Abaküs Yazılım
20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2020/971
Karar No: 2020/1135

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2020/971 Esas 2020/1135 Karar Sayılı İlamı

20. Hukuk Dairesi         2020/971 E.  ,  2020/1135 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı Hazine vekili ve dahili davalı ... vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
    K A R A R
    Davacı vekili, ... köyü 123 ada 19 parsel sayılı taşınmazın 1946 tarihli tevzi tapusu nedeniyle davalılar adına tesbit ve tescil edildiğini, oysa taşınmazın orman sayılan yerlerden olduğunu ve Hazineye ait 1946 tarihli tapu kaydı bulunduğunu iddia etmiş ve Hazine adına tescilini istemiştir. Mahkemece davanın kabulü ile 06.09.2002 tarihli fen bilirkişi raporunda (A) ile gösterilen 937.50 m2"nin tapusunun iptali ve orman niteliği ile Hazine adına tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm davacı Hazine tarafından temyiz edilmiş, Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 30/06/2003 tarih ve 2003/4606 E. - 2003/5592 K. sayılı kararı ile bozulmuştur.
    Hükmüne uyulan bozma kararında özetle; Davacı Hazine, öncelikle taşınmazın tümünün orman sayılan yerlerden olduğunu iddia etmekte ve ayrıca tesbit dayanağı toprak tevzi tapusunun gereği gibi yerine uygulanmadığını ve aynı yere ilişkin Hazineye ait tapu kaydı bulunduğunu bildirmektedir. Komşu parsellerin de tevzi yoluyla dağıtıldığı, dosya kapsamından anlaşıldığı halde, tevzi haritası bir bütün halinde getirtilip uygulanmadığı gibi uzman orman bilirkişinin raporuna eklediği harita da elle boyanmış ve tek parsel bazında inceleme yapılmıştır. O halde, dava konusu parsele revizyon" gören tapu kaydı ile komşu parsellere revizyon gören tapu kayıtlarının dayanağı olan toprak tevzi haritası pafta örneği bulunduğu yerden getirtilmeli, 104 ada 42, 107 ada 3, 123 ada 16 v; 19 parsellerin bir bütün o olduğu belirtilerek tapu kaydının uygulandığı yazılı olduğundan ve çekişmeli parsellerden biri Hazine adına olan 26.000 m2"lik Kasım 1942 tarih 32 numaralı, diğeri de ... adına toprak tevzi yoluyla oluşturulan 17.760 m2 yüzölçümlü Haziran 1969 tarih 54 numaralı tapu kaydı revizyon gördüğü nazara alınarak önceden görev almamış bilirkişiler dışında harita mühendisi veya fen memuru ile üç orman mühendisi bilirkişi kurulu aracılığıyla mahkemece, eski tarihli memleket haritası,hava fotoğrafları ve varsa amenajman planı ilgili yerlerden getirtilerek yeniden yapılacak keşifte, çekişmeli taşınmaz ile birlikte çevre araziye de uygulanmak suretiyle taşınmazın öncesinin bu belgelerde ne şekilde nitelendirildiği belirlenmeli; 3116, 4785 ve 5658 sayılı kanunlar karşısındaki durumu saptanmalı; tapu ve zilyedlikle ormandan toprak kazanma olanağı sağlayan 3402 sayılı Kanunun 45. maddesinin ilgili fıkraları, Anayasa Mahkemesinin 01.06.1 988 gün ve 31/13 E.K.; 14.03.1989 gün ve 35/13 E.K. ve 13.06.1989 gün ve 7/25 E.K. sayılı kararları ile iptal edilmiş olduğundan, bu yollarla ormandan yer kazanılamayacağı, öncesi orman olan bir yerin üzerindeki orman bitki örtüsü yokedilmiş olsa dahi, salt orman toprağının orman sayılan yer olduğu düşünülmeli; toprak yapısı, bitki örtüsü ve çevresi incelenmeli; kesinleşmiş tahdit söz onusu olmadığından, yukarıda değinilen diğer belgeler uzman bilirkişiler eliyle yerine uygulattınlıp; memleket haritası ve kadastro paftası ölçekleri eşitlenip biribiri üzerine aplike edilerek çekişmeli ve komşu taşınmazların memleket haritasına göre, konumu saptanıp; bu harita ile irtibatım duraksamaya yer vermeyecek biçimde gösteren, memleket harıtasındaki renkleri ve işaretleri aynen içeren, yalnız
    büro incelemesine değil, uygulamaya ve araştırmaya dayalı, bilirkişilerin onayını taşıyan kroki düzenlettirilip, bilimsel verileri bulunan yeterli rapor alınmalı ve oluşacak sonuç çerçevesinde bir karar verilmelidir. Açıklanan hususlar gözetilmeksizin, eksik inceleme ve yetersiz bilirkişi raporuna dayanılarak yazılı biçimde hüküm kurulması usul ve kanuna aykırıdır.
    Böylesine yapılacak araştırma sonucu taşınmazın orman sayılmayan yerlerden olduğu belirlendiği takdirde 3402 sayılı Kanunun 20/a maddesi gereğince kayıt ve belgeler plan, harita ve krokiye dayanmakta ve bunların yerlerine uygulanması mümkün bulurımuyor ise, kapsamlarının bu harita ve krokiye göre belirlenmesi gerekeceğinden sadece parsel bazında değil, pafta bazında tevzi haritası ve tapulama paftası aynı ölçeğe dönüştürülerek, belirli sabit noktalardan yararlanılarak yerine uygulanıp kapsamı belirlenmeli, davacı Hazineye ait Mart 1942 tarih 32 numaralı tapu ile davalılara ait Haziran 1969 tarih 54 numaralı tapu kaydının aynı yer için oluşturulup oluşturulmadığı kesin biçimde belirlenmeli, aynı yer için oluşturulmuşsa Hazine tapu kapsamının toprak tevzi yoluyla kişilere dağıtmış olması nedeniyle eski tarihli tapuya değer verilerneyeceği gözönünde bulundurulmalı, yapılan uygulama uzman bilirkişi tarafından düzenlenecek haritaya yansıtılarak keşfi izleme olanağı sağlanmalı, ondan sonra toplanan delillere göre karar verilmelidir." gereğine değinilmiştir.
    Mahkemece Yargıtay bozma ilamına uyularak yapılan yargılama neticesinde; taşınmazın (A1) harfi ile işaretli 937,50 m2 ile (A2) harfi ile işaretli 1904,72 m2"lik kısmının öncesinin memleket haritasında ve bu haritaların yapılmasında altlık olarak kullanılan hava fotoğrafı verilerine göre orman vasfında olan yerlerden olduğu, (B) harfi ile gösterilen 14608,23 m2"lik kısmının ise orman ve orman toprağı sayılmayan yerlerden olduğu ayrıca Toprak Tevzii Komisyonunun 33 ada 4 sayılı parsele ait tevzii parseli ölçeği ile davalı 123 ada 19 sayılı parsele ait kadastro pafta ölçekleri eşitlenip çakıştırıldığında, 33 ada 4 nolu tevzii krokisinin 123 ada 19 sayılı parseli kapsadığı, dava konusu 123 ada 19 parsel sayılı taşınmaza ait olan ... adına kayıtlı 10.06.1969 tarih, 54 sıra, 196 cilt, 70 sayfa nolu tapu kaydı ile yine aynı yere ait Maliye Hazinesi adına kayıtlı 10.11.1942 tarih, 32 sıra,115 cilt, 115 sayfa nolu tapu kayıtlarının aynı yeri kapsadığı ve mükerrer olduğu anlaşılmış olup Yargıtay bozma ilamında da belirtildiği üzere Hazine tapu kapsamının toprak tevzi yoluyla kişilere dağıtmış olması nedeniyle eski tarihli tapuya değer verilemeyeceği gerekçesiyle davanın kısmen kabul kısmen reddine, dava konusu ... ili, ... ilçesi, ... köyü 123 ada 19 sayılı parselde tapuya kayıtlı taşınmazın orman mühendisi bilirkişiler ... ... ve ... 30/11/2010 tarihli raporlarında ve harita mühendisi ... ile ortaklaşa hazırladıkları eki 27/11/2010 tarihli eki krokilerinde (A1) harfi ile gösterdikleri 937,50 m2"lik kısmı ile (A2) harfi ile gösterdikleri 1.904,72 m2"lik kısımlarının tapu kayıtlarının iptali ile aynı ada son parsel numarası verilmek suretiyle orman vasfı ile Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş, hüküm davacı Hazine vekili ve dahili davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, orman iddiasıyla açılmış tapu iptali ve tescil davasıdır.
    Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde orman kadastrosu 3402 sayılı Kanunun 4. maddesi hükmüne göre yapılmış, çekişmeli parsel orman alanı dışında bırakılmıştır. Genel arazi kadastrosu işlemi ise, 1993 yılında yapılmış, taşınmazın tapu kaydı 13.09.1993 tarihinde hükmen oluşmuştur.
    İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, 19.01.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6099 sayılı Kanunun 16. maddesi ile 3402 sayılı Kanuna eklenen 36/A maddesi gereğince davalıdan onama harcı alınmasına yer olmadığına, temyiz harcının istek halinde iadesine, Harçlar Kanununun değişik 13/j maddesi gereğince Hazineden harç alınmasına yer olmadığına 02/03/2020 günü oy birliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi