18. Ceza Dairesi 2019/5147 E. , 2019/12343 K.
"İçtihat Metni"
KARAR
Kamu görevlisine görevinden dolayı hakaret suçundan sanık ..."nın, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 125/3-a, 125/4, 43/1-2, 62 ve 52/2. maddeleri gereğince 1 yıl 15 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 231/5. maddesi gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair Sivas 1. Sulh Ceza Mahkemesinin 02/04/2008 tarihli ve 2006/357 esas, 2008/141 sayılı kararının 22/05/2008 tarihinde kesinleşmesini müteakip, sanığın deneme süresi içerisinde 24/01/2009 tarihinde işlediği hakaret suçundan Sivas 11. Sulh Ceza Mahkemesinin 07/04/2011 tarihli ve 2009/441 esas, 2011/617 sayılı kararı ile cezalandırıldığının ve bu kararın 24/02/2014 tarihinde kesinleştiğinin ihbar edilmesi üzerine, hükmün açıklanması ile sanığın 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 125/3-a, 125/4, 43/1-2, 62 ve 52/2. maddeleri gereğince 1 yıl 15 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına, hapis cezasının 5237 sayılı Kanun"un 51. maddesi uyarınca ertelenmesine ve sanığın 1 yıl 15 gün denetim süresine tâbi tutulmasına ilişkin Sivas 1. Sulh Ceza Mahkemesinin 04/06/2014 tarihli ve 2014/301 esas, 2014/491 sayılı kararının, Adalet Bakanlığı tarafından kanun yararına bozulmasının istenilmesi üzerine, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 10/04/2019 gün ve 2019/36868 sayılı tebliğnamesiyle dava dosyası Dairemize gönderilmekle incelendi:
İstem yazısında; “5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 231/11. maddesinin, “Denetim süresi içinde kasten yeni bir suç işlemesi veya denetimli serbestlik tedbirine ilişkin yükümlülüklere aykırı davranması halinde, mahkeme hükmü açıklar. Ancak mahkeme, kendisine yüklenen yükümlülükleri yerine getiremeyen sanığın durumunu değerlendirerek; cezanın yarısına kadar belirleyeceği bir kısmının infaz edilmemesine ya da koşullarının varlığı halinde hükümdeki hapis cezasının ertelenmesine veya seçenek yaptırımlara çevrilmesine karar vererek yeni bir mahkûmiyet hükmü kurabilir.” şeklinde düzenlenmiş olması karşısında, hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararıyla kendisine herhangi bir yükümlülük yüklenmeyen sanık hakkında denetim süresi içinde kasten yeni bir suç işlemesi nedeniyle hükmün aynen açıklanmasına karar verilmesi gerekirken, hükmün açıklanmasından sonra kanuni şartları oluşmadığı halde hapis cezasının ertelenmesine karar verilmesinde isabet görülmemiştir.” denilmektedir.
Hukuksal Değerlendirme:
5271 sayılı CMK’nın 309. maddesi uyarınca hâkim veya mahkemece verilip istinaf veya temyiz incelemesinden geçmeksizin kesinleşen karar veya hükümlerde, maddî hukuka veya yargılama hukukuna ilişkin hukuka aykırılık bulunduğunu öğrenen Adalet Bakanlığı, o karar veya hükmün Yargıtay’ca bozulması istemini, yasal nedenlerini açıklayarak Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına yazılı olarak bildirecektir. Bunun üzerine Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı da hükmün veya kararın bozulması istemini içeren yazısına bu nedenleri aynen yazarak, Yargıtay ceza dairesine verecek, ileri sürülen nedenlerin Yargıtay’ca yerinde görülmesi halinde karar veya hüküm yasa yararına bozulacak, yerinde görülmezse istem reddedilecektir.
Buna göre hâkim veya mahkemece verilen karar veya hükümlerin kanun yararına bozma konusu yapılabilmesi için istinaf veya temyiz incelemesinden geçmeksizin kesinleşmesi gerekmektedir.
İnceleme konusu somut olayda; kamu görevlisine görevinden dolayı hakaret suçundan sanık ..."nın, TCK"nın 125/3-a, 125/4, 43/1-2, 62 ve 52/2. maddeleri gereğince 1 yıl 15 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 231/5. maddesi gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği, sanığın deneme süresi içerisinde 24/01/2009 tarihinde işlediği hakaret suçundan Sivas 11. Sulh Ceza Mahkemesinin 07/04/2011 tarihli ve 2009/441 esas, 2011/617 sayılı kararı ile cezalandırıldığının ve bu kararın 24/02/2014 tarihinde kesinleştiğinin ihbar edilmesi üzerine, hükmün açıklanması ile sanığın TCK"nın 125/3-a, 125/4, 43/1-2, 62 ve 52/2. maddeleri gereğince 1 yıl 15 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına, hapis cezasının 5237 sayılı Kanun"un 51. maddesi uyarınca ertelenmesine ve sanığın 1 yıl 15 gün denetim süresine tâbi tutulmasına karar verildiği anlaşılmaktadır,
Sanık hakkında, denetim süresi içinde suç işlediğinden bahisle hüküm açıklanırken katılanlar...... vekiline dava ihbar edilmeyip gerekçeli kararın da tebliğ edilmediği, bu nedenle hükmün henüz kesinleşmediği anlaşılmakla, bu aşamada kanun yararına bozma yoluyla incelenmesi olanaklı görülmemiştir.
Sonuç ve Karar:
Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1- Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının düzenlediği tebliğnamedeki düşünce, hükmün henüz kesinleşmemiş olması nedeniyle yerinde görülmediğinden, CMK"nın 309. maddesi uyarınca KANUN YARARINA BOZMA İSTEĞİNİN REDDİNE,
2- Dosyanın, kanun yolu bildiriminin başvuru mercii, süresi ve yöntemi açısından şerhli davetiye ile katılanlar ...... vekiline bildirilip, tebligat eksikliğinin ikmali ile süresinde başvuruda bulunulması halinde temyiz incelemesi için Yargıtay’a gönderilmesini, aksi takdirde usulünce kesinleştirme işlemi yapılarak, bu aşamadan sonra kanun yararına bozma isteminde bulunulmasını teminen mahkemesine iadesine, dosyanın Yüksek Adalet Bakanlığına sunulmak üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"na TEVDİİNE, 17/09/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.