13. Hukuk Dairesi 2016/7025 E. , 2017/5038 K.
"İçtihat Metni"
... vekili avukat ... ... ... ile ... vekili avukat ... ... aralarındaki dava hakkında ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 12/06/2014 gün ve 2011/173-2014/203 sayılı hükmün Dairemizin 05/11/2015 tarih ve 2014/41731-2015/32049 sayılı ilamıyla bozulmasına karar verilmişti. Süresi içinde davacı avukatınca kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla dosya incelendi, gereği konuşuldu.
K A R A R
Davacı avukat olduğunu, davalının tapu iptal ve tazminat davalarını vekil olarak üstlendiğini ve 10.10.2001 tarihli avukatlık ücret sözleşmesine göre taşınmazların değerinin % 25"i oranında vekalet ücretinin ödenmesinin kararlaştırıldığını, davaların lehine sonuçlandırıldığı halde talebe rağmen ödenmediğini ileri sürerek fazlaya ilişkin hakları saklı kalarak 10.000,00 TL"nin, 14.11.2014 tarihli ıslah dilekçesi ile de toplam 36.377,50 TL"nin yasal faizi ile tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı, davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, taraflarca temyiz edilmiş, Dairemizce, davacının tüm temyiz nedenleri reddedilmiş, davalı yönünden ise, taraflar arasındaki sözleşmenin gerek BK 19’a aykırı olduğu gerekse sözleşme tarihindeki yasal mevzuat kapsamında başarıya göre değişen ücret belirtilmediği için geçersiz olmakla birlikte yine sözleşme tarihi itibari ile geçerli olan Yasa ve tarife hükümlerine göre belirlenecek ücretin de hükme esas dava değeri üzerinden % 5 ila % 15 oranları arasında takdir edilebileceği belirtilerek bu hususlara aykırı olan kararın bozulmasına hükmedilmiştir. Dairemiz bozma ilamı hakkında davacı yanca karar düzeltme isteminde bulunulmuştur.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair Karar düzeltme taleplerinin reddi gerekir.
2-Davacı, davalının avukatı olarak aralarındaki yazılı ücret sözleşmesi gereğince vekilliğini üstlendiğini, tapu iptali ve tescil olmadığı takdirde tazminat ödenmesine ilişkin dava açtığını, davanın lehe sonuçlandığı halde sözleşmede yazılı vekalet ücreti ödenmediğinden, davalıdan tahsili için eldeki davayı açmıştır. Taraflar arasında, 10.10.2001 tarihinde düzenlenen yazılı ücret sözleşmesinin 2.maddesinde; “Sözleşme konusu olan işten dolayı avukat tapu kaydının iptali davası sonucunda sözkonusu taşınmazların 820819-20822 sayılı parseller üzerindeki binaların değerinin % 25"i tutarında ücret veya bu parsellerden 20822 nolu olanın bodrum ve zemin katında bulunan işyerlerinin tapuları verilmek suretiyle ve tazminat, ecrimisil vb. bu taşınmazlarla ilgili olarak açılmış ve açılacak olan davalardan tahsil ettiği paraların % 25"i ödenecektir.” şeklinde düzenlenmiştir. Dayanak tapu iptal davasında ise taşınmazların davalı ... adına tesciline karar verildiği ve kararın 10.8.2010 tarihinde kesinleştiği anlaşılmaktadır. Mahkemece, tapu iptal davasına konu taşınmazların tapu iptal davasının kesinleştiği tarihteki rayiç değeri üzerinden Avukatlık Kanunu 164/4.maddesi hükmüne göre takdiren % 20 oran üzerinden 27.132,00 TL vekalet ücretinin tahsiline karar verilmiştir. Kararın gerekçesinde; Avukatlık Kanunun 164.maddesine göre para dışında elde edilen mal ve hakların avukata ait olacağına ilişkin düzenlemeye itibar edilemeyeceği, taşınmaz üzerindeki yapının imara aykırı yapıldığından ekonomik değerinin bulunmadığı ayrıca sözleşmeye göre başarı şartına bağlı olduğu, tapu iptal davası sonucunda davalının 200/500 payının adına tesciline karar verildiği, pay tescili dışında lehe tazminat veya karar olmadığından, dava sonucunda tesciline karar verilen payın kararın kesinleşme tarihindeki rayiç değeri üzerinden 164/4.maddeye göre % 10-20 aralığı gözetilerek % 20 orana isabet eden vekalet ücretinin tahsiline karar verildiği belirtilmiştir.
Dairemizce, yerel mahkeme tarafından verilen kararın taraflarca temyizi üzerine, Taraflar arasındaki sözleşmenin yapıldığı tarih itibarıyla sözleşmede başarıya göre değişen ücret belirtilmediği ve dava konusunun bir kısmının avukata ait olacağına ilişkin hükümler içermesi nedeniyle BK nun 19.maddesine göre sözleşmenin ücrete ilişkin kısımlarının geçersiz olduğu belirtilmiştir. Sözleşmede yer alan ve dava konusunun bir kısmının avukata ait olacağına ilişkin hükümler içermesi nedeniyle BK nun 19.maddesine göre sözleşmenin ücrete ilişkin kısımlarının geçersiz olduğu noktasında ki Dairemiz bozma ilamında bir isabetsizlik görülmemiştir. Ne var ki, sözleşme tarihi olan 10/10/2001 tarihinde geçerli olan ve 4467 sayılı Kanun ile değişik Avukatlık Yasasında başarıya göre değişme koşulu kaldırılmış olup bu hususun bozma ilamında zuhulen yer aldığı bu sefer yapılan inceleme ile anlaşılmış olup, bu gerekçenin bozma ilamından çıkarılması icap etmiştir. Her ne kadar bu husus sehven yazılmış ise de BK 19 gereği zaten sözleşme geçersiz olduğundan anılı ifadenin çıkartılması neticeyi değiştirmemektedir. Hal böyle olunca, Bozma ilamında detayları ile belirtilen ve gerek BK 19 gereği sözleşmenin geçersiz olduğu ve gerekse sözleşme tarihindeki Avukatlık Kanunu hükümleri uygulanarak, harca esas dava değeri üzerinden % 5-15 oranları arasında takdir edilecek vekalet ücretinin tahsiline karar verilmesi gerektiği yönündeki bozma gerekçeleri baki kalmak kaydı ile yalnızca bozma gerekçesinde belirtilen ve sözleşmenin başarıya göre değişen ücret belirtilmediği için geçersiz sayıldığına ilişkin ifade Dairemiz bozma ilamından çıkarılmak suretiyle mahkeme ilamının bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle davacının diğer karar düzeletme nedenlerinin reddine, ikinci bentte açıklanan nedenle davacının karar düzeltme talebinin kabulüne, Dairemizin 05/11/2015 tarih ve 2014/41731 Esas 2015/32049 Karar sayılı bozma kararında yukarıda gerekçede yazılı anılı ifadenin çıkartılmak sureti ile BOZULMASINA, 86,00 TL harcın temyiz edene iadesine, 26/04/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.