23. Hukuk Dairesi 2017/1198 E. , 2017/2791 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacılar vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacılar vekili, müvekkillerinden ... ile davalılardan şirket ve ... arasında 07.06.2006 tarihinde arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi imzalandığını, müvekkili ..."nın da bu sözleşmedeki hususları yazılı olmasada kabul ettiğini, anılan sözleşmeler gereğince diğer davalı ... lehine taşınmazlardaki paylarının satışı ve davalar için vekaletname verildiğini, ..."ın vekalet görevini kötüye kullanarak, davacıların taşınmazlardaki paylarını üçüncü kişiye devrettiğini, müvekkillerinin zarara uğradığını ileri sürerek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere toplam 50.000,00 TL tazminat ile 2.000,00 TL munzam zararın ticari faiziyle davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı asıl ve bir kısım davalılar vekili, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre; taraflar arasındaki sözleşmenin adi yazılı biçimde yapıldığı, bu nedenle geçersiz olduğu, davanın açılmasının sözleşmenin feshi iradesini taşıdığı ancak karşı yanın kabulü olmadığından sözleşmenin feshedilemediği, davalı ...’ın vekalet ilişkisi nedeniyle sorumlu olduğunu, ancak davada böyle bir talebin mevcut olmadığı, zamanaşımı süresinin dolmuş olduğu gerekçesiyle, davanın zamanaşımından reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacılar vekili temyiz etmiştir.
Davacılar tarafından ...’a vekaletname verilerek davalılardan ... Turizm Sanayi Ticaret ve Ltd. Şti. arasında 07.06.2006 tarihli arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi yapılmış ve akabinde taşınmaz hisselerinin satışına ilişkin olarak davalı ..."a vekalet verildiği, bu vekaletname ile ... tarafından taşınmaz hisselerinin 3. kişilere satıldığı, en son ... Yapı Doğrama İnşaat Taahhüt Ticaret ve Sanayi Limited Şirketi üzerine kayıtlıyken İzaleyi şuyu davası sonucunda satılarak davacılarında içinde bulunduğu 16 hissedar tarafından taşınmazın satın alındığı anlaşılmaktadır. Davacılar bu durumda kendi hisselerini de satın alıp taşınmaza yeniden hissedar olmuşlardır. Bu arada ... ’a verilen vekalet uyarınca satılan ilk hisselerini de ayrıca para verip aldıkları anlaşılmaktadır. Bu durumda davacıların satışa konu edilen ilk hisselerin bedellerini sebepsiz zenginleşme hükmüne göre sorumlulardan isteyebilir. Hal böyle olunca da dava zamanaşımının hangi hukuki sebebe dayanarak ne zaman başlayacağı önem arz etmektedir.
Başlangıçta yapılan 07.06.2006 tarihli arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi tüm hissedarlarla yapılmadığı için geçersiz ise de sözleşmede başka hissedarların olduğu ve bu hissedarlarla da sözleşme yapılacağının kararlaştırıldığına göre sözleşmenin geçersiz sayılabilmesi için tahammül sınırını geçmesi gerekir. Somut olayda davacıların ...’a vermiş olduğu vekaletnamede azil tarihi tahammül sınırının bittiği tarih olarak kabul edilmeli sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre açılacak davanın zamanaşımı bu tarihten itibaren hesaplanmalıdır, dava tarihi gözetildiğinde zamanaşımı süresinin dolmadığı anlaşıldığına göre, davanın esasına girilip bir hüküm kurulması gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmamıştır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün, davacılar yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 20.10.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.