Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma - Yargıtay 10. Ceza Dairesi 2017/7173 Esas 2019/4723 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
10. Ceza Dairesi
Esas No: 2017/7173
Karar No: 2019/4723

Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma - Yargıtay 10. Ceza Dairesi 2017/7173 Esas 2019/4723 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Mahkeme, sanığın uyuşturucu madde bulundurma suçundan mahkum olduğunu ve tedavi denetimli serbestlik tedbirine uyulmaması nedeniyle mahkumiyetinin devam ettiğini belirtiyor. Sanığın adli sicil kayıtları ve UYAP kayıtlarından, aynı suçtan dolayı daha önce herhangi bir tedavi veya denetimli serbestlik tedbiri almadığı anlaşılıyor. Bu nedenle, Türk Ceza Kanunu'nun 191. maddesinin 5. fıkrasının sanık lehine uygulanması şartlarının olmadığı gerekçesiyle, sanık hakkında ilk olarak doğrudan tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri uygulanan ve bu tedbirin infazı sırasında yükümlülüklerini ihlal eden sanık hakkında yargılamaya devam edilerek hüküm kurulmuş olduğu belirtiliyor. Mahkeme, Anayasa Mahkemesi'nin 08.10.2015 tarih ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı kararını dikkate alarak sanık hakkında Türk Ceza Kanunu'nun 53. maddesinin infaz aşamasında uygulanmasına kararı veriyor. Mahkeme, yargılama sürecindeki işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığını, iddia ve savunmaların delillerle birlikte tartışılarak karara dönüştürüldüğünü, sanığın suçunun doğru biçimde belirlendiğini ve sanığın yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddedilmesine karar vererek hükmün onaylan
10. Ceza Dairesi         2017/7173 E.  ,  2019/4723 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkeme : Asliye Ceza Mahkemesi
    Suç : Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma
    Hüküm : Tedavi denetimli serbestlik tedbirine uyulmaması suretiyle mahkûmiyet

    Dosya incelendi.
    GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
    Adli sicil kayıtları ve UYAP üzerinden yapılan araştırmada, soruşturma evrakının dosyada ve uyap kayıtlarında mevcut olduğu ve sanık hakkında, bu suç tarihinden önce, aynı suçtan dolayı açılmış başka bir dava nedeniyle verilip kesinleşmiş herhangi bir tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbirinin bulunmadığı anlaşıldığından, hükümden önce 28.06.2014 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanunun 68. maddesi ile değiştirilen TCK"nın 191. maddesinin 5. fıkrasının sanık lehine uygulanma şartlarının bulunmaması nedeniyle, bu suçtan dolayı ilk olarak doğrudan tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri uygulanan ve bu tetbirin infazı sırasında, yükümlülüklerini ihlal eden sanık hakkında yargılamaya devam olunarak hüküm kurulmuş olması, 6545 sayılı Kanunun 85. maddesi ile 5320 sayılı Kanuna eklenen geçici 7. maddenin 3. fıkrasına uygun olduğundan, bu husus dikkate alınarak yapılan incelemede;
    24.11.2015 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarih ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı kararı gözetilerek, sanık hakkında 5237 sayılı TCK"nın 53. maddesinin 1 ve 2. fıkraları ile 3. fıkrasının 1. cümlesinin uygulanmasının infaz aşamasında dikkate alınması mümkün görülmüştür.
    Yargılama sürecindeki işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, eyleme uyan suç tipi ile yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından; sanığın yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, hükmün ONANMASINA, 02.07.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.