayılı maluliyete dayalı maddi-manevi tazminat davasında ATK Trafik İhtisas Dairesi'nden alınan 30.03.2015 tarihli raporda destek ... ...'nün %85 ve araç sürücüsü ...'ın %15 oranında kusurlu olduğu belirtilmiş, yine kazaya ilişkin Terme (Kapatılan) Sulh Ceza Mahkemesi'nin 18.11.2013 tarih ve 534/528 sayılı dosyasında ATK Trafik İhtisas Dairesi'nden alınan ... tarihli raporda destek ... ...'nün asli ve ...'ın tali kusurlu olduğu saptanmıştır. Eldeki dava dosyamız davalıları ile Terme 2. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 22.06.2018 tarih ve 9/121 sayılı dosyasındaki davalıların aynı olduğu ve anılan dosyada verilen kararın istinaf edilmeksizin kesinleştiği, hükme esas alınan kusur raporundan yukarıda işaret edildiği ve kovuşturma dosyasından alınan kusur raporundaki tespitlerle örtüştüğü üzere desteğin %85 ve davalı ...'ın %15 oranında kusurlu olduğu anlaşılmaktadır. Buna göre, tarafların kusur oranları kesinleşmiştir ve kusur konusunda mahkememizce yeniden rapor alınmasına gerek yoktur. Bu sebeplerle, destek ... ...'nün %85 ve davalı ...'ın %15 oranında kusurlu oldukları değerlendirilmiş, tazminat hesabında desteğin kusuru oranında indirim yapılmıştır.
Davacıların destek zararlarının hesaplanması sırasında, desteğin geliri yönünden vergilendirilmiş gelir referans alınarak hesaplama yapılmış, oluşan destek zararının davacı ... için 38.553,37-TL, ... için 1.919,41-TL ve ... için 504,28-TL olduğu kabulü ile sonuca gidilmiştir.
6098 sayılı TBK m. 52'ye göre zarara uğrayan, zararı doğuran eyleme razı olmuş veya kendisinin sebep olduğu hal ve şartlar zararın meydana gelmesine etki yapmış veya tazminat ödevlisinin durumunu diğer bir surette ağırlaştırmış ise, hakim, tazminat miktarını hafifletebilir. Somut olaya gelince; kaza esnasında havanın yağışlı olduğu ve destek ... ...'nün kaza sırasında bir eliyle şemsiyesini tutup diğer eliyle motosikleti kontrol etmeye çalıştığı, yaralanma şekline göre kask, dizlik vb. koruyucu ekipman kullanmadığı ve ölümünün künt kafa travmasına bağlı kafa tassa kırıkları, beyin kanaması ve gelişen komplikasyonlar sonucu meydana geldiği anlaşılmaktadır. Bu halde, desteğin müterafik kusurunun var olduğu kabul edilmeli ve davacılar için belirlenen destek zararları üzerinden indirim yapılarak sonuca gidilmelidir. Bu sebeplerle, davacıların rapor ile belirlenen destek zararları üzerinden indirim yapılarak sonuca gidilmiş, bedel artırım dilekçesine konu tutarların %20'sine tekabül eden kısımlar hakkındaki dava reddedilmiştir. Ancak, yargılama giderlerinin tamamı Yargıtay 17. Hukuk Dairesi'nin 04.12.2017 tarih ve 5792/11224 sayılı kararı ile yerleşik içtihatlar uyarınca davalılara tahmil edilmiştir.
Bu sebeplerle, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, davacı ... ... için 30.842,69-TL'ye, ... ... için 1.535,53-TL'ye ve ... ... için 403,42-TL'ye hükmedilmiştir.
Davalı işleten ve sürücünün desteğin ölüm tarihi olan ... tarihinde, davalı sigorta şirketinin ise kendisine yapılan müracaattan 8 iş günü sonrasına tekabül eden 07.09.2018 tarihinde temerrüte düştükleri kabul edilmiş, sigortalı aracın kamyonet ve fakat kullanım tarzının hususi olduğu veçhile anılan tarihlerden itibaren yasal faize hükmedilmiştir.
