Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2016/3391 Esas 2017/7080 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
4. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/3391
Karar No: 2017/7080
Karar Tarihi: 09.11.2017

Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2016/3391 Esas 2017/7080 Karar Sayılı İlamı

4. Hukuk Dairesi         2016/3391 E.  ,  2017/7080 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 03/12/2012 gününde verilen dilekçe ile ziynet eşyası alacağı istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kabulüne dair verilen 17/11/2015 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.Dava, ziynet eşyası alacağı istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı vekilince temyiz edilmiştir.Davacı vekili, müvekkilinin kendisine ait altınları köylüleri olan dava dışı sarraf ... ve ..."ye emanet olarak bıraktığını, bu durumu bilen kardeşi davalının kuyumcu dükkanına giderek ablasının düğünü olacağını bu nedenle emanetteki 350,06 gr 22 ayar altın ile 50,74 gr 14 ayar altının ablasına verilmek üzere kendisine verilmesini istediğini, sarraflar ...ve... ..."nün davalının beyanına inanarak altınları davalıya teslim ettiklerini, davalının daha sonra altınları müvekkiline iade etmediğini ileri sürerek, davalının hile ve dolandırıcılık kastı ile hareket ederek uhdesine geçirdiği söz konusu altınların davalıdan alınarak müvekkiline verilmesini, bu taleplerinin kabul edilmemesi halinde 350.06 gr 22 ayar ve 50.74 gr 14 ayar altınların karşılığı olan 37.522,00 TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak müvekkiline verilmesini istemiştir.
    Davalı vekili, müvekkilinin taraf sıfatı bulunmadığını, davacının iddialarının doğru olmadığını beyanla davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur.Mahkemece, bilirkişi raporu ve tanık anlatımları birlikte değerlendirilerek, davacı ile davalının tasarruf ettikleri altınları dava dışı kuyumcu kasasına emanet olarak bıraktıkları, davalının davacıya ait altınları davalının düğünü olduğunu söyleyerek kuyumcudan aldığı halde davacıya vermediği, davacının talep miktarının tanık beyanları ile de desteklendiği kanaatine varılarak davanın kabulüne karar verilmiştir.Dosya kapsamından, dava konusu olaya ilişkin olarak davalı hakkında, ""dolandırıcılık" suçundan kamu davası açıldığı, ...2. Asliye Ceza Mahkemesinin 2013/185 esas 2013/571 karar sayılı kararı ile davalının hırsızlık suçundan cezalandırılmasına karar verildiği, kararın temyiz edildiği ve henüz kesinleşmediği anlaşılmaktadır.6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu 74. maddesi (818 sayılı BK 53) uyarınca hakim, ceza hukukunun sorumlulukla ilgili hükümleriyle, ceza mahkemesinin kusurun değerlendirilmesi ve zararın belirlenmesine ilişkin kararı ile bağlı değil ise de, somut olayın özelliği itibariyle maddi olgunun ve davalının sorumluluğunun tespiti açısından ceza dava dosyasının sonucu önem arz etmektedir. Bu nedenle ceza mahkemesindeki kararın kesinleşmesi beklenmeli ve tüm kanıtlar birlikte değerlendirilerek varılacak sonuca göre bir karar verilmelidir. Mahkemece açıklanan bu yön gözetilmeden karar verilmiş olması usul ve yasaya uygun düşmediğinden kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Temyiz olunan kararın, yukarıda gösterilen nedenlerle davalı yararına BOZULMASINA; bozma nedenine göre davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 09/11/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.















    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.