Abaküs Yazılım
10. Hukuk Dairesi
Esas No: 2020/6744
Karar No: 2020/6361
Karar Tarihi: 10.11.2020

Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2020/6744 Esas 2020/6361 Karar Sayılı İlamı

10. Hukuk Dairesi         2020/6744 E.  ,  2020/6361 K.

    "İçtihat Metni"

    Bölge Adliye
    Mahkemesi : ... Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesi


    Dava, iş kazasından doğan maddi ve manevi zararların giderilmesi talebine ilişkindir.
    İlk Derece Mahkemesince kesin hüküm varlığı nedeniyle 6100 sayılı HMK’nun 114/1-i maddesi gereği davanın usulden reddi kararına karşı davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine ... Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesince davacı istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
    ....Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesince verilen kararın davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
    I-İSTEM :
    Davacı vekili, davalı ... Bloklarında kapıcılık yapan müvekkilinin, kalorifercilik yaparken 20/03/2010 tarihinde meydana gelen olayda parmaklarının kömür parçası ile kalorifer kazanı arasına sıkıştığını, sağ el 3. ve 4. parmaklarının kırılması ile malul kaldığını iddia ederek iş kazasına bağlı maddi ve manevi tazminat talebinde bulunmuştur.
    II-CEVAP :
    Davalı vekili, davanın zamanaşımına uğradığını, husumeti kabul etmediğini, daha önce Giresun 1. Asliye Hukuk İş Mahkemesi"nde görülen 2012/574 Esas 2015/161 Karar sayılı hüküm ile davanın reddedildiğini, o dosyadaki tarafların, dava konusunun ve taleplerin aynı olduğunu, dosyanın karara bağlanarak kesinleştiğini beyanla davanın reddini savunmuştur.
    III-MAHKEME KARARI
    A-İLK DERECE MAHKEME KARARI :
    Mahkemenin 02/01/2019 tarihli kararında, ... Asliye Hukuk İş Mahkemesi’nin 2012/574 Esas 2015/161 Karar sayılı dosyasındaki tarafların, dava konusunun bu dosyadaki ile aynı olduğu, ilgili dosyada hangi delil için ne kadar avans istendiği ve yatırılmaması halinde bu delilin ikamesinden vazgeçilmiş sayılacağı ihtarının yapıldığı ancak davacı vekili tarafından avansın yatırılmadığı ve bu sebeple davanın reddine karar verildiği, delil avansının ikmal edilmemesi sebebiyle verilen usule ilişkin ret kararının daha sonra kesinleştiği ve kesinleşen ilgili dosyanın bu dosya için kesin hüküm oluşturduğu değerlendirmesi yapılarak, kesin hüküm varlığı nedeniyle 6100 sayılı HMK’nun 114/1-i maddesi gereği davanın usulden reddine karar verilmiştir.
    İSTİNAF SEBEPLERİ :
    İlk Derece Mahkemesi hükmüne karşı davacı avukatı tarafından, delil ikamesi avansının kesin süre içerisinde yatırılmaması sebebiyle davanın kanıtlanmadığından söz edilebilmesi için öncelikle o delilin uyuşmazlık vakıaya ilişkin iddianın ispatı için doğrudan ilgili olması gerektiğini, kusur ve hesap raporu alınmasının re’sen araştırma ilkesi kapsamında olduğunu, bu kapsamda kesin hüküm sebebiyle davanın reddedilmesinin hukuka aykırı olduğunu belirterek istinaf isteminde bulunmuştur.
    B-BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI :
    Bölge Adliye Mahkemesi tarafından, delil avansının yatırılmaması halinde, bu delile dayanan tarafın, söz konusu delilin ikamesinden vazgeçmiş sayılacağı ve mahkemece dosya kapsamındaki delile göre kesin hüküm oluştucak biçimde karar verileceği açıklaması yapılarak ve ilk derece mahkemesine ait kararın usule, esasa ve hukuka uygun olduğu değerlendirilerek hükme yönelik davacı vekiline ait istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK"nın 353/1-b-1 maddesi kapsamında esastan reddine karar verilmiştir.
    IV-TEMYİZ KANUN YOLUNA BAŞVURU VE NEDENLERİ :
