MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ-TESCİL

Taraflar arasında birleştirilerek görülen davada:
Asıl davada davacı ..., davalı eşi ...’nın kayden maliki bulunduğu çekişmeli 808, 813, 822, 889, 893, 3481 ada 1 parsel sayılı taşınmazları ile 538 ada 1 sayılı parseli diğer davalı kızı ...’e satış suretiyle temlik ettiğini,anılan temliki işlemin muvazaalı şekilde ve bedelsiz olarak yapıldığını ileri sürerek, tapu iptali ve davalı ... adına tescile karar verilmesi istemiştir.
Birleştirilen davada davacı ...,dava konusu taşınmazların 808, 813, 822, 889, 893, 3481 ada 1 parsel sayılı taşınmazların satış yoluyla devrinin davalı babaları ...’nın asıl davanın davacısı ... ile ikinci evliliğini yapmasını hazmedemeyen davalı ...’in davalı ...’yı kandırması sonucu ,muvazaalı ve bedelsiz olarak gerçekleştirildiğini ileri sürerek,tapu iptali ve davalı ... adına tescile karar verilmesi isteğinde bulunmuştur.
Asıl ve birleştirilen davada davalı ...,davanın reddini savunmuştur.
Asıl ve birleştirilen davada davalı ..., asıl davayı kabul ettiğini bildirmiş,birleştirilen davaya ise;cevap vermemiştir.
Mahkemece, asıl davanın davacısı Asiye ve birleştirilen davanın davacısı ...’in taraf sıfatları bulunmadığı gerekçesiyle HMK.’nun 115/2. maddesi uyarınca dava şartı yokluğundan asıl ve birleştirilen davanın usulden reddine karar verilmiştir.
Karar, asıl dava davacısı Asiye, birleştirilen dava davacısı ... ve asıl-birleştirilen dava davalısı ... tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ..."in raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü.

-KARAR-

Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre; asıl dava davacısı Asiye,birleştirilen dava davacısı ... ve asıl-birleştirilen dava davalısı ..."nın yerinde bulunmayan temyiz itirazının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı 8.20"şer .-TL. bakiye onama harcının temyiz edenlerden davacı ..., ..., davacı ... ve davalı ..."den ayrı ayrı alınmasına, 19.04.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.