16. Ceza Dairesi 2020/6776 E. , 2021/3102 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ceza Dairesi
Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma, Resmi belgede sahtecilik, Nitelikli dolandırıcılık
Hüküm : 1)İlk Derece Mahkemesince sanığın 5237 sayılı TCK"nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 3, 5/1, 5237 sayılı TCK"nın 62/1, 58/9, 63. maddeleri gereğince 11 yıl 10 ay 15 gün hapis cezası ile cezalandırılması kararına yönelik sanık ... müdafiinin istinaf başvurusunun esastan reddine dair karar
2)İlk Derece Mahkemesince sanığın nitelikli dolandırıcılığa teşebbüs ve resmi belgede sahtecilik suçlarından 5271 sayılı CMK"nın 223/2-a maddesi uyarınca beraati kararı ile silahlı terör örgütüne üye olma suçundan verilen mahkumiyet hükmüne yönelik ... Başkanlığı vekilinin istinaf başvurusunun reddine dair karar
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle;
Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyizin sebebine göre dosya incelendi gereği düşünüldü;
Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi;
Duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
1- Katılan ... Başkanlığı vekilinin silahlı terör örgütüne üye olma, kamu kurum ve kuruluşların zararına olarak dolandırıcılık ve resmi evrakta sahtecilik suçları yönünden yaptığı temyiz başvurularının incelenmesinde;
Katılan ... Başkanlığı vekilinin atılı suçlardan doğrudan doğruya zarar görmediği ve davaya katılma hakkı bulunmadığı cihetle, istinaf başvurusunun CMK"nın 279/1-b. maddesi gereğince reddine ilişkin karar usul ve kanuna uygun bulunmakla, red kararlarının CMK"nın 298. maddesi uyarınca ONANMASINA,
2-Sanık ... müdafiinin silahlı terör örgütüne üye olma suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Sanık müdafiinin duruşmalı inceleme isteminin, İlk Derece Mahkemesinde silahların eşitliği ve çekişmeli yargılama ilkesi doğrultusunda, savunmaya yeterli imkanın sağlanması ve bu hakkın etkin şekilde kullandırılmış olması, temyiz denetiminde sınırsız şekilde yazılı savunma imkanının kullanılabilme olanağının bulunması karşısında savunma hakkının kısıtlanması söz konusu olmadığından, 01.02.2018 tarihli ve 7079 sayılı Kanunun 94. maddesi ile değişik CMK’nın 299/1. maddesi uyarınca takdiren REDDİNE,
Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi;
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
Sanık ... müdafiinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Sanığın dosyaya yansıyan faaliyetlerine göre; Anayasanın 138/1. maddesi hükmü, TCK"nın 61. maddesinde düzenlenen cezanın belirlenmesi ve bireyselleştirilmesine ilişkin ölçütlerle 3/1. maddesinde düzenlenen orantılılık ilkesi çerçevesinde, suçun işleniş biçimi, işlenmesinde kullanılan araçlar, işlendiği zaman ve yer, konusunun önem ve değeri, meydana getirdiği zarar ve tehlikenin ağırlığı ile sanığın kasta dayalı kusurunun ağırlığı, güttüğü amaç ve saik, sanığın örgüt içindeki konumu, kaldığı süre, faaliyetlerinin nitelik süreklilik ve çeşitliliği gözetilerek işlenen fiilin ağırlığıyla orantılı olacak şekilde hakkaniyete uygun bir cezaya hükmedilmesi gerekirken; sanık hakkında teşdidin derecesinde orantısız davranılmak ve belirlenmesinde TCK"nın 61/3. maddesine aykırı davranılmak suretiyle fazla ceza tayini,
Kanuna aykırı sanık ... müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün CMK"nın 302/2. maddesi uyarınca BOZULMASINA, sanığın tutuklulukta geçirdiği süre, atılı suç için kanun maddelerinde öngörülen ceza miktarı ve mevcut delil gözetilerek tutukluluk halinin devamına, 28.02.2019 tarihinde yürürlüğe giren 20.02.2019 tarih ve 7165 sayılı Kanunun 8. maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanunun 304. maddesi uyarınca dosyanın Siirt 3. Ağır Ceza Mahkemesine,
kararın bir örneğinin Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesi gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 18.05.2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.