Manevi tazminat zenginleşme aracı olmamakla beraber, bu yöndeki talep hakkındaki hüküm kurulurken olay sebebiyle duyulan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amaçlanmalı ve bu sebeple tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile birlikte olayın meydana geliş şekli ve tarafların kusur durumu da gözönünde tutularak 6098 sayılı TBK m. 56'daki özel haller dikkate alınarak, hak ve nesafet kuralları çerçevesinde bir sonuca varılmalıdır. Zira, TMK m.4'te, kanunun takdir hakkı verdiği hallerde hakimin hak ve nesafete göre hükmedeceği öngörülmüştür. Somut olayda; işaret edilen hususlar dahilinde inceleme yapılmış, davacılar ile destek arasındaki akrabalık ilişkisinin niteliği, desteğin ve davalı ...'ın kazadaki kusur oranları, paranın desteğin ölümü tarihindeki alım gücü ve tarafların sosyo-ekonomik durumları gibi hususlar hep birlikte değerlendirilmiş, davacı ... ... için 5.000-TL, ... ... için 3.000-TL ve ... ... için 3.000-TL manevi tazminata hükmedilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
A-Maddi Tazminat davası hakkında olmak üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜNE;
i-Davacı ... ... için 30.842,69-TL'nin, ... ... için 1.535,53-TL'nin ve ... ... için 403,42-TL'nin davalı ... ile ... yönünden ... ve ... A.Ş. yönünden 07.09.2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacılara verilmesine,
ii-Fazlaya ilişkin istemin reddine,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 2.239,31-TL karar ve ilam harcından peşin alınan 741,15-TL'nin mahsubu ile bakiye 1.498,16-TL'nin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak Hazineye gelir kaydına,
3-Davacılar tarafından yapılan toplam 3.201,25-TL yargılama giderinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacılara verilmesine,
4-Davacılar, davayı vekil marifetiyle takip ettiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT'ye göre belirlenen; davacı ... ... için 4.626-TL, ... ... için 1.535,53-TL ve ... ... için 403,42-TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacılara verilmesine,
B-Manevi Tazminat davası hakkında olmak üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜNE;
i-Davacı ... ... için 5.000-TL'nin, ... ... için 3.000-TL'nin ve ... ... için 3.000-TL'nin ... tarihinden işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı ... ile ...'dan müştereken ve müteselsilen alınarak davacılara verilmesine,
ii-Fazlaya ilişkin istemin reddine,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 751,41-TL karar ve ilam harcından peşin alınan 143,60-TL'nin mahsubu ile bakiye 607,81-TL'nin davalı ... ile ...'dan müştereken ve müteselsilen alınarak Hazineye gelir kaydına,
3-Davacılar tarafından ödenen 143,60-TL'nin davalı ... ile ...'dan müştereken ve müteselsilen alınarak davacılara verilmesine,
4-Davacılar, davayı vekil marifetiyle takip ettiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT'ye göre belirlenen, davacı ... ... için 4.080-TL, ... ... için 3.000-TL ve ... ... için 3.000-TL vekalet ücretinin davalı ... ile ...'dan müştereken ve müteselsilen alınarak davacılara verilmesine,
C-Gider avansından kullanılmayan kısmın karar kesinleştiğinde ilgilisine iadesine,
Dair; davacılar vekili ile davalı sigorta şirketi vekilinin yüzüne karşı, diğer davalıların yokluğunda, maddi tazminata ilişkin davacı ... ... ile ... ... yönünden 6100 sayılı HMK'nun 341/2. maddesi uyarınca KESİN, diğer hususlar ve kişiler yönünden gerekçeli kararın tebliği tarihinden itibaren 2 hafta içinde Samsun BAM'da istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi, anlatıldı. ...
Katip ...
¸e-imzalıdır
Hakim ...
¸e-imzalıdır
5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu'nun 5'inci maddesi kapsamında e-imza ile imzalanmıştır.
