8. Ceza Dairesi 2016/11532 E. , 2017/3319 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : 6136 sayılı Yasaya aykırılık, genel güvenliği kasten tehlikeye sokacak şekilde silahla ateş etme, mala zarar verme ve kasten yaralama
HÜKÜM : Sanık hakkında; 6136 sayılı Yasaya aykırılık suçundan CMK.nun 223/2-a maddesi gereğince beraat, diğer suçlardan hükümlülük
Gereği görüşülüp düşünüldü:
1-Sanık müdafinin yaralama ve mala zarar verme suçundan kurulan mahkumiyet hükümlerine yönelik, katılan ... vekilinin ise 6136 sayılı yasaya aykırılık suçundan kurulan beraat hükmüne yönelik temyiz taleplerinin incelemesinde;
Sanık hakkında kasten yaralama ve mala zarar verme suçundan tayin edilen adli para cezalarının nevi ve miktarına göre hükümler, 6217 sayılı Yasanın 26. maddesi ile eklenen, 5320 sayılı Yasasının geçici 2. maddesi uyarınca kesin nitelikte olup temyizi olanaklı olmadığından sanık müdafinin temyiz isteğinin bu nedenle ve yine 6136 sayılı Yasaya aykırılık suçunun niteliği itibariyle şikayetçi ..."un açılan davaya müdahil olarak katılma imkanı bulunmadığından, buna rağmen verilen müdahale kararı da hükmü temyiz etme hakkı vermeyeceğinden şikayetçi ... vekilinin temyiz isteğinin bu nedenle CMUK.nun 317. maddesi uyarınca oybirliğiyle REDDİNE,
2- Sanık müdafinin 6136 sayılı yasaya aykırılık suçundan kurulan beraat hükmüne yönelik temyiz temyiz talebinin incelemesinde;
Temyizin kapsamına göre vekalet ücreti ile sınırlı olarak yapılan incelemede;
Aynı davada yargılandığı 6136 sayılı yasaya aykırılık suçundan beraat eden,yaralama,mala zarar verme ve genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması suçlarından ise mahkum olan sanık hakkında, müdafii tarafından sunulan avukatlık hizmetinin bölünmesi mümkün olmadığından beraat ettiği suç açısından ayrıca vekalet ücretine hükmedilmemesinde isabetsizlik görülmediğinden sanık müdafinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA,
3- Sanık müdafinin genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması suçundan kurulan hükme yönelik temyiz talebinin incelemesine gelince;
Kişilerin hayatı, sağlığı veya malvarlığı bakımından bir zarar tehlikesi olmadan ya da korku, kaygı, panik yaratabilecek olaylardan uzak, güvenli bir ortamda yaşamaları amacıyla TCK.nun 170. maddesinde genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması suçu kabul edilmiştir. Suçun mağduru, belirli bir kişi olmayıp tehlike altında bulunan ve zarar görme olasılığı olan çok sayıda kişidir. Bu suçun işlenmesiyle kişilerin sakin ve güvenli bir ortamda yaşama hakları ihlal edilmektedir. Maddenin 1. fıkrasında yazılı hareketlerin belli bir kişi veya kişilere yönelik olması halinde, failin kastı gözetilerek suç vasfının tayini gerekmektedir.
Oluşa ve dosya kapsamına göre;sanığın ruhsatsız av tüfeği ile katılanın aracına ateş etmesi sonucu katılanın aracında zarar meydana gelmesi şeklinde gerçekleşen eylemde, sanığın kastının mala zarar vermeye yönelik olduğu ve bu suçtan da mahkumiyet hükmü kurulduğu, olayda TCK.nun 170. maddesinin yasal unsurlarının oluşmadığı gözetilmeden sanığın beraati yerine yazılı şekilde mahkumiyetine karar verilmesi,
Yasaya aykırı, sanık müdafinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi uyarınca uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.nun 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, 28.03.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.