15. Hukuk Dairesi 2019/3692 E. , 2020/1306 K.
"İçtihat Metni"
Davacı ... ve San. Mam. Paz. Müh. Hiz. San. Tic. Ltd. Şti. ile davalı... Atık Yağ Toplama ve Geri Kazanım Biodizel Üretim San. ve Tic. A.Ş. arasındaki davadan dolayı ... Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 12.04.2018 gün ve 2016/809 E.-2018/335 K. sayılı hükmü onayan Dairemizin 26.06.2019 gün ve 2018/3834 E.-2019/3012 K. sayılı ilamı aleyhinde davalı vekili tarafından karar düzeltilmesi isteğinde bulunulmuş ve karar düzeltme dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:
- K A R A R -
Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan bakiye iş bedelinin tahsili istemine ilişkin olup, mahkemece yapılan yargılama sonunda, davanın kabulüne dair verilen kararın davalı tarafından temyiz edilmesi sonucunda, Dairemizin 2018/3834 Esas, 2019/3012 Karar ve 26.06.2019 tarihli kararı ile onandığı, onama kararına karşı davalı tarafından karar düzeltme talebinde bulunulduğu anlaşılmıştır. Davacı yüklenici, davalı ise iş sahibidir.
1-Dosyadaki yazılara, mahkeme kararında belirtilip Yargıtay ilamında benimsenen gerektirici sebeplere göre davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer karar düzeltme istemlerinin reddi gerekmiştir.
2-Davacı vekili, 31.03.2014 tarihli teklif ve sipariş sözleşmesi ile davalı tesisine “Biodizel Arıtma ve Yağ Üretim Tesisi” kurulum işini 604.000,00 USD + KDV bedelle yapmayı üstlendiğini, ayrıca davalının tesisine sözleşme dışında işler de yaptığını, Gebze Sulh Hukuk Mahkemesinin 2014/109 D. iş sayılı tespit dosyasında alınan bilirkişi raporunda tesisin sözleşmeye uygun kapasitede çalıştığının ve ayrıca sözleşme dışında 504.592,88 TL’lik iş yaptığının tespit edildiğini, davalı tarafından sözleşme kapsamında yapılan işler karşılığında 50.000,00 USD, sözleşme dışı yapılan işler karşılığında ise 200.000,00 TL ödeme yapıldığını belirterek şimdilik sözleşme kapsamında yapılan işler karşılığı ödenmeyen 555.000,00 USD’nin, sözleşme dışı işler kapsamında ise 250.000,00 TL’nin tahsilini talep etmiştir. Davalı vekili, taraflar arasında kurulmuş bir sözleşme olmadığını, kurulan tesisin istenilen kapasitede çalışmadığını, bunun için davacıdan ihtarla tesisin sökülmesini talep ettiğini, davacıya fazla ödeme yapıldığını belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece yargılama aşamasında alınan bilirkişi raporu doğrultusunda, taraflar arasında sözleşme ilişkisinin kurulduğu, kurulan tesisin istenilen kapasitede üretim sağladığından bahisle taleple bağlı kalınarak davanın kabulü ile 555.000,00 USD bakiye iş bedeli ile sözleşme dışı işlerden dolayı da 250.000,00 TL’nin tahsiline karar verildiği anlaşılmıştır.
Davacının imzaladığı 31.03.2014 tarihli “Taahhütname” ile davalının işyerinde kurulumunu yapacağı tesiste üretilecek olan malzemelerin uluslararası ve TSE standartlarına uygun olacağı taahhüdünde bulunduğu anlaşılmıştır. Gerek davadan önce alınan tespit raporunda gerek yargılama aşamasında alınan bilirkişi raporunda, üretilen malzemenin bu standartlara uygun olup olmadığının anlaşılması için laboratuvarda analiz yapılması gerektiğinden bahsedilmiş ise de; mahkemece bu incelemenin yaptırılmadığı, bu haliyle incelemenin eksik olduğu Dairemizce bu kez yapılan inceleme sonucu anlaşılmıştır.
