13. Ceza Dairesi 2016/10695 E. , 2018/167 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Hırsızlık, işyeri dokunulmazlığının ihlali, mala zarar verme, görevi yaptırmamak için direnme
HÜKÜMLER : Sanık ve suça sürüklenen çocuk
Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
I-Suça sürüklenen çocuk ... hakkında hırsızlık ve iş yeri dokunulmazlığını ihlal suçlarından kurulan hükümlerin temyiz incelemesinde;
Dosya kapsamı ve yakalama tutanağı içeriğine göre, suçun saat 04.50 sıralarında gece vakti işlendiği; Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 11.12.2012 tarih ve 2012/1247 esas ve 2012/1842 karar sayılı kararında da belirtildiği üzere; 5237 sayılı TCK’nın 143. ve 116/4 ve 119/1-c maddelerinde düzenlenen “suçun gece vakti işlenmesi”nin, daha ağır ceza verilmesini gerektiren nitelikli hâlleri olması nedeniyle aynı Kanun"un 66/3. maddesi uyarınca dava zamanaşımı sürelerinin hesabında dikkate alındığında, 5237 sayılı TCK"nın 66/1-d maddelerinde öngörülen 15 yıllık genel dava zamanaşımının dolmadığı anlaşıldığından tebliğnamede hırsızlık ve iş yeri dokunulmazlığını ihlal suçları yönünden düşme isteyen düşünceye iştirak edilmemiştir.
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre suça sürüklenen çocuk ..."nun temyiz itirazı yerinde görülmemiş olduğundan reddiyle, usul ve kanuna uygun bulunan hükümlerin tebliğnameye aykırı olarak ONANMASINA,
II-Sanık ... hakkında hırsızlık suçundan kurulan hükmün temyiz incelemesinde;
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.
Ancak;
Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 günlü, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı, 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayınlanan kısmi iptal kararı uyarınca, 5237 sayılı TCK 53. madde 1.fıkra b. bendinde düzenlenen “seçme ve seçilme ehliyetinden ve diğer siyasi hakları kullanmaktan yoksun bırakılmasına” hükmünün iptal edilmesi nedeniyle uygulanamayacağının gözetilmesi zorunluluğu,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ..."nin temyiz itirazı bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’un 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkrasından “TCK"nın 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölümlden “b” bendinin çıkartılması suretiyle, diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
III-Suça sürüklenen çocuk hakkında mala zarar verme ve görevi yaptırmamak için direnme suçlarından kurulan hükümlerin temyiz incelemesinde;
Suça sürüklenen çocuğun eylemine uyan 5237 sayılı TCK’nın 265/1-3, 151/1., 31/3 maddelerinde tanımlanan görevi yaptırmamak için direnme ve mala zarar verme suçları için öngörülen cezanın türü ve üst sınırına göre, aynı Yasanın 66/1-e, 66/2, 67/4. maddelerinde belirtilen 7 yıl 12 aylık genel dava zamanaşımının, suç tarihi olan 17.05.2006 tarihinden karar tarihine kadar geçmiş bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuk ..."nun temyiz istemi bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin açıklanan nedenle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi aracılığıyla 1412 sayılı CMUK"un 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, 5271 sayılı CMK"nın 223/8. maddesi uyarınca suça sürüklenen çocuk hakkında açılan kamu davasının zamanaşımı nedeniyle DÜŞMESİNE, 09/01/2018 gününde oy birliğiyle karar verildi.