
Esas No: 2017/9143
Karar No: 2018/3953
Karar Tarihi: 12.04.2018
Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2017/9143 Esas 2018/3953 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki kira bedelinin tespiti davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı, davalı kiracını rayice göre düşük kira bedeli ödediğini ileri sürerek, 22.08.2013 tarihinden itibaren yıllık kira bedelinin 160.000 TL olarak tespitine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı, davanın reddine karar verilmesini dilemiştir.
Mahkemece; 22.08.2013 tarihinden itibaren yıllık kira bedelinin 100.000 TL olarak tespitine dair verilen karar Yargıtay 6. Hukuk Dairesinin 08.12.2014 tarih ve 2014/12250 E. 2014/13628 K sayılı ilamı ile; " Mahkemece takdir edilecek hak ve nesafete uygun bir indirim yapılarak kira bedelinin belirlenmesi gerekirken bu yönde bir değerlendirme yapılmadan bilirkişi tarafından hakkaniyete uygun olduğu bildirilen kira bedeline hükmedilmesi doğru değildir. Bu durumda bilirkişiden ek rapor alınarak tespit edilen kira bedelinin net mi, brüt mü olduğu açıklatılmak suretiyle, bilirkişinin bildirdiği kira bedeli üzerinden mahkemece hak ve nasafet indirimi yapılarak kira bedelinin belirlenmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir. Kabule göre de; davalı harçtan muaf olduğundan, davalı aleyhine harca hükmedilmesi hatalı olmuştur. "" gerekçesi ile bozulmuştur.
Mahkemece; bozmaya uyma kararı verilerek yapılan yargılama sonucunda; davanın kısmen kabulüne, 22.08.2013 tarihinden itibaren yıllık kira bedelinin 100.000 TL olarak tespitine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1- Dosyadaki yazılara, kararın bozmaya uygun olmasına ve delilerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre , davalının temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-) Davalının harca yönelik temyiz itirazının incelenmesine gelince;
Bilindiği üzere, yargılama harçları (temyiz harçları da dahil) 492 sayılı Harçlar Kanunu"nda ve çeşitli özel yasalarda düzenlenmiş olup, mahkemelerce verilen kararların temyizi esnasında yine mahkemelerce kararı temyiz edenden alınması gereken temyiz harçları ve bu harçların ne şekilde alınacağı 492 sayılı Harçlar Kanunu"nda açıklanmıştır.
Vergi ve harçlar yalnızca yasa ile konulur (ihdas edilir). Yine bir kişi ya da kurumun harçtan muaf olup olmayacağı, kişi ya da kurumlarca yapılan bir işlemin harçtan müstesna olup olmayacağı yalnız yasa ile düzenlenir. Harçlardan muafiyeti ya da istisnaları düzenleyen kanun, genel nitelikteki Harçlar Kanunu olabileceği gibi başkaca her hangi bir kanun da olabilir. Bir kişi ya da kurumun yargılama harçlarından muaf olabilmesi için muafiyeti düzenleyen yasada o kurumun "yargılama harçlarından muaf olduğu" açık ve net bir şekilde hüküm altına alınmalıdır. Vergi ve harçların yasallığı ilkesi bunu gerektirir. Önceki bozma ilamında da belirtildiği gibi davalı dernek harçtan muaf olup, mahkemece bozma ilamına uyulmasına rağmen, davalı harçtan muaf olduğundan peşin harcın davacıya iadesine karar verilmesi gerekirken, bakiye ilam harcının harçtan muaf olan davalıdan tahsiline karar verilmesi doğru değildir.
2-) Mahkemece bozma ilamı doğrultusunda bilirkişiden ek rapor alınmış, bilirkişi tespit edilen yıllık 120.000 TL kira bedelinin net kira bedeli olduğunu belirtmiştir. Mahkemece davalının eski kiracı olması nedeniyle % 20 oranında indirim yapılarak yıllık 100.000 TL kira bedeline hükmedildiği halde hükmedilen 100.000 TL kira bedelinin net kira bedeli olduğunun hüküm fıkrasında belirtilmemesi de doğru olmamıştır.
Ancak, bu yanlışlıkların düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediği ve "hakimin takdir yetkisi kapsamında" kalmadığından; hükmün, HUMK"nun 438/7, C2 hükmü ve 6100 Sayılı HMK 370/2 ek 3/1 maddesi gereğince düzeltilerek onanmasına karar verilmesi gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle davalının diğer temyiz itirazlarının reddine, ikinci ve üçüncü bentte açıklanan yöne ilişkin temyiz itirazlarının kabulü ile hüