Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2015/12155 Esas 2016/3347 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
19. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/12155
Karar No: 2016/3347
Karar Tarihi: 29.02.2016

Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2015/12155 Esas 2016/3347 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Davalı şirketle davacı arasındaki bayilik sözleşmesinin feshedilmesi sonrası dava açılmıştır. Davacı, sözleşmenin feshedilmesine rağmen ödenmemiş işletme teknik yardım bedelleri ve inşaat/tadilat bedelleri için takip başlatmıştır. Ancak mahkeme, sözleşmenin feshi bildiriminin ancak dava tarihi itibariyle gerçekleştiği gerekçesiyle davayı reddetmiştir.
Kanun maddeleri: HMK madde 67, Türk Borçlar Kanunu madde 121, Ticaret Kanunu madde 355.
19. Hukuk Dairesi         2015/12155 E.  ,  2016/3347 K.
"İçtihat Metni"



Y A R G I T A Y İ L A M I

MAHKEMESİ : ... Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 07/07/2015
NUMARASI : 2012/820-2015/619



Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

- K A R A R -

Davacı vekili, davalı ... ile 07.12.2009 tarihli bayilik sözleşmesi imzalandığını, davalı şirketin protokoldeki ve bayilik sözleşmesindeki yükümlülükleri yerine getirmemesi nedeniyle müvekkilince 17.01.2011 tarihli ihtarname ile protokolün feshedildiğini ve davalıya ödenen işletme teknik yardım bedelleri, inşaat/tadilat bedellerinin protokol hükmü gereğince geri ödenmesinin ihtarda bildirildiğini, nakde çevrilen teminat mektubu mahsup edildikten sonra bakiye 296.786,51 TL borcun tahsili için girişilen icra takibinin haksız itiraz üzerine durduğunu ileri sürerek, itirazın iptali ile takibin devamına, %40 oranında tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, 25.03.2010 tarihli "Devir Protokolü" ile müvekkiline ait tüm hakların ..."ne devredildiğini, ...."ın müteselsil kefil sıfatı ile devir protokolünü imzaladığını, devralanların davaya dahil edilmesi gerektiğini, müvekkilinin hiç bir sorumluluğunun bulunmadığını, sorumluluğun devir alana ait olduğunu, müvekkilinin davacıdan olan alacağı için 13.07.2012 tarihli ihtarnamenin keşide edildiğini ve davacı aleyhine icra takibine girişildiğini belirterek, davanını reddini istemiştir.
Mahkemece yapılan yargılama ve toplanan deliller neticesinde, davanın sözleşmenin tek taraflı haklı feshine dayalı alacak istemine ilişkin olmasına rağmen icra takibi öncesi sözleşmenin feshine ilişkin ihtarnamenin davalıya tebliğ edilmediği, icra takibinin cari hesap alacağına dayandığı, bir başka ifadeyle takiple de sözleşmenin feshi bildiriminin davalıya ulaşmadığı, fesih bildiriminin ancak dava tarihi itibariyle gerçekleştiği, takip tarihi itibariyle sözleşmenin feshinden kaynaklanan alacağın bulunmadığı, itirazın iptali davasının koşullarının oluşmadığı gerekçeleri ile davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir.








Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere ve özellikle usulüne uygun ıslah talebinin bulunmamasına göre davacı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, 29.02.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.






Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.