15. Hukuk Dairesi Esas No: 2013/6364 Karar No: 2014/4126 Karar Tarihi: 16.06.2014
Yargıtay 15. Hukuk Dairesi 2013/6364 Esas 2014/4126 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili istemi üzerine açılmıştır. Davacı idare, sözleşmenin feshi nedeniyle irat kaydedilerek nakde çevrilen teminat mektubunun ÜFE endeksi farkından doğan alacağının 25.09.2007 temerrüt tarihinden itibaren işleyecek en yüksek ticari reeskont faiziyle tahsiline karar verilmesini istemiştir. Mahkemece alınan bilirkişi raporu doğrultusunda dava kısmen kabul edilerek 18.608,40 TL'nin 25.09.2007 temerrüt tarihinden itibaren avans faizi ile tahsiline karar verilmiştir. Ancak, davalıya gönderilen ihtarnameyle 23.345,39 TL alacağın tebliğden itibaren 7 iş günü içinde banka hesabına yatırılmak suretiyle ödenmesi talep edilmiş, ihtarname davalıya 17.09.2007 tarihinde tebliğ edilmiştir. Bu nedenle, dava tarihinde yürürlükte bulunan 818 sayılı Borçlar Kanunu'nun 101/I. maddesi gereği temerrüt olgusunun ihtarnamede verilen süre sonunda gerçekleştiği halde, hüküm altına alınan alacağa 25.09.2007 tarihinden itibaren faiz uygulanması doğru olmadığı gibi, davacı tarafından alacağa ticari reeskont faizi uygulanması talep edildiği halde 6100 sayılı HMK'nın 26. maddesine aykırı olarak talebi aşar
15. Hukuk Dairesi 2013/6364 E. , 2014/4126 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi .
Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:
- K A R A R -
Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili istemine ilişkin olup mahkemece davanın kısmen kabulüne dair verilen karar davalı vekilince temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2-Davacı idare, sözleşmenin feshi nedeniyle irat kaydedilerek nakde çevrilen teminat mektubunun ÜFE endeksi farkından doğan alacağının 25.09.2007 temerrüt tarihinden itibaren işleyecek en yüksek ticari reeskont faiziyle tahsiline karar verilmesini istemiş, mahkemece alınan bilirkişi raporu doğrultusunda dava kısmen kabul edilerek 18.608,40 TL"nin 25.09.2007 temerrüt tarihinden itibaren avans faizi ile tahsiline karar verilmiş ise de; davadan önce davacı idare tarafından davalıya gönderilen ihtarnameyle 23.345,39 TL alacağın tebliğden itibaren 7 iş günü içinde banka hesabına yatırılmak suretiyle ödenmesi talep edilmiş, ihtarname davalıya 17.09.2007 tarihinde tebliğ edilmiştir. O halde davalı açısından, dava tarihinde yürürlükte bulunan 818 sayılı Borçlar Kanunun 101/I. maddesinde gösterilen temerrüt olgusu, ihtarnamede verilen süre sonunda 27.09.2007 tarihinde gerçekleştiği halde, hüküm altına alınan alacağa 25.09.2007 tarihinden itibaren faiz uygulanması doğru olmadığı gibi, davacı tarafından alacağa ticari reeskont faizi uygulanması talep edildiği halde 6100 sayılı HMK"nın 26. maddesine aykırı olarak talebi aşar şekilde daha yüksek orandaki avans faizine hükmedilmesi de doğru değildir. Kararın bu nedenlerle bozulması gerekir ise de bu yanlışlıkların giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını
gerektirmediğinden, kararın 6100 sayılı HMK"nın geçici 3. maddesi yollamasıyla HUMK"nın 438/VII. maddesi gereği düzeltilerek onanması uygun bulunmuştur. SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davalının sair temyiz itirazlarının reddine, 2. bent uyarınca kabulüyle mahkeme kararının hüküm fıkrasının 1. paragrafının 1. satırında yer alan “25.09.2007"" tarihinin karardan çıkarılmasına, yerine “27.09.2007” tarihinin yazılmasına yine hüküm fıkrasının 1. paragrafının 2. satırında yer alan “avans” kelimesinin karardan çıkarılmasına, yerine “reeskont” kelimesinin yazılmasına, kararın değiştirilmiş bu haliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine 16.06.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.