Davacı dava dilekçesinde, sözleşme dışı yaptığı işler bedelinin tespit raporunda belirtildiği gibi 504.592,88 TL olduğunu, 200.000,00 TL ödeme yapıldığını, şimdilik bu işler karşılığında 250.000,00 TL’nin ödenmesini talep etmiştir. 6100 sayılı HMK’nın 26/1. maddesi hükmünce, hakim, tarafların talep sonuçlarıyla bağlı olup ondan fazlasına veya başka bir şeye karar vermesi mümkün değildir. Duruma göre talep sonucundan daha azına karar verebilir. Bu hüküm emredici nitelikte olduğundan mahkemece kendiliğinden dikkate alınması gerekir. Uygulama ve doktrinde buna taleple bağlılık ilkesi denilmektedir. Somut olayda davacının dayandığı tespit bilirkişi raporu incelendiğinde, sözleşme dışı yapılan işler bedelinin KDV hariç 427.621,08 TL, KDV dahil edildiğinde ise 504.592,88 TL olduğu anlaşılmıştır. Yargılama aşamasında alınan bilirkişi raporu incelendiğinde, tespit raporunda bulunan bu iş bedeline bedeli ödendiği ihtilafsız olan ve dava konusu yapılmayan 180.000,00 TL’lik 2 adet stok tankı bedelinin de dahil edildiği, böylelikle iş bedelinin 607.621,08 TL bulunduğu, stok tankı için yapılan 180.000,00 TL ödeme de dahil edilerek 380.000,00 TL toplam ödeme düşüldüğünde 227.621,08 TL davacının bakiye alacağının kaldığı, bu miktara 40.971,79 TL KDV eklendiğinde davacının bakiye alacağının 268.592,97 TL olduğu belirtilmiş, mahkemece de rapora uyularak ve taleple bağlı kalınarak 250.000,00 TL’ye hükmedilmiş ise de; davacı tarafından dava konusu yapılmayan 2 adet stok tankı bedelinin hesaba dahil edilerek sonuca gidilmesi doğru olmadığı gibi, Dairemizin yerleşmiş içtihatlarına göre sözleşme dışı iş bedelinin işin yapıldığı tarihteki serbest piyasa fiyatlarına göre hesaplanması, bu fiyatlar içinde KDV olduğundan ayrıca KDV eklenmemesi gerekirken KDV eklenerek sonuca gidilmesi de doğru olmamıştır.
O halde mahkemece yapılacak iş, davacı tarafından davalının işyerinde kurulumu yapılan tesiste üretilen malzemenin 31.03.2014 tarihli “Taahhütname” de belirtildiği şekilde uluslararası ve TSE standartlarına uygun olup olmadığı konusunda laboratuvar incelemesi yaptırılıp davalı tarafın ayıplı ifa iddiasının değerlendirilmesi, ayrıca yargılama aşamasında alınan bilirkişi raporunun da dayandığı tespit raporunda sözleşme dışı işler bedeli olarak bulunan 427.621,08 TL’ye ayrıca KDV eklenmeyip davalının yaptığı 200.000,00 TL ödeme düşülerek 227.621,08 TL’ye hükmedilmesinden ibaret olmalıdır.
Eksik inceleme ve yanlış değerlendirme sonucu verilen karar doğru olmamış, kararın belirtilen nedenlerle bozulması gerekirken Dairemizce onandığı bu kez yapılan inceleme sonucunda anlaşıldığından davalı vekilinin karar düzeltme talebinin kabul edilerek kararın bozulması uygun bulunmuştur.
SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davalının diğer karar düzeltme taleplerinin reddine, 2. bent uyarınca kabulü ile Dairemizin 2018/3834 Esas, 2019/3012 Karar ve 26.06.2019 karar tarihli onama ilamının kaldırılarak kararın davalı yararına BOZULMASINA, ödenenden 5766 sayılı Kanun"un 11. maddesi ile yapılan değişiklik gereğince Harçlar Kanunu 42/2-d maddesi uyarınca alınması gereken 176,60 TL Yargıtay başvurma harcının mahsup edilerek, varsa fazla alınan temyiz harcının karar düzeltme isteyen davalıya iadesine, ödediği karar düzeltme peşin harcının istek halinde karar düzeltme isteyen davalıya geri verilmesine, 04.06.2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.