1. Ceza Dairesi 2016/528 E. , 2017/706 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Bir suçu işlemek amacıyla kasten öldürme
HÜKÜM : Sanıklar hakkında; TCK.nun 37/1, 82/1-h, 62/1. maddeleri uyarınca ayrı ayrı müebbet hapis cezası
TÜRK MİLLETİ ADINA
Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanıklar Güven Güden ve ..."in maktul ..."a yönelik nitelikli kasten öldürme suçunun sübutu kabul, oluşa ve soruşturma sonuçlarına uygun şekilde suç niteliği tayin, takdire ilişen cezayı azaltıcı sebeplerin niteliği takdir kılınmış, savunmaları inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş, incelenen dosyaya göre bozma üzerine verilen hükümlerde düzeltme nedeni dışında bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan, sanık ... müdafiinin sübuta, suç vasfına, sanık ... müdafiinin temyiz dilekçesi ve duruşmalı incelemedeki suç vasfına, lehe hükümlerin uygulanması gerektiğine, etkin pişmanlık ve cezasızlık hali bulunduğuna yönelen ve yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddiyle, 24.11.2015 günlü Resmi Gazetede yayımlanan Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarih, 2014/140 esas ve 2015/85 sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK"nun 53. maddesinin iptal edilen bölümleri de nazara alındığında mahkemenin bu madde ile yaptığı uygulamalar yasaya aykırı ise de, bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, CMUK.nun 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak hüküm fıkrasında yer alan 5237 sayılı TCK"nun 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölümün "Anayasa Mahkemesinin iptal kararındaki hususlar gözetilerek 5237 sayılı
TCK"nun 53/1-2-3 maddelerinin tatbikine" şeklinde, değiştirilmesine karar verilmek suretiyle DÜZELTİLEN, re"sen de temyize tabi hükümlerin tebliğnamedeki düşünce gibi ONANMASINA, 08/03/2017 gününde Üyeler ... ve ..."ın sanık ..."in eyleminin TCK"nun 83/2-b maddesi kapsamında olduğundan hükmün bozulması gerektiği yönündeki karşı oyları ve oyçokluğuyla karar verildi.
KARŞI OY:
Sanıkların daha önceden çaldıkları bir araçla, hayvan hırsızlığı yapmak amacıyla, maktulün bekçiliğini yaptığı kurbanlık satışı yapılan yere gece saat 23:00 sıralarında geldiklerinde, maktulün sanıkları fark ettiği, maktulün, sanıkların önlerine çıkarak elindeki tabancası ile havaya doğru bir el ateş ettiği, direksiyonda bulunan sanık ...’in aracı maktulün üzerine sürerek ona çarptığı, maktulün aracın altına sıkışıp kaldığı, sanıkların, maktulü aracın altından çıkarmaya çalıştıkları ancak bunu başaramadıkları, bu aşamada maktulün henüz yaşamakta olduğu, sanıkların zaten çalıntı olan aracı, maktul aracın altında iken öylece bırakıp gittikleri, yardım için başka herhangi bir girişimde bulunmadıkları, maktulün aracın çarpması sonucu hemen değil aracın altında iken aracın göğüs ve karın kısmına denk gelen yerinin basısı sonucu öldüğü anlaşılan olayda, Dairemizin çoğunluğu ile aramızdaki uyuşmazlık direksiyonda olmayan şoför mahallinin yanında oturan sanık ...’ın çoğunluk görüşünde olduğu gibi Türk Ceza Kanunu 37. maddesi kapsamında öldürme suçuna iştirak ettiği mi? yoksa eyleminin bizim görüşümüzde olduğu gibi Türk Ceza Kanununun 83/3 maddesi kapsamında mı? kaldığı noktasında toplanmaktadır.
Sanıkların olay yerine hırsızlık yapmak amacıyla geldikleri konusunda bir tereddüt bulunmamaktadır. Sanıklar olay yerine birlikte ve hırsızlık yapmak amacıyla gelmişlerdir. Öldürme suçu konusunda önceden anlaşmaya vardıklarını söylemek mümkün değildir. Çoğunluk görüşünde olduğu gibi öldürme suçu konusunda fikir ve irade birliği içerisinde değillerdir. Ani gelişen bir olayda, direksiyonda bulunan sanığın eylemine diğer sanık ...’ın TCK’nun 37. maddesi kapsamında katıldığını söylemek mümkün olmadığı gibi, TCK’nun 39. maddesi kapsamında bir yardımdan da bahsetmek mümkün değildir. Bu durumda kullandığı araçla maktule çarpan sanığın yanında olan diğer sanığın durumu ne olacaktır.? Burada sanık ...’ın eyleminin
TCK’nun 83/3 maddesi kapsamında kaldığını değerlendirmekteyiz. Somut olayda sanık ...’ın sorumluluğunun maktule araçla çarpıldıktan sonra başladığını kabul etmek durumundayız. Sanık ...’ın, maktulün araç altında kaldığını, bir şekilde müdahale yapabilecek yerlere bildirmesi halinde maktulün kurtulması mümkündür. Çünkü çarpma sonrasında maktulün canlı olduğu anlaşılmaktadır. Maktul sabaha kadar araç altında kalmasının etkisiyle ölmüştür. Bu açıklamalar ışığında sanık ...’ın eyleminin TCK’nun 83/3 maddesi kapsamında olduğunu, yerel Mahkeme kararının bu gerekçeyle bozulması gerektiğini düşündüğümüzden, sayın çoğunluğun sanık ...’ı TCK’nun 37. maddesi delaletiyle kasten öldürme suçundan cezalandırmasına dair yerel Mahkeme kararını onamasına dair görüşüne katılmıyoruz.
... ...
Muhalif Üye Muhalif Üye
08/03/2017 gününde verilen işbu karar Yargıtay Cumhuriyet Savcısı Salih Çimen"in huzurunda ve duruşmada savunmasını yapmış bulunan sanık ... müdafii Avukat ..."nin yokluğunda 09/03/2017 gününde usulen ve açık olarak anlatıldı.