Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2015/13814 Esas 2016/3357 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
19. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/13814
Karar No: 2016/3357
Karar Tarihi: 29.02.2016

Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2015/13814 Esas 2016/3357 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Davalı, davacıya karşı ilamsız icra takibi başlatmıştır. Davacı ise takibe konu senet için ödememe protestosu keşide edilmemiş olması nedeniyle takibin iptaline karar verildiğini belirterek müvekkilinin ilamsız icra takibi nedeniyle borçlu olmadığının tespitine ve %20 kötüniyet tazminatına karar verilmesini talep etmiştir. Mahkeme, davacının bonodaki imzası nedeniyle sorumlu olduğunu ancak borcun ödendiğine dair bir iddia ileri sürmediği için davanın reddine karar vermiştir. Davalının hamil olduğu belirtilen senede, davacı ciranta ile aralarındaki temel ilişkiden dolayı yazılı delil başlangıcı olarak dayanarak alacağını ispat edebileceği belirtilirken, hükmün bozulması gerektiği karara bağlanmıştır.
TTK'nın 690. maddesi yollamasıyla 642. maddesi belirtilerek, senede ödememe protestosu keşide etmeyen hamilin cirantalara karşı müracaat hakkını kaybettiği ifade edilmiştir.
19. Hukuk Dairesi         2015/13814 E.  ,  2016/3357 K.
"İçtihat Metni"


Y A R G I T A Y İ L A M I
MAHKEMESİ : ...Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 19/06/2015
NUMARASI : 2014/665-2015/326

Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı vekili, davalının müvekkili hakkında kambiyo senetlerine özgü icra takibi başlattığını, ancak takibe konu senet için ödememe protestosu keşide edilmemiş olması nedeniyle takibin müvekkili yönünden iptaline karar verildiğini, bu kez davalının aynı senede dayalı olarak ilamsız icra takibi başlattığını, TTK"nun 690. maddesi yollamasıyla 642. maddesi uyarınca ödememe protestosu keşide etmeyen hamilin cirantalara karşı müracaat hakkını kaybettiğini, müvekkiline karşı sebepsiz zenginleşme hukuksal nedenine dayanılarak da talepte bulunulamayacağını ileri sürerek, müvekkilinin ilamsız icra takibi nedeniyle davalıya borçlu olmadığının tespitine ve %20 kötüniyet tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, müvekkilinin davacıya karşı kambiyo hukukundan kaynaklanan haklarını yitirdiğini, ancak dava konusu takibin ilamsız takip olduğunu, davacının borcunu ödediğini ispat etmesi gerektiğini savunarak, davanın reddini ve %20 tazminata karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece toplanan delillere göre; davacı tarafın bonodaki imzası nedeniyle sorumlu olduğu, davacının borcun ödendiğine ilişkin bir iddia ileri sürmediği, dolayısıyla davacının talebinin dürüstlük ve iyiniyet kurallarına uygun görülmediği gerekçesiyle davanın reddine, %20 oranındaki tazminatın davacıdan tahsiline karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Davalı, dava konusu senedin hamili olup süresinde ödememe protestosu keşide etmediğinden TTK"nın 642. maddesi hükmüne göre lehtar konumundaki davacı cirantaya karşı müracaat hakkını kaybetmiştir. Bu durumda davalı, dava konusu senede, davacı ciranta ile aralarındaki temel ilişkiden dolayı yazılı delil başlangıcı olarak dayanıp, alacağını tanık dahil her türlü delil ile ispat edebilir. Mahkemece ispat yükünün davalıda olduğu gözetilip davalının bu yöndeki delilleri toplanarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, ispat yükünün tayininde yanılgıya düşülerek yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, hükmün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin harcın istek halinde iadesine, 29/02/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.






Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.