5237 sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2020/1681 Esas 2021/2346 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
19. Ceza Dairesi
Esas No: 2020/1681
Karar No: 2021/2346
Karar Tarihi: 02.03.2021

5237 sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2020/1681 Esas 2021/2346 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen bir hüküm temyiz edilmiş ve temyiz talebi incelenmiştir. Orman İdaresinin suçtan doğrudan zarar görmediği için davaya katılma ve hüküm temyize yetkisi bulunmadığı belirlenmiş ve şikayetçi vekilinin temyiz istemi reddedilmiştir. Ancak diğer bir vekilin hükmü temyiz etmek istemesi üzerine bu vekil davaya katılan olarak kabul edilmiştir. Yapılan incelemeler sonucunda suça konu yerin durumu detaylı bir şekilde belirlenememiş ve eksik kovuşturma nedeniyle hüküm bozulmuştur. Kararda, TCK'nın 154/2. maddesi ve fıkrasından bahsedilerek, suçun hukuki durumunun tespiti halinde sanığa ek savunma hakkı tanınarak hakkı olmayan yere tecavüz suçundan mahkumiyet hükmü kurulması gerektiği belirtilmiştir. Kısacası, Mahkeme Kararı beraat hükmü vermiştir ancak temyiz sonucunda hüküm bozulmuştur. Kanun maddeleri olarak ise 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nun 317. ve 321. maddeleri yer almaktadır.
19. Ceza Dairesi         2020/1681 E.  ,  2021/2346 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : 5237 sayılı Kanuna Aykırılık
    HÜKÜM : Beraat


    Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
    1-Müşteki Orman İdaresinin temyiz talebine yönelik incelemede,
    Açılan kamu davasının niteliğine göre, suçtan doğrudan zarar görmeyen Orman İdaresinin davaya katılma ve hükmü temyize yetkisi bulunmadığından, şikayetçi vekilinin temyiz isteminin 5320 sayılı Kanun"un 8/1.maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 317. maddesi uyarınca REDDİNE,
    2-... vekilinin temyiz talebine yönelik incelemede,
    ... vekilinin, gerekçeli kararın tebliği üzerine hükmü temyiz ederek bu şekilde katılma iradesini ortaya koyduğu anlaşıldığından, 5271 sayılı CMK"nın 237/2. maddesi gereğince davaya katılan olarak katılmasına karar verilerek,
    Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
    Mahallinde yapılan keşif sonucu fen bilirkişisi tarafından düzenlenen raporda, suça konu yerin 6831 sayılı Kanunu"un 2/B maddesi kapsamında ... adına orman sınırları dışına çıkarıldığının ve Maliye Hazinesine ait yayla yerleşim alanında yer aldığının, orman mühendisi bilirkişi raporunda ise dava konusu yerin yapılmış ve kesinleşmiş orman kadastrosuna göre yayla-mera vasfı ile Hazine adına orman sınırları dışına çıkarılan yerde kaldığının ve keşifte dinlenen mahalli bilirkişinin de suça konu yerin köy halkı tarafından önceden beri müştereken hayvan otlattıkları yerlerden olduğu şeklinde beyanda bulunması karşısında; suça konu yerin tapu kaydı getirtilerek, Hazine adına kayıtlı olup olmadığı, suç tarihi itibariyle hukuki ve fiili durumu ile TCK"nın 154/2. madde ve fıkrasında belirtilen yerlerden olup olmadığının kesin olarak tespiti, bu vasıfta olduğunun tespiti halinde ise sanık hakkında, TCK"nun 154/2. maddesinden ek savunma hakkı tanınarak hakkı olmayan yere tecavüz suçundan mahkumiyet hükmü kurulması gerektiği gözetilmeden, eksik kovuşturma ile yazılı şekilde hüküm tesisi,
    Kanuna aykırı ve katılan vekilinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden tebliğnameye aykırı olarak, HÜKMÜN 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine, 02.03.2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.








    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.