Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2019/5118 Esas 2019/6493 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
16. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/5118
Karar No: 2019/6493
Karar Tarihi: 04.11.2019

Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2019/5118 Esas 2019/6493 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Mahkeme 16. Ceza Dairesi olup, suç Silahlı terör örgütüne üye olma olarak belirlenmiştir. Sanığın mahkumiyetine ilişkin istinaf başvurusu esastan reddedilmiştir. Dosya incelendiğinde, sanığın dijital cihazı kullanıcısı olduğuna dair yeterli delil olmadığı için sonuç etkili bulunmamıştır. Usuli işlemler kanuna uygun yapılmış, deliller hukuka uygun elde edilmiş ve iddia ve savunmalar eksiksiz sergilendiği için hüküm onanmıştır. Ancak, örgüt mensubu olduğuna karar verilen sanık hakkında sadece TCK’nın 58/9 maddesi uyarınca tekerrür hükümleri uygulanması gerektiği gözetilmemiş, bu nedenle hüküm bozulmuştur. Kanun maddeleri TCK’nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK’nın 62/1, 53/1, 58/9 maddesi yollaması ile 58/6, 63 maddeleridir.
16. Ceza Dairesi         2019/5118 E.  ,  2019/6493 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Ceza Dairesi
    Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma
    Hüküm : TCK’nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK’nın 62/1, 53/1, 58/9 maddesi yollaması ile 58/6, 63 maddeleri gereği kurulan
    mahkumiyet hükmüne ilişkin istinaf başvurusunun esastan reddi

    Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle;
    Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü;
    Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi;
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
    Sanığın ... kullanıcısı olduğuna dair ayrıntılı ... tespit ve değerlendirme tutanağı getirtilmeden karar verilmesi dosyadaki diğer delillerin atılı suçun sübutu açısından yeterli olduğu görülmekle sonuca etkili bulunmamıştır.
    Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanık müdafiinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddine, ancak;
    Örgüt mensubu olduğuna karar verilen sanık hakkında sadece TCK’nın 58/9 maddesi uyarınca tekerrür hükümleri uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi,
    Kanuna aykırı olup, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu nedenlerle BOZULMASINA, ancak bu hususlar yeniden yargılamayı gerektirmeden CMK"nın 303/1 maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hükümdeki tekerrür uygulamasına dair kısmından “yollaması ile aynı yasanın 58/6. maddesi” ibaresinin çıkarılmasına, sair yönleri usul ve kanuna uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 28.02.2019 tarihinde yürürlüğe giren 20.02.2019 tarih ve 7165 sayılı Kanunun 8. maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanunun 304. maddesi uyarınca dosyanın Afyonkarahisar 2. Ağır Mahkemesine, kararın bir örneğinin bilgi için Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 04.11.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.