11. Hukuk Dairesi 2017/524 E. , 2018/5980 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesi’nce bozmaya uyularak verilen 16/11/2016 tarih ve 2016/510-2016/830 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesinin davalı vekili tarafından istenildiği ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, davacının ...İlçesinde hakim olarak görev yaptığını, 11/09/2013 tarihinde ... Halimanından ... ... Halimanı’na uçuş yapmak üzere 2352114488841 sayılı bileti aldığını, havayolu şirketinin fazla bilet satması nedeniyle uçuşun ..."ya gerçekleşmediğini, davacının ısrarı üzerine ..."a göndermeyi teklif ettiklerini, davacının teklifi kabul etmek zorunda kaldığını, görevlilerin ...’ya araç hizmeti sağlayamayacaklarını söylemeleri üzerine ... Havalimanından ..."ya kendi imkanları ile vardığını, küçük düşürücü ve laubali söz ve davranışlarla karşılaştığını, çok üzüldüğünü ileri sürerek, 180,00 TL maddi ve 30.000,00 TL manevi tazminatın dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, olayın overbook uygulaması olarak adlandırıldığı ve sektörde normal olduğunu, davacının uçamaması üzerine davalının üzerine düşen görevi yerine getirdiğini, olayda manevi tazminat talep şartlarının bulunmadığını savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda, davacının, havayolu şirketinin kapasitesinden fazla bilet satışı nedeniyle uçağa binemediği ve yolculuk yapamadığı, zorunlu olarak ... İline gönderildiği, oradan da kendi imkanları ile görev yerine gittiği, bu haliyle davalı havayolu şirketinin zararın oluşumunda birincil derecede kusurlu olduğu, olay anında davacı tarafın beyan ve taleplerinin dikkate alınmadığı, davacının yapmış olduğu mesleğin hassasiyeti, ertesi gün yapılacak duruşmaları olması
nedeniyle olay günü ... İline gitmek zorunda kaldığı, davalının kusurlu eylemleri neticesi 2-3 ay önceden planlanan duruşmaların aksaması ve yine hava alanında bekletilerek ..."a gönderilmesinin davacının kişilik haklarına haksız zarar verdiği gerekçesiyle, 180 TL maddi tazminat ile 10.000 TL manevi tazminat olmak üzere toplam 10.180 TL tazminatın, dava tarihi olan 11.10.2013 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalı taraftan alınarak davacı tarafa verilmesine karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
Dava, havayolu taşımasında "overbooking" uygulaması nedeniyle uçağa alınmama sebepli maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. TBK 58. maddesinde, kişilik hakkının zedelenmesinden zarar görenin, uğradığı manevi zararına karşılık manevi tazminat adı altında bir miktar para ödenmesini isteyebileceği düzenlenmiştir. Her sözleşmeye aykırılık tek başına manevi tazminatı gerektirmez. Manevi tazminata hükmedilebilmesi için aynı zamanda TBK"nın 58. maddesinde belirtilen şartlar dahilinde kişilik haklarına yönelik bir saldırının da mevcudiyeti gerekir. Mahkemece, manevi tazminat isteminin kabulüne karar verilmişse de, somut olayda davacı taraf, meydana gelen olay nedeniyle kişilik haklarının ihlal edildiğini ispat edememiştir. Bu itibarla, TBK 58 maddesinde öngörülen manevi tazminat şartlarının oluşmadığı gözetilerek, davacının manevi tazminat talebinin reddine karar verilmek gerekirken yazılı gerekçe ile kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiş bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenle davalı vekilinin temyiz isteminin kabulü ile hükmün temyiz eden davalı yararına BOZULMASINA, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz edene iadesine, 03/10/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.