Abaküs Yazılım
9. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/24944
Karar No: 2016/580
Karar Tarihi: 13.01.2016

Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 2015/24944 Esas 2016/580 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı, feshin geçersizliğine ve işe iadesine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı işveren ise fesih bildiriminin usul ve yasaya uygun olarak yapıldığını savunarak davanın reddini istemiştir. Mahkeme, davacının iş sözleşmesinin haksız şekilde sonlandırıldığına karar vermiştir. Ancak Yargıtay 9. Hukuk Dairesi, davacının son davranışının doğruluk ve bağlılığa uymayan bir davranış olduğunu belirterek feshin geçerli nedenlere dayandığını kabul etmiş ve davanın reddine karar vermiştir. İş Kanunu’nun 20/II.c.1 ve 18. maddelerine değinilmiş, işverenin biçimsel koşulları yerine getirdiği anlaşıldıktan sonra, içerik yönünden fesih nedenlerinin geçerli (veya haklı) olduğunun kanıtlanması aşamasına geçileceği belirtilmiştir. İşçinin davranışlarından ve yeterliliğinden kaynaklanan nedenlerde, iş ilişkisinin sürdürülmesinin işveren açısından önemli ve makul ölçüler içinde beklenemeyeceği durumlarda, feshin geçerli nedenlere dayandığını kabul etmek gerektiği vurgulanmıştır.
İş Kanunu’nun 20/II.c.1 ve 18. maddelerine
9. Hukuk Dairesi         2015/24944 E.  ,  2016/580 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ

    DAVA : Davacı, feshin geçersizliğine ve işe iadesine karar verilmesini istemiştir.
    Yerel mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Hüküm süresi içinde davalılar avukatlarınca temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    A) Davacı İsteminin Özeti:
    Davacı vekili; davacının davalıya ait iş yerinde TCDD"nin yürütmüş olduğu çağrı merkezi projesini ilahe alan ... adlı alt işveren bünyesinde çalışmasını aralıksız şekilde sürdürdüğünü, davacının iş akdi davalı işveren tarafından sebepsiz yere ve haksız şekilde hukuka aykırı olarak sona erdirdiğini, sebebini açık ve kesin olarak belirtmediğini ve yazılı şekilde de yapılmayan bu feshin yasanın emredici kuralına aykırı olduğunu beyan ederek feshin geçersizliğine karar verilmesini talep etmiştir.
    B) Davalı Cevabının Özeti:
    Davalı ... vekili 21/11/2014 tarihinde fesih bildiriminin kendisine tebliğ edildiğinin istenildiğini, insan kaynakları tarafından çağırıldığını, ancak davacının fesih bildirimini tebellüğ etmekten imtina etmesi üzerine durumun tutanakla kayıt altına alındığını, davacının iş sözleşmesini usul ve yasaya uygun olarak 21/11/2014 tarihinde sonlandırıldığını, davacı taraf hakkında tutulan tutanaklara ,yapılan tüm yazılı ve sözlü uyarılara rağmen bunları göz ardı etmesi, aynı tutum ve davranışlara devam etmesi , hiçbir düzeltme göstermemesi neticesinde davacının iş akdinin müvekkil şirket tarafından feshedildiğini savunarak davanın reddi talebinde bulunmuştur.
    Davalı TCDD Genel Müdürlüğü; davacının TCDD"ye ait iş yerinde çalıştırılmadığını, diğer davalı ... şirketinin işyerinde istihdam edildiğini, davalı TCDD "ye davanın husumetin yöneltilemediğini, ayrıca davalılar arasında asıl - alt işverenlik ilişkisi bulunduğu kabul edilse dahi Yargıtay 9. Hukuk dairesinin vermiş olduğu ilke kararında; asıl işverenin iş ilişkisinde, sözleşmede taraf sıfatı bulunmadığından, işe iade yönünde bir yükümlülüğünden söz edilemeyeceği beyan ederek davanın reddini talep etmiştir.
    C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
    Mahkemece davacı hakkında tutulan tutanaklara bakıldığında davacı ile ilgili hata olmadığı, sistemsel bir hatadan durumun kaynaklandığı, davacının müşteriye durumu açıklamaya çalıştığı, durumun sistemden olup olmadığı yönünde bir araştırma yapılmadan uyarı verildiği, davacının görevi başında uyuduğunun tespit edildiği, ancak davacı engelli kadrosunda olup rahatsızlığı nedeniyle böyle bir durumun olduğu, hakkında kınama ve uyarı verildiği ancak tutanakların her nedense aynı yıl içerisinde dört aylık bir periyot içerisinde tutulduğu bu konuda işverenin iyiniyetli olmadığı kınama cezası verildikten sonra aynı eylemlerden sonra ikinci bir ceza verilemeyeceği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
    D) Temyiz:
    Kararı davalılar temyiz etmiştir.
    E) Gerekçe:
    4857 sayılı İş Kanunu’nun 20/II.c.1 maddesinde açıkça, feshin geçerli nedenlere dayandığının ispat yükü davalı işverene verilmiştir.
    İşveren ispat yükünü yerine getirirken, öncelikle feshin biçimsel koşullarına uyduğunu kanıtlayacaktır. Buna göre fesih işlemini yazılı yapmış olması, belli durumlarda işçinin savunmasını istediğini belgelemesi, yazılı fesih işleminin içeriğinde dayandığı fesih sebeplerini somut ve açık olarak göstermiş olması gerekir. İşverenin biçimsel koşulları yerine getirdiği anlaşıldıktan sonra, içerik yönünden fesih nedenlerinin geçerli (veya haklı) olduğunun kanıtlanması aşamasına geçilecektir.
    4857 sayılı İş Kanunu’nun 18. maddesi işverene, işçinin davranışlarından ve yeterliliğinden kaynaklanan nedenlerle iş sözleşmesini feshetme yetkisi vermiştir. İşçinin davranışlarından kaynaklanan fesihte takip edilen amaç, işçinin daha önce işlediği iş sözleşmesine aykırı davranışları cezalandırmak veya yaptırıma bağlamak değil; onun sözleşmesel yükümlülükleri ihlale devam etmesi, tekrarlaması olasılığından kaçınmaktır. İşçinin davranışları nedeniyle iş sözleşmesinin feshedilebilmesi için, işçinin iş sözleşmesine aykırı, sözleşmeyi ihlal eden bir davranışının varlığı gerekir. İşçinin kusurlu davranışı ile sözleşmeye aykırı davranmış ve bunun sonucunda iş ilişkisi olumsuz bir şekilde etkilenmişse işçinin davranışından kaynaklanan geçerli bir fesih söz konusu olur. Buna karşılık, işçinin kusur ve ihmaline dayanmayan sözleşmeye aykırı davranışlarından dolayı işçiye bir sorumluluk yüklenemeyeceğinden işçinin davranışlarından kaynaklanan geçerli fesih nedeninden de bahsedilemez.
    İşçinin davranışlarından ve yeterliliğinden kaynaklanan nedenler, aynı yasanın 25. maddesinde belirtilen nedenler yanında, bu nitelikte olmamakla birlikte, işyerlerinde işin görülmesini önemli ölçüde olumsuz etkileyen nedenlerdir. İşçinin davranışlarından veya yetersizliğinden kaynaklanan nedenlerde, iş ilişkisinin sürdürülmesinin işveren açısından önemli ve makul ölçüler içinde beklenemeyeceği durumlarda, feshin geçerli nedenlere dayandığını kabul etmek gerekecektir.
    İspat yükü kendisinde olan işveren, geçerli ve haklı nedende davacının davranışının veya yetersizliğinin işyerinde olumsuzluklara yol açtığını ve iş ilişkisinin çekilmez hal aldığını da ispat etmelidir.
    Somut uyuşmazlıkta davacının iş sözleşmesi; çalışma dönemi içerisinde hakkında düzenlenen bir kısım tutanaklardan ve bu tutanaklara verdiği savunmalar sonrası hakkında kınama cezaları verildiğinden bahsedilerek, en son 16-17 Kasım 2014 tarihleri arasında gelen bir çağrıda müşteriyi hatta bekletmeye aldığı çağrı kriterlerine göre bekleme süresini aştığının tespit edildiği, savunmasında ise çağrı süresini uzatması için bilerek arkadaşını arattığını söylediği arayan kişinin aslında arkadaşı olduğu, davacının dürüstlük kurallarına aykırı davrandığı gerekçesiyle haklı nedenle feshedilmiştir.
    Davacı hakkında 21.04.2014-18.11.2014 tarihleri arasında bir kısım tutanaklar tutulmuş bu tutanakların bir kısmına karşı davacı savunmasını vermiş, tutanak tutulan bir kısım davranışları hakkında disiplin cezaları verilmiştir. Davacının en son 16-17 Kasım 2014 tarihleri arasında gelen bir çağrıda bekleme süresini aşmasıyla ilgili savunması istenmiştir. Davacı savunmasında çağrı süresini uzatmak için arkadaşlarını arattığını ama arkadaşlarının işi biraz abarttığını bu olayın tekrarlanmayacağından emin olunması gerektiğini beyan etmiştir. Bu davranışıyla ilgili mahkeme gerekçesinde belirtildiği şekilde davacıya herhangi bir disiplin cezası verilmemiştir. Disiplin cezaları önceki eylemleri hakkında verilmiştir.
    Davacının son davranışının doğruluk ve bağlılığa uymayan bir davranış olduğu, 4857 sayılı İş Kanunu’nun 25/II-e maddesi uyarınca işverene haklı fesih imkanı verdiği, feshin haklı nedene dayandığı gerekçesiyle davanın reddi yerine yazılı gerekçeyle kabulü hatalıdır.
    4857 sayılı İş Yasasının 20/3 maddesi uyarınca Dairemizce aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
    HÜKÜM :
    Yukarda açıklanan gerekçe ile;
    1. Mahkemenin kararının BOZULARAK ORTADAN KALDIRILMASINA,
    2. Davanın REDDİNE,
    3. Harç peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına,
    4.Davacının yaptığı yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına, davalının yaptığı 380.00 TL yargılama giderinin davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine,
    5.Karar tarihinde yürürlükte bulunan tarifeye göre 1.800 TL ücreti vekaletin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
    6. Peşin alınan temyiz harcının isteği halinde davalılara iadesine,
    Kesin olarak 13/01/2016 tarihinde oybirliği ile karar verildi.


    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi