14. Hukuk Dairesi 2016/6267 E. , 2018/7157 K.
"İçtihat Metni" 14. Hukuk Dairesi
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı tarafından, davalı aleyhine 14.08.2013 gününde verilen dilekçe ile suya elatmanın önlenmesi ve eski hale getirme talebi üzerine bozma ilamına uyularak yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 17.11.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Dava, suya elatmanın önlenmesi, eski hale getirme ve tazminat istemine ilişkindir.
Davacı, dava dışı Hazine adına kayıtlı 907 parsel sayılı orman arazisi içerisinden çıkan kaynak suyunun yakınına ataları tarafından bir çeşme yapıldığını, davalının ise yıllardır ataları ve kendisi tarafından kullanılagelen bu çeşmeyi yıkarak kendisine ait tarlaların yakınına başka bir çeşme yapmak suretiyle suya müdahale ettiğini, mahkemenin 2013/43 D.İş sayılı dosyasıyla uğradığı zararın tespit edildiğini ileri sürerek davalının suya elatmasının önlenmesini, çeşmenin eski haline getirilmesini ve uğradığı zararın davalıdan tazminini talep etmiştir.
Davalı, eski çeşmeyi yıkmadığını, yeni çeşmenin ise ... Köyü Muhtarlığı tarafından yaptırıldığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, sübut bulmayan davanın reddine dair verilen kararın davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine Dairemizin 25.06.2015 tarihli 2015/7461 Esas, 7088 Karar sayılı ilamıyla özetle, dosya kapsamına ve toplanan delillere göre davaya konu suyun orman arazisi içerisinde kaldığı anlaşıldığından genel su niteliğinde olduğu, bu nedenle davalının da başkaları gibi bu sudan yararlanabileceği, ancak mevcut şartlarda kullanım durumunu ve konumunu bozmamak kaydıyla sudan faydalanması gerekirken tamirat gerekçesiyle yer altından boru döşemek ve çeşmeyi başka bir yere taşımak suretiyle müdahalesinin haklı bir nedeni bulunmadığından mahkemece, davanın kabulü ile müdahalenin önlenmesine ve eski hale getirilmesine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulmasının doğru olmadığı gerekçesiyle hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece, bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda, davanın kabulü ile 03.03.2014 tarihli tarihli bilirkişi raporları doğrultusunda davalının suya elatmasının önlenmesine ve eski hale getirilmesine karar verilmiştir.
Hükmü, davalı vekili temyiz etmiştir.
1) Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve tüm dosya içeriğine göre davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir.
2) 6100 sayılı HMK’nin 297/2. maddesi gereğince; hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir.
Bunların yanında hakim, tarafların talep sonuçlarıyla bağlıdır; ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremez. Duruma göre, talep sonucundan daha azına karar verebilir. (HMK m.26/1)
Somut olaya gelince; her ne kadar davanın kabulü ile suya elatmanın önlenmesine ve eski hale getirilmesine karar verilmiş ise de hükme esas alınan bilirkişi raporlarında eski hale getirmenin ne şekilde yapılacağı belirtilmediği gibi mahkemece de eski hale getirmenin ne şekilde yapılacağı hükümde açık ve net bir biçimde gösterilmemiştir.
O halde mahkemece, suyun eski haline getirilmesi için alınacak önlemler ve yapılması gereken işler hususunda önceki bilirkişilerden ek rapor alınarak, gerekirse konusunda uzman bilirkişiler eşliğinde yeniden keşif yapılmak suretiyle yeni bir rapor aldırılarak infaza elverişli şekilde hüküm kurulması gerekirken yazılı olduğu üzere infazda tereddüt yaratacak biçimde karar verilmesi doğru görülmemiş, bu nedenle hükmün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bent uyarınca davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 25.10.2018 gününde oybirliği ile karar verildi.