1. Ceza Dairesi 2016/129 E. , 2017/729 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Kasten öldürmeye teşebbüs-kasten yaralama-mala zarar verme-6136 sayılı Yasaya aykırılık
HÜKÜM : TCK.nun 81/1, 35/2, 29/1, 62, 63 ve 58. maddeleri uyarınca 10 yıl hapis cezası
TCK.nun 44, 86/1, 86/3-e-son, 35/2, 29/1, 62, 63 ve 58. maddeleri uyarınca 1 yıl 10 ay 15 gün hapis cezası
6136 sayılı Yasanın 13/1, TCK.nun 62/1, 63, 52/2 ve 58. maddeleri uyarınca 1 yıl 3 ay hapis cezası ve 1.000 TL adli para cezası
1-Sanık ... hakkında "6136 sayılı Yasaya aykırılık" suçundan verilen mahkumiyet kararına yönelik olarak yapılan temyiz incelemesinde;
Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanık ..."in 6136 sayılı Yasaya aykırılık suçunun sübutu kabul, oluşa ve soruşturma sonuçlarına uygun şekilde suç niteliği tayin ve takdiri indirim sebebi takdir kılınmış, savunması inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş, incelenen dosyaya göre verilen hükümde düzeltme nedeni dışında bir isabetsizlik görülmemiş oluduğundan, sanık müdafiinin ve sanığın herhangi bir nedene dayanmayan ve yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle,
Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarih, 2014/140 esas ve 2015/85 sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK.nun 53. maddesinin iptal edilen bölümleri nazara alındığında, mahkemenin sanık hakkında bu maddeyle yaptığı uygulamanın Kanuna aykırı olduğu anlaşılmakta ise de; bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, 1412 sayılı CMUK.nun 322. maddesini verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkrasında yer alan 5237 sayılı TCK.nun 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölümün, "Anayasa Mahkemesinin iptal kararındaki hususlar gözetilerek 5237 sayılı TCK.nun 53/1-2-3. maddelerinin tatbikine" şeklinde değiştirilmesine karar verilmek suretiyle DÜZELTİLEN hükmün tebliğnamedeki düşünce gibi ONANMASINA,
2- Sanık ... hakkında mağdur ..."e yönelik "kasten öldürmeye teşebbüs ve mağdur ..."a yönelik kasten yaralama" suçlarında verilen mahkumiyet kararlarına yönelik olarak yapılan temyiz incelemesinde;
Yapılan yargılamaya, dosya içeriğine, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere ve gerekçeye, mahkemenin; soruşturma sonucunda oluşan inanç ve takdirine göre; sanık ve müdafiin suçun sübuta ermediğine, eksik soruşturma sonucunda teşdiden ceza verildiğine, haksız tahrike, lehe hükümlerin uygulanmadığına, kararın usul ve Yasaya aykırı olduğuna ilişkin sair temyiz itirazları yerinde görülmediğinden reddi, ancak;
a) Oluşa ve dosya içeriğine göre; sanığın katılan ..."ya yönelik olarak 4 el ateş ettiği, atışlardan 3 tanesinin isabet ettiği, Adli Tıp Kurumu raporuna göre, "sağ uyluk bölgede 1 adet, sol bacakta 1 adet ve sol ayakta 1 adet olmak üzere toplam 3 adet derin yumuşak doku lezyonuna neden olan ateşli silah yaralanmasının kişinin yaşamını tehlikeye sokan bir durum olmadığı", görüntü kayıtlarında masefenin 4-5 metre mesafesinde olduğu, sanığın elinin yere parelel şekilde silahı tutmasının katılanın öldürücü nahiyelerinin hedef aldığı hususunda kesin ve yeterli kanıt oluşturmadığı, sanıkla katılan arasında öldürmeyi gerektirir husumet bulunmaması, atış sırasında silahın namlusunun katılanın ayaklarına yönelmiş olması, atış sırasında katılanla sanığın bulunduğu yerin eğimi ve 3 atışında sanığın öldürücü olamayan nahiyelerine isabet etmiş olması gibi hususlar gözönüne alındığında, sanık lehine yorumla kastının yaralamaya dönük olduğunun kabulü ile yaralamanın niteliği de gözetilerek alt sınırdan uzaklaşılarak kasten yaralama suçundan ceza verilmesi yerine suç vasfında hata yapılması sonucu yazılı şekilde hüküm kurulması,
b) Sanığın katılan ..."a yönelen eyleminde ise; olay sırasında bulunduğu araçtan inmekte olan Murat"ı korkutmak maksadıyla bulunduğu araca doğru ateş etmesi sonucu aracın arkasından isabet alarak zarar görmesi eylemininde silahla tehdit ve yaralama suçlarının ayrı ayrı oluşmasına rağmen, vasıfta hata ile TCK.nun 44. maddesi gözetilerek eylemin yaralamaya teşebbüs kapsamında değerlendirildiği ve bu kapsamda eksik ceza tayin edildiği, kabule göre ise; katılanda herhangi bir yaralanma gerçekleşmediği halde temel ceza belirlenirken 86/2 maddesi yerine 86/1 maddesi uyarınca uygulama yapılması,
c) Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarih, 2014/140 esas ve 2015/85 sayılı
Kararı ile 5237 sayılı TCK.nun 53. maddesinin iptal edilen bölümleri nazara alındığında, mahkemenin sanık hakkında bu maddeyle yaptığı uygulamaların kanuna aykırı olduğu,
Bozmayı gerektirmiş olup, sanık ve müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün tebliğnamedeki düşünceye uygun olarak BOZULMASINA, katılan ..."a yönelen eylemler nedeniyle kurulan hüküm bakımından aleyhe temyiz bulunmadığından, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi uyarınca halen yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK.nun 326/son maddesi uyarınca sanık ..."in ceza miktarı yönünden kazanılmış haklarının saklı tutulmasına, 09/03/2017 gününde oybirliği ile karar verildi.