    Davacı vekili delil ikamesi avansının kesin süre içerisinde yatırılmaması sebebiyle davanın kanıtlanmadığından söz edilebilmesi için o delilin uyuşmazlık konusu vakıaya ilişkin iddianın ispatı hususunda doğrudan ilgili olması gerektiğini, kusur ve hesap raporlarının re’sen araştırma kapsamında ilkesi kapsamında olduğunu, önceki kararın bu dosyada kesin hüküm olarak değerlendirilemeyeceğini, açıklanan sebeplerle hukuka aykırı kararın bozulmasını talep etmiştir.
    V-İLGİLİ HUKUK KURALLARI VE İNCELEME :
    Dava, iş kazasından kaynaklanan maddi ve manevi zararların tazmini talebine ilişkindir.
    01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 114. maddesinin 1. fıkrası g bendinde gider avansı dava şartı olarak düzenlenmiştir. Anılan Kanunun 120’nci maddesi “harç ve avans ödenmesi” başlığını taşımakta olup; “(1)Davacı, yargılama harçları ile her yıl Adalet Bakanlığınca çıkarılacak gider avansı tarifesinde belirlenecek olan tutarı, dava açarken mahkeme veznesine yatırmak zorundadır. (2)Avansın yeterli olmadığının dava sırasında anlaşılması hâlinde, mahkemece, bu eksikliğin tamamlanması için davacıya iki haftalık kesin süre verilir.” hükmünü içermektedir.
    6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun “delil ikamesi için avans” başlıklı 324. maddesi ile; “(1)Taraflardan her biri ikamesini talep ettiği delil için mahkemece belirlenen avansı, verilen kesin süre içinde yatırmak zorundadır. Taraflar birlikte aynı delilin ikamesini talep etmişlerse, gereken gideri yarı yarıya avans olarak öderler. (2)Taraflardan birisi avans yükümlülüğünü yerine getirmezse, diğer taraf bu avansı yatırabilir. Aksi hâlde talep olunan delilin ikamesinden vazgeçilmiş sayılır. (3)Tarafların üzerinde serbestçe tasarruf edemeyeceği dava ve işler hakkındaki hükümler saklıdır.” hükmü getirilmiştir.
    Anılan Kanunun 325’inci maddesinde ise; “Tarafların üzerinde serbestçe tasarruf edemeyeceği dava ve işlerde, hâkim tarafından resen başvurulan deliller için gereken giderlerin, bir haftalık süre içinde taraflardan birisi veya belirtilecek oranda her ikisi tarafından ödenmesine karar verilir. Belirlenen süre içinde bu işlemlere ait giderleri karşılayacak miktarda avans yatırılmazsa, ileride bu gideri ödemesi gereken taraftan alınmak üzere Hazineden ödenmesine hükmedilir.” hükmü yer almaktadır.
    03.04.2012 tarihli Resmi Gazete’de yayınlanan Hukuk Muhakemeleri Kanunu Yönetmeliğinin 45. maddesinde: “(1)Davacı, yargılama harçları ile her yıl Bakanlıkça çıkarılacak gider avansı tarifesinde belirlenecek olan tutarı dava açarken mahkeme veznesine yatırmak zorundadır. Gider avansı, her türlü tebligat ve posta ücretleri, keşif giderleri, bilirkişi ve tanık ücretleri gibi giderler için davacıdan alınan meblağı ifade eder. (2)Adli yardım talebiyle açılan dava ve işlerde adli yardım konusunda bir karar verilinceye kadar harç, gider ve delil avansı alınmaz. Kanunlardaki özel hükümler saklıdır. (3)Gider avansının yeterli olmadığının dava sırasında anlaşılması halinde, mahkemece bu eksikliğin tamamlanması için davacıya iki haftalık kesin süre verilir. Dava şartı olan gider avansının yatırılmaması veya tamamlanmaması halinde, dava, dava şartı yokluğundan reddedilir. (4)Taraflardan her biri ikamesini talep ettiği delil için mahkemece belirlenen avansı, verilen kesin süre içinde yatırmak zorundadır. Delil avansı, tarafların dayandıkları delillerin giderlerini karşılamak üzere mahkemece belirlenen kesin süre içinde ödemeleri gereken meblağı ifade eder. Taraflar birlikte aynı delilin ikamesini talep etmişlerse, gereken gideri yarı yarıya avans olarak öderler. Taraflardan biri avans yükümlülüğünü yerine getirmediğinde, diğer taraf bu avansı da yatırabilir. Delil avansını yatırmayan taraf, o delilin ikamesinden vazgeçmiş sayılır. Tarafların üzerinde tasarruf edemeyecekleri dava ve işlerle, kanunlardaki özel hükümler saklıdır…” hükmü getirilmiştir.
    Burada gider avansı ve delil avansı birlikte düzenlenmiş olup; gider avansının, her türlü tebligat ve posta ücretleri, keşif giderleri, bilirkişi ve tanık ücretleri gibi giderler için davacıdan alınan meblağı ifade ettiği, davacının, her yıl Bakanlıkça çıkarılacak gider avansı tarifesinde belirlenecek olan tutarı dava açarken mahkeme veznesine yatırmak zorunda olduğu, delil avansının ise tarafların dayandıkları delillerin giderlerini karşılamak üzere mahkemece belirlenen kesin süre içinde ödemeleri gereken meblağı ifade ettiği vurgulanmıştır.
    Yönetmelikte gider avansının içinde delil avansı için gerekli giderler de gösterilmiştir. Gider avansının yatırılmaması halinde açılan dava, dava şartı yokluğundan reddedilir (Yön. m. 45/3), delil avansının yatırılmaması halinde ise, o delilden vazgeçilmiş sayılır (Yön. m. 45/3).
    Eldeki dosyada ise, 20/03/2010 tarihinde meydana gelen olay nedeniyle davacının maddi ve manevi tazminat talebinde bulunduğu, Giresun 1. Asliye Hukuk İş Mahkemesi’nin 2012/574 Esas 2015/161 Karar sayılı dosyadaki tarafların, dava konusunun bu dosyadaki ile aynı olduğu; ilgili davanın 6100 sayılı Yasa’nın yürürlük tarihinde açıldığı, 24/12/2014 tarihli celsede kusur ve hesap bilirkişisinden rapor alınmasına, dosyada avans bulunmadığından toplam 1.100,00TL bilirkişi ücret toplamını ile posta giderlerinin ikmali için davacı vekiline iki haftalık kesin süre verildiği, aksi takdirde bilirkişi deliline dayanmaktan vazgeçmiş sayılacağı ihtarının yapıldığı, kesin süre içerisinde davacı vekili tarafından bu avansın yatırılmadığı, 20/02/2015 tarihli celsede davacı vekilinin, müvekkili tarafından avansı yatırmadığını beyanla yeniden süre talep ettiği, mahkemece yeniden süre verilmesi halinde duruşma talikine neden olacağı açıklaması ile davacı vekiline ait talebin reddedildiği ve kusur ile hesap bilirkişisi deliline dayanmaktan vazgeçildiği gerekçesiyle davanın reddedildiği, ancak söz konusu dosyadaki evraka göre Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından iş kazasının kabul edildiği, iş müfettişi tahkikat raporunun bulunduğu ve bu raporda davalı iş verene %70, davacı kazalı işçiye ise %30 kusur verildiği, SGK ve Sosyal Sigortalar Yüksek Sağlık Kurul raporlarında iş kazası nedeniyle davacının %5,1 sürekli iş göremez sayıldığı, yargılama aşamasında alınan Adli Tıp Kurumu 3. İhtisas Kurul raporuda da %5,1 sürekli iş göremezliğin tespit edildiği, tüm bu raporlarda kontrol kaydına gerek olmadığının yazılı olduğu anlaşılmaktadır. Yukarıdaki açıklamalar kapsamında, gider avansının, her türlü tebligat ve posta ücretleri, keşif giderleri, bilirkişi ve tanık ücretleri gibi giderler için davacıdan alınan meblağı ifade ettiği anlaşılmakla, bilirkişi ücreti için takdir edilen avansın yatırılmaması halinde ilgili dosyanın usulden reddedildiği değerlendirilerek eldeki davada işin esasına girilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
    O halde davacı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesinin istinaf başvururusunun reddine ilişkin kararı bozulmalıdır.
    SONUÇ : Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesi kararının HMK’nın 373/1 maddesi gereği kaldırılarak temyiz edilen ilk derece mahkemesi hükmünün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesi"ne gönderilmesi ile kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 10/11/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi