Esas No: 2016/16465
Karar No: 2017/5138
Karar Tarihi: 27.04.2017
Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2016/16465 Esas 2017/5138 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi
Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Davacı, davalı ile 20/09/2014 tarihinde devre mülk satış sözleşmesi imzaladığını, 5.400,00 TL ödediğini, devre mülkün tesliminin yapılmadığını belirterek 20.09.2014 tarihli 18.500,00 TL bedelli devremülk sözleşmesinin iptalini, sözleşme sebebi ödediği 5.400,00 TL"nin ödediği tarihten itibaren yasal faizi ile birlikte iadesini ve sözleşme sebebiyle imzaladığı 40 adet senedin iptalini talep etmiştir.
Davalı davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, Davanın KABULÜNE, Taraflar arasında imzalanan 20/09/2014 tarihli ... ... Ltd. ŞTİ. ... ... Thermal Resort devre mülk satış vaadi sözleşmesi olan sözleşme no İD 05432 nolu sözleşmenin iptaline, Sözleşmeye bağlı olarak yapılan sözleşmenin 3.maddesinde düzenlenen 40 adet senetten dolayı davacının borçlu olmadığının tespitine, senetlerin iptaline, 5.400,00 TL"nin dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-Davacı, 20.09.2014 tarihli devremülk satış sözleşmesinin iptali, ödediği bedelin iadesi ve sözleşme nedeniyle düzenlenen 40 adet senedin iptali istemiyle eldeki davayı açmıştır. Mahkemece, taraflar arasında 20.09.2014 tarihinde devremülk satış vaadi sözleşmesi tanzim edildiği, davalı tarafın sözleşme edimlerini yerine getirmediği, tesisleri bitirmediği, davacının cayma hakkının bulunduğu, cayma hakkının hizmetin ifasından sonra başlayacağı, davalı şirket tarafından edimler yerine getirilmediğinden cayma hakkının süresinde olduğu, cayma hakkınında ancak hizmetin ifasından sonra işlemeye başlayacağı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. Oysa ki taraflar arasında imzalanan devremülk satış sözleşmesinin “SÖZLEŞME KONUSU” başlıklı 2. maddesinde "İş bu sözleşmenin konusu; satıcı mülkiyetindeki ... ili, ... ilçesi, ... mevkii, 363 parselde kayıtlı arsa üzerinde inşa edilmekte olan “... ... TERMAL AĞLIK MERKEZİ” isimli tesiste yer alan ve ayrıntıları aşağıda belirtilen, mesken olarak kullanıma tahsisli olan bağımsız bölümlerin devremülk olarak satışı ile tapu devrinin şartları ve şeklinin düzenlenmesidir." şeklinde ifade edilen hükümle taraflar arasında devremülk satış sözleşmesi yapıldığı ve söz konusu sözleşmenin resmi şekil şartına tabi olduğu ve taraflar arasında imzalanan sözleşmenin resmi şekilde yapılmadığından geçersiz sözleşmeye dayalı olarak tarafların verdiklerini iade edecekleri gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken az yukarıda belirtilen hatalı gerekçe ile davanın kabulüne karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir.
Ne var ki, yapılan bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden kararın düzeltilerek onanması usulün 438/son maddesi gereğidir.
SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davalının sair temyiz itirazlarının reddine, 2. bentte açıklanan nedenlerle yerel mahkemenin kararının gerekçesi yönünden düzeltilerek ONANMASINA, peşin alınan 316,00 TL harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/1 maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 27/04/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.