17. Hukuk Dairesi Esas No: 2020/595 Karar No: 2021/1175 Karar Tarihi: 11.02.2021
Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2020/595 Esas 2021/1175 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sigortalının ölümü sonrası tazminat talebinde bulunan davacıların, murisinin hayat sigortası poliçesi ile davalı sigorta şirketi nezdinde sigortalı olduğunu ve sağlık durumunu ihbar ettiklerini belirttikleri, sigortalının ölümüne neden olan hastalığın önceden bilinmediği gibi sigortacıdan gizlenen bir hastalık olmadığı ifade edildiği mahkeme kararı okundu. Davacılar, dava konusu olan kredi tutarının 210.770,00 TL olduğunu ve tazminatın riziko tarihi 19/02/2011 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan talep edildiğini belirtmişlerdir. Mahkeme, yapılan yargılama sonucu davanın kabulüne karar vermiş ve 188.178,00 TL miktarının 19/02/2011 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine hükmetmiştir. Kanun maddeleri olarak ise, Türk Borçlar Kanunu'nun 108. maddesi (sigorta sözleşmesinde ihbar yükümlülüğü), Ticari İşletme Sırlarının Korunması Hakkında Kanun'un 1. maddesi (sır niteliğindeki ticari bilgilerin korunması) ve Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 438. maddesi (bozmaya uyulması) gösterilmiştir.
17. Hukuk Dairesi 2020/595 E. , 2021/1175 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda verilen hükmün duruşmalı olarak temyizen tetkiki davalı vekilince istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen 09.02.2021 Salı günü davalı vekili Av. ... geldi. Davacılar tarafından gelen olmadı. Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan davalı vekili dinlendikten sonra vaktin darlığından dolayı işin incelenerek karara bağlanması başka güne bırakılmış olup dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, davacıların murisinin çekmiş olduğu kredi kapsamında davalı sigorta şirketi nezdinde hayat sigorta poliçesi ile sigortalı olduğunu, sigortalının 19.02.2011 tarihinde vefat ettiğini, sigortalı murisin sağlık durumuna ilişkin ihbar yükümlülüğünü yerine getirdiğini, murisin ölümüne neden olan hastalığın önceden bilinmediği gibi sigortacıdan gizlenen bir hastalık olmadığını, davalı sigorta şirketi tarafından güvenceye alınan konut kredisinin 220.770,00 TL olduğunu, ... Asliye Hukuk Mahkemesinde açılan davada kabul edilen miktarın 10.000,00 TL olduğunu belirterek 210.770,00 TL tazminatın riziko tarihi 19/02/2011 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep etmiştir. Davalı vekili, ... Asliye Hukuk Mahkemesinin 2011/188 esas sayılı dosyasının kesinleşmediğini, davacılar murisinin poliçe tanzimi sırasında gerçeğe aykırı beyanda bulunduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur. Yapılan yargılama sonucu davanın kabulüne dair verilen hüküm, davalı vekili temyizi üzerine, Dairemizin 20.11.2018 gün ve 2015/17133 E. 2018/10943 K. sayılı ilamı ile bozulmuştur. Mahkemece, uyulmasına karar verilen bozma ilamı, toplanan delillere göre; davanın kısmen kabulü ile 188.178,00 TL"nin 19/02/2011 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş; hüküm, davalı sigorta şirketi vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde bir usulsüzlük bulunmamasına, uyulan bozma kararı doğrultusunda inceleme yapılıp hüküm verilmiş olmasına, bozmanın kapsamı dışında kesinleşmiş olan yönlere ilişkin temyiz itirazları incelenemeyeceğine göre, davalı sigorta şirketi vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, duruşmada vekille temsil olunmayan davacılar yararına vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, ve aşağıda dökümü yazılı 9.640,43 TL kalan onama harcının temyiz eden davalıdan alınmasına 11/02/2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.