11. Ceza Dairesi Esas No: 2016/12636 Karar No: 2018/6303 Karar Tarihi: 05.07.2018
Özel belgede sahtecilik - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2016/12636 Esas 2018/6303 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen davada, Gönül Elektronik İletişim yetkilisi olan sanık, katılan adına sahte abonelik sözleşmesi düzenleyerek telefon hattı çıkardığı iddiasıyla suçlanmıştır. Hükümden önce yayımlanan 6518 sayılı Kanunun 104 ve 105. maddeleri ile değişik 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu uyarınca yapılan değerlendirme sonucunda, suçun sübut bulduğu ve 56. maddesindeki düzenlemelere aykırı olduğu belirtilmiş, ve sanığın hukuki durumu için ön ödeme önerisinde bulunulması gerektiği vurgulanmıştır. Katılan vekilinin temyiz itirazları üzerine, hükümler bozulmuştur. Detaylı kanun maddeleri ise şu şekildedir: 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu'nun 63. maddesinin 10. fıkrası ile yaptırıma bağlanan 56. maddesinin 4. ve 5. fıkraları, 6518 sayılı Kanun'un 104 ve 105. maddeleri.
11. Ceza Dairesi 2016/12636 E. , 2018/6303 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Özel belgede sahtecilik HÜKÜM : Beraat
Gerekçeli karar başlığında sehven "04/01/2011" olarak yazılmış olan suç tarihinin "13/11/2008” olarak mahallinde düzeltilmesi gerekmektedir. 1- Sanık ... hakkında özel belgede sahtecilik suçundan kurulan hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde; Elde edilen delillerin hükümlülüğe yeter nitelik ve derecede bulunmadığı dosya içeriğine uygun şekilde gerekçeleri gösterilerek mahkemece kabul ve takdir kılınmış olduğundan katılan vekilinin temyiz itirazlarının reddiyle hükmün istem gibi ONANMASINA, 2- Sanık ... hakkında özel belgede sahtecilik suçundan kurulan hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; Gönül Elektronik İletişim yetkilisi olan sanığın katılan adına sahte abonelik sözleşmesi düzenleyerek telefon hattı çıkardığı iddiası ile açılan kamu davasında; suça konu abonelik sözleşmesinin Turkcell İletişim Hizmetleri A.Ş’nin 19/08/2013 tarihli yazısı ile de sabit olduğu üzere alt bayi olan sanığın işyerinde düzenlendiği, 17/7/2012 ve 14/1/2014 rarihli bilirkişi raporlarına göre sözleşmedeki imzanın katılana ait olmadığı ve bu işlemden doğan menfaatin sanığa ait olduğunun anlaşılması karşısında, suçun sübut bulduğu göz önüne alınarak; hükümden önce 19.02.2014 tarih 28918 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren 6518 sayılı Kanunun 104 ve 105. maddeleri ile değişik 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu"nun 63. maddesinin 10. fıkrası ile yaptırıma bağlanan 56. maddesinin 4. fıkrasındaki "Kişinin bilgisi ve rızası dışında işletmeci veya adına iş
yapan temsilcisi tarafından abonelik tesisi, işlemi veya elektronik kimlik bilgisini haiz cihazların kayıt işlemi yapılamaz ve yaptırılamaz, bu amaçla gerçeğe aykırı evrak düzenlenemez, evrakta değişiklik yapılamaz ve bunlar kullanılamaz" ve 5. fıkrasındaki "Gerçeğe aykırı evrak düzenlemek ve değiştirmek suretiyle kişinin bilgi ve rızası dışında tesis edilmiş olan abonelikler kullanılamaz" hükmü karşısında; özel hüküm niteliğinde bulunan ve lehe olan 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu"nun 56. maddesindeki düzenleme de gözetilerek, sanığa ön ödeme önerisinde bulunulduktan sonra sonucuna göre sanığın hukuki durumunun takdir ve tayininde zorunluluk bulunması, Yasaya aykırı, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 05/07/2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi.