4. Hukuk Dairesi 2015/14186 E. , 2017/7147 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı ... tarafından, davalı ... aleyhine 27/05/2014 gününde verilen dilekçe ile hakaret ve basit yaralama eylemleri nedeniyle kişilik haklarına saldırı ve haksız eylem nedenine dayalı manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 08/07/2015 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, kasten yaralama ve hakaret eylemleri nedeniyle manevi zararın giderilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm; davalı tarafından temyiz edilmiştir.Davacı, ... Valiliği Hukuk İşleri Şube Müdürlüğüne, "dava işleri şefi" olarak atandığını, aynı işyerinde hukuk işleri müdürü olan davalının, olay tarihinde kendisini yaraladığını ve hakaret ettiğini, basit tehdit, basit yaralama ve hakaret suçlarından ceza mahkemesinde yargılandığını, yapılan yargılama neticesinde davalı hakkında basit tehdit suçundan beraat, basit yaralama ve hakaret suçlarından ise mahkumiyet kararı verildiğini belirterek manevi tazminat isteminde bulunmuştur.Davalı, davacının, kendisi hakkında asılsız suçlama ve iddialarda bulunduğunu, herhangi bir tacizinin olmadığını, bir buçuk ay gibi kısa bir süre birlikte çalıştıklarını, davacının daha önce çalıştığı nüfus müdürlüğünde, hakaret ve iftira suçlamaları ile ilgili olarak soruşturma geçirdiğini, bu tip eylemleri itiyat haline getirdiğini, dava işleri şefliğindeki görevinden ayrılmasının personel işlerinden sorumlu vali yardımcısının onayı ve uygun görmesi sonucunda gerçekleştiğini, iddia ettiğinin aksine, yaşanan bu süreç içerisinde maddi ve manevi olarak yıpranan tarafın kendisi olduğunu, kurgulu ve yapay bir ast mağduriyeti oluşturmaya çalıştığını belirterek davanın reddini savunmuştur.Mahkemece, ceza mahkemesinde, hükmün açıklanması ile sonuçlanan ceza davasında dinlenen bir kısım tanık beyanları ve oluş esas alınarak manevi tazminat isteminin kısmen kabulüne karar verilmiştir.Mahkemece, her ne kadar davaya konu edilen bir kısım olaylar nedeniyle davalı hakkında verilen ceza kararı hükmün açıklanmasının geri bırakılması ile sonuçlanmış ise de; hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararları mahiyeti itibariyle hukuk hakimini bağlamaz.Somut olayda, olay tarihinden evvel taraflar arasında bazı tartışmaların yaşandığı, olay günü yine taraflar arasında yaşanan tartışma sarısanda, davalının değer yargısı mahiyetinde bir kısım sözleri sarfettiği, davacının kişilik haklarına saldırı niteliğinde olmadığı ve yine davalının, davacıya yaralama mahiyetinde herhangi bir eyleminin sübut bulmadığı anlaşılmaktadır.Şu halde, mahkemece açıklanan olgular gözetilerek, davacının manevi tazminata yönelik isteminin tümden reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile istemin kısmen kabul edilmiş olması doğru değildir. Bu nedenle kararın bozulması gerekmiştir.SONUÇ: Temyiz edilen kararın yukarıda açıklanan nedenlerle davalı yararına BOZULMASINA ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 13/11/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.