BAM Hukuk Mahkemeleri Samsun Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/715 Esas 2021/777 Karar Sayılı İlamı
Esas No: 2020/715
Karar No: 2021/777
Karar Tarihi: 15.11.2021
BAM Hukuk Mahkemeleri Samsun Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/715 Esas 2021/777 Karar Sayılı İlamı
T.C.
SAMSUN
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2020/715 Esas
KARAR NO : 2021/777Karar
HAKİM :...
KATİP : ...
DAVACI : ...
VEKİLLERİ : ...
DAVALI : ...
VEKİLİ : ...
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : ...
KARAR TARİHİ : ...
KARARIN YAZ. TARİH : ...
Mahkememizde görülen İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesi ile özetle; davalı şirket hakkında , müvekkili şirkete olan 13.946,83 TL borcun tahsili için Samsun İcra Müdürlüğünün ... Esas sayılı dosyası ile icra takibine geçildiğini, davalının ... tarihinde takibe itiraz ettiğini, davalının müvekkilinden mal satın aldığını, bunun karşılığında 23/09/2017 tarihli, 23/03/2018 faiz başlangıç tarihli ... nolu 9.113,33 TL'lik, 27/09/2017 tarihli, 27/03/2018 faiz başlangıç tarihli ... nolu 896,80 TL'lik, 27/09/2017 tarihli, 27/03/2018 faiz başlangıç tarihli ... nolu 1.518,66 TL'lik, 30/09/2017 tarihli, 30/03/2018 faiz başlangıç tarihli ... nolu 590,00 TL'lik, 11/10/2017 tarihli,11/04/2018 faiz başlangıç tarihli ... nolu 645,91 TL'lik faturaların düzenlendiğini, faturalardan kaynaklı bakiye 13.946,83 TL'nin ödenmediğini belirterek Samsun İcra Dairesi'nin ... Esas sayılı takip dosyasına vaki itirazın iptali ile takibin devamını, davalının icra-inkar tazminatına mahkum edilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili süresinden sonra sunmuş olduğu beyan dilekçesi ile özetle; müvekkilinin davacıya herhangi bşr borcu bulunmadığını, tüm hisseleri ... tarih ... sayılı genel kurul kararı ile dava dışı ... tarafından borçsuz şekilde satın alınan ... ith. İhr. San. Tic. Ltd. Şti'nin ticaret unvanının ... ... Sanayi ve Tic. Ltd. Şti olarak değiştirildiğini, faturaların müvekkil şirket kayıtlarında bulunmadığını, faturaların müvekkili şirkete tebliğ edildiğini, faturaya konu malların müvekkili şirkete teslim edilmediğini belirterek davanın reddini dilemiştir.
Mahkememizce delil ve belgeler toplanmış;Samsun İcra Dairesi'nin ... Esas sayılı takip dosyası, Samsun 19 Mayıs Vergi Dairesi Müdürlüğü ve İstanbul İkitelli Vergi Dairesi Müdürlüğü'nden gelen 2017 yılına ait BA-BS formları dosyamız arasına alınmıştır.
Samsun İcra Dairesi'nin ... Esas sayılı takip dosyası celp edilmiş olup incelenmesinden: Takip alacaklısı davacı tarafından takip borçlusu davalı aleyhine 23/03/2018 tarihli 9.113,33 TL bedelli, 30/03/2018 tarihli 590,00 TL bedelli, 27/03/2018 tarihli 896,80 TL bedelli, 27/03/2018 tarihli, 1.518,66 TL bedelli, 11/04/2018 tarihli 645,91 TL bedelli faturalara istinaden toplam 13.946,83 TL üzerinden ilamsız icra yolu ile takibe girişildiği, takip borçlusu davalının süresi içinde ileri sürdüğü itirazları üzerine takibin durduğu ve işbu davanın süresinde açıldığı görülmüştür.
Mahkememizce davacının ticari defterleri üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmış alınan raporda özetle: davacı 2016-2017-2018 yılına ait ticari defterlerinin usulüne uygun olarak tutulduğu, defterlerin yasal delil niteliğine sahip olduğu, taraflar arasında akdi ilişkinin bulunduğu, takibe konu 12.764,70 TL tutarlı 5 adet faturanın davacının defterinde kayıtlı olduğu, fatura içeriği malların davalının eski ünvanına ve ikitellideki açık adresine sevk edildiği, faturalara ait malların kargo teslimlerinin yapıldığı, tarafların açık cari hesap çalıştığı, takip tarihi itibariyle davalı ... .... Ltd Şti davacı ... ...... Aş nin 7.540,69 TL borcunun bulunduğu mütala edilmiştir.
Mahkememizce davalı şirketin bulunduğu yer mahkemesine talimat yazılarak davalı defterleri üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmış, alınan raporda özetle; 2018 yılı ticari defterlerinde davalı şirketin ... ... .. Aş ye 74.093,36 TL borçlu olduğunun ve 25/12/2018 tarihinde 60.332,20 TL olan dekont ile yapılan ödemenin kayıt edildiği, davacının 2017 yılı takvim yılında borçlu ... ... San. Ve Tic. Lim. Şti adına düzenlediği davanın konusu bakiye borcun 2017 takvim yılı ticari defterlerine kayıt edilmiş olduğu, davalı şirketin davacı şirkete 13.761,16 TL borcunun bulunduğunun tespit edildiği, davalının 2017 yılı ticari defterlerine ulaşılamadığı mütala edilmiştir.
Bilirkişi raporları taraflara usulünce tebliğ edilmiştir.
Dava, satış sözleşmesinden kaynaklı alacağın tahsili için başlatılan takibe itirazın iptaline ilişkindir.
Davacı davalı ile arasındaki ticari satış ilişkisi sebebi ile ödenmeyen bakiye fatura bedellerinin tahsili amacıyla giriştiği icra takibine süresi içerinde yapılan itiraz üzerine duran takibin devamını sağlamak amacı ile itirazın iptali istemiyle iş bu davayı açtığı anlaşılmıştır,
Davacı, davalıya satışı yapılıp teslim edilen malların bedelinin ödenmediği iddiası ile alacaklı olduğunu iddia etmiş, davalı ise süresinden sonra cevap dilekçesi sunmuş olması nedeniyle dava dilekçesinde belirtilen tüm hususları inkar etmiş sayılmıştır. İtirazın iptali davasında ispat yükü kural olarak alacaklıda olup davacının önce taraflar arasında var olduğu ileri sürülen akdi ilişkiyi, akabinde de takibe konu faturalar içeriğindeki malları davalıya teslim ettiğini yazılı delille ispat etmesi gerekmektedir.
Ba formu, bilanço esasına göre defter tutan kişilerin, 5.000-TL ve üzerinde mal ve hizmet aldıkları durumda kendi adlarına düzenlenen fatura karşılığında yaptıkları bildirime ilişkin olup, somut olayda davalının 2017 yılına ait Ba formu ile davacıdan 20.310.022,00 TL tutarında mal-hizmet satın aldığına ilişkin bildirimde bulunduğu, davacının ise 2017 yılına ait Bs formu ile davalıya 102.250,00 TL tutarında mal sattığı görülmektedir.
Taraf vekillerine ticari defterlerin yerlerini bildirmek üzere iki haftalık kesin süre verilmiş ve taraf vekillerinin beyanı doğrultusunda işlem yapılarak tarafların sunmuş oldukları ticari defterler incelenmiştir.
6100 sayılı HMK'nın "Ticari defterlerin ibrazı ve delil olması" başlıklı 222. maddesinin ilk üç fıkrasına göre; mahkeme, ticari davalarda, kendiliğinden veya taraflardan birinin talebi üzerine tarafların ticari defterlerinin ibrazına karar verebilir. Ticari defterlerin, ticari davalarda delil olarak kabul edilebilmesi için, kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulmuş, açılış ve kapanış onayları yaptırılmış ve defter kayıtlarının birbirini doğrulamış olması şarttır. Bir önceki cümlede belirtilen şartlara uygun olarak tutulan ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması veya diğer tarafın ticari defterlerini ibraz etmemesi yahut defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerekir. Diğer tarafın ikinci fıkrada yazılan şartlara uygun olarak tutulan ticari defterlerinin, ilgili hususta hiçbir kayıt içermemesi hâlinde ticari defterler, sahibi lehine delil olarak kullanılamaz. Bu şartlara uygun olarak tutulan defterlerdeki sahibi lehine ve aleyhine olan kayıtlar birbirinden ayrılamaz.
Eldeki davada davacının ticari defterleri üzerinde yapılan bilirkişi incelemesinden, defterlerin kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun tutulduğu, açılış ve kapanış onaylarının yaptırıldığı ve defter kayıtlarının birbirini doğruladığı görülmüş, takibe konu faturanın davacının ticari defterlerinde kayıtlı olduğu, anlaşılmıştır. Davalının ticari defterlerinin incelenmesi için mahal mahkemesine talimat yazılmış, davalının 2016 ila 2018 yıllarına ait ticari defterleri ibraz etmesi için davalıya meşruhatlı davetiye çıkarılıp tebliğ edilmiş davalı defterlerinin usulüne uygun tutulmuş olduğu, davalı şirketin 13.761,16 TL bakiye borcunun, davacının 2017 yılı takvim yılında borçlu ... ... San. Ve Tic. Lim. Şti adına düzenlediği davanın konusu bakiye borcun 2017 takvim yılı ticari defterlerine kayıt edildiğinin tespit edilmiştir.
Burada davacı tarafından akdi ilişki ve fatura içeriğindeki malların davalıya teslim edildiği ispatlandığına göre davalı faturalar bedellerini ödediğini ispatla mükelleftir. Davalı fatura bedellerini ödediğine ilişkin delil sunmamış olup tarafların ticari defterlerinin incelenmesine yönelik alınan bilirkişi raporu, vergi dairesinden celp edilen fatura dönemlerine ilişkin ba-bs formları dikkate alınarak ispat yükü kendisine düşen davalıya yemin teklif etme hakkı hatırlatılmış, davalı yemin deliline başvurmamıştır.
Toplanan kanıtlara ve dosyadan oluşan kanaate göre; ... şirketinin 21/12/2018 tarih ve ... sayılı karar ile gerçekleşen devir işlemi sonrasında ... ... San. Ve Tic. Ltd. Şti olduğu, kararın ... tarihinde Türkiye Ticaret Sicil Gazetesi'nde yayınlandığı, taraflar arasında satış sözleşmesi bulunduğu ve takibe konu 23/09/2017 tarihli, 23/03/2018 faiz başlangıç tarihli ... nolu 9.113,33 TL'lik, 27/09/2017 tarihli, 27/03/2018 faiz başlangıç tarihli ... nolu 896,80 TL'lik, 27/09/2017 tarihli, 27/03/2018 faiz başlangıç tarihli ... nolu 1.518,66 TL'lik, 30/09/2017 tarihli, 30/03/2018 faiz başlangıç tarihli ... nolu 590,00 TL'lik, 11/10/2017 tarihli,11/04/2018 faiz başlangıç tarihli ... nolu 645,91 TL'lik faturalar içeriğinin davalıya teslim edildiği kabul edilmiş, taraflar arasındaki açık hesap ilişkisi bulunup, davalının her iki tarafın ticari defterlerinin birbirini doğrulayan tutarı kadar yani 7.540,69 TL borcunun bulunduğu anlaşılmıştır. Davalı taraf her ne kadar pay devri gerçekleştiğini ve şimdiki ortağın davaya konu borcu bilmediğini ileri sürmüşse de pay devri hükümleri kapsamında bu itirazın dinlenmesine hukuki olanak görülmemiştir.
Takip öncesi dönem için temerrüt faizi istenebilmesinin temel koşulu, borcun belli bir günde ödenmesi taahhüt edilmemişse, borçlunun temerrüde düşürülmesidir. Eldeki davada, davalı borçlunun 6098 sayılı TBK'nun 117. maddesinde öngörülen şekilde temerrüte düşürüldüğü ileri sürülmemiş ve bu yönde herhangi bir delil bildirilmemiştir. Bununla birlikte, 6102 sayılı TTK'nun 1530. maddesinde, ticari işletmeler arasında mal ve hizmet tedariki amacıyla yapılan işlemlerde, alacaklının, kanundan veya sözleşmeden doğan tedarik borcunu yerine getirmiş olmasına rağmen, borçlunun, gecikmeden sorumlu tutulamayacağı hâller hariç, sözleşmede öngörülmüş bulunan tarihte veya belirtilen ödeme süresinde borcunu ödemediği durumda ihtara gerek olmaksızın temerrüde düşeceği ve aynı maddenin 3. fıkrasında mütemerrit borçlunun alacaklısının sözleşmede öngörülen tarihten ya da ödeme süresinin sonunu takip eden günden itibaren, şart edilmemiş olsa bile faize hak kazanacağı düzenlenmiş olup, 4. fıkrada da sözleşmede ödeme günü veya süresi belirtilmemişse borçlunun faturayı veya eş değer ödeme talebini aldığı tarihi takip eden otuz günlük sürenin sonunda ihtara dahi gerek kalmaksızın mütemerrit sayılacağı ve alacaklının faize hak kazanacağı belirtilmiştir. Somut olayda, takibe konu faturalar 23/09/2017 tarihli, 27/09/2017 tarihli, 27/09/2017 tarihli, 30/09/2017 tarihli, 11/10/2017 tarihli olduğu, ... nolu faturada vadenin 180 gün sonra olduğunun belirtildiği, davacı vekilince her bir fatura yönünden temerrüt başlangıcının 180 gün olarak belirlendiği ve bu sürenin TTK 1530'da belirtilen süreyi borçlu lehine uzattığından davacının belirttiği tarihin faiz hesaplanmasında dikkate alınması gerektiği, davalı faturanı hükmü uyarınca fatura tarihinden itibaren yüz seksen günlük sürenin sonunda yani 132252 nolu fatura için 23/03/2018, ... nolu fatura için 11/04/2018, ... nolu fatura için ... nolu fatura için ... nolu fatura için 30/03/2018 tarihlerinde temerrüte düşmüştür ve bu tarihlerden takip tarihine kadar faiz işletilmelidir. Bu sebeplerle, birikmiş faiz toplamının 2.967,94 TL olduğu anlaşılmış, davacı her ne kadar takip talebi ile aylık %3 faiz (yıllık %36) talep etmiş ise de faturalarda belirtilen faiz oranının davalıyı bağlamayacağı kanaati ile faiz oranı avans faizi olarak kabul edilmiş, 7.540,69 TL asıl alacak ve 2.967,94 TL işlemiş faiz üzerinden hüküm kurulmuştur.
Takibin faturaya dayalı olduğu nazara alınarak alacağın likit kabul edilmesi gerektiği değerlendirilmiş, hüküm altına alınan asıl alacak üzerinden davacı yararına % 20 oranında icra-inkar tazminatına hükmedilmiştir.
Davadan önceki zorunlu arabuluculuk ücreti dahil yargılama giderlerinin kabul/ret oranın göre tespit edilen kısmı davalının zorunlu arabuluculuk görüşmelerine katıldığı da dikkate alınarak davalıya tahmil edilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi ekli kararda açıklanacağı üzere;
Davanın KISMEN KABUL KISMEN REDDİ ile
1-Davalının Samsun İcra Dairesinin ... Esas sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın 7.540,69 TL asıl alacak ve 2.967,94 TL işlemiş faiz yönünden iptali ile takibin bu miktarlar yönünden kaldığı yerden devamına, asıl alacağa takip tarihinden itibaren değişen oranlarda avans faizi uygulanmasına,
2-1.508,13 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine
3-Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 717,84 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 238,18 TL harcın mahsubu bakiye 479,66 TL'nin davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına, davacı tarafından yatırılan 238,18 TL peşin harç ve 54,40 TL başvurma harcından oluşan toplam 292,58 TL'nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan toplam 1.913,25 TL yargılama giderinden kabul red miktarına göre hesaplanan 1.441,59 TL nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazla kısmın davacı üzerinde bırakılmasına
5-Davacı, davayı vekil marifetiyle takip ettiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT'ye göre belirlenen 4.080,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davalı, davayı vekil marifetiyle takip ettiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT'ye göre belirlenen red miktarına göre hesaplanan 3.438,20 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
7-Zorunlu Arabulucuk sürecinde Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan 1.320-TL arabulucuk ücretinin kabul/red miktarına göre 994,59 TL'sinin davalıdan, 325,41 TL sinin ise davacıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
8-Gider avansından kullanılmayan kısmın karar kesinleştiğinde ilgilisine iadesine,
Dair; davacı vekilinin yüzüne karşı davalının yokluğunda reddedilen miktar yönünden kesin, kabul edilen miktar yönünden gerekçeli kararın tebliği tarihinden itibaren 2 hafta içinde, mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere başka yer emsal mahkemeye verilecek bir dilekçe ile Samsun BAM'da istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi, anlatıldı....
Katip ...
¸
Hakim ...
¸
