7. Hukuk Dairesi 2013/24709 E. , 2014/6375 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi : Bolu İş Mahkemesi
Tarihi : 19/09/2013
Numarası : 2011/340-2013/344
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün, Yargıtayca incelenmesi davalı vekilleri tarafından istenilmekle, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dosya incelendi, gereği görüşüldü:
1-Dosyadaki yazılara, hükmün Dairemizce de benimsenmiş bulunan yasal ve hukuksal gerekçeleriyle dayandığı maddi delillere ve özellikle bu delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddine,
2-Davacı, davalı işyerinde 08/08/1996-30/07/2009 tarihleri arasında tanker şöförü olarak çalıştığını,fesihten geriye doğru bir sene içinde hafta tatili kullandırılmadığını ve fazla çalışma alacağını talep etmesi üzerine işten çıkartıldığını, 2.200,00 TL eksik kıdem tazminatının ödenmediğini belirterek kıdem ve ihbar tazminatı ile yıllık izin, fazla çalışma alacaklarının tahsilini istemiştir.
Davalı, davacının 1/10/1996 tarihinde çalışmaya başladığını, 30/06/2002 tarihinde emekli olarak işten ayrıldığını, davacıya elden 1.000,00 TL, 11/10/2002 tarihinde ise 1.223,00 TL olmak üzere toplam 2.223,00 TL kıdem tazminatı ödendiğini, davacının 2009 yılında kendi isteği ile işten ayrıldığını, bu nedenle ihbar ve kıdem tazminatı alacağı olmadığını, asgari ücret ile çalıştığını, fazla çalışma yapılmadığını, imzalı ücret bordroları olduğunu, yaptığı fazla çalışma alacaklarının ödendiğini, zamanaşımı def"inde bulunduklarını belirterek davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak, iş sözleşmesinin işveren tararfından haksız feshedildiğinin ileri sürülmesi durumunda ihbar ve kıdem tazminatı ödenmesi gerekmeksizin iş sözleşmesinin sona erdiğinin ispat yükünün davalı işveren üzerinde olduğunu, somut olayda davalı işverenin haklı bir feshin varlığını usulüne uygun olarak ispatlayamadığını, davalı tarafça, davacının işyerinden kendi isteği ile çıkıp çıkmadığı konusunda yemin teklifinde buluduğunu,davacıya usulüne uygun yeminin yaptırıldığını, davacının yemininde işten kendi çıkmadığını, işveren tarafından işten çıkartıldığını beyan ettiğini, bu nedenle davacının ihbar ve kıdem tazminatına hak kazandığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Davacı iş aktinin işveren tarafından sona erdirildiğini belirterek kıdem ve ihbar tazminatı talebinde bulunmuş ise de; Bolu İş Mahkemesi"nin 2006/602 Esas sayılı dosyasında tanık olarak verdiği ifadesinde 2009 yılının Temmuz ayının sonunda kendi isteği ile işten ayrıldığını belirttiği anlaşılmaktadır. Bu durumda işveren feshinden söz edilemeyecektir. Davacının iş aktini haklı nedenle feshedip etmediği uyuşmazlık konusudur. Davacı fazla mesai ücretinin ödenmediğini belirtmiş ise de hükme esas alınan bilirkişi raporu denetlemeye elverişli değildir. Bu konuda yeniden bilirkişi raporu alınarak davacının fazla mesai alacağının bulunup bulunmadığı belirlenerek davacının, iş aktini haklı nedenle feshedip feshetmediği değerlendirilmek sureti ile sonuca varılması gerekirken eksik araştırma sonucu kıdem ve ihbar tazminatı talebinin kabulüne karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ:Temyiz olunan kararın, yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde davalıya iadesine, 19/03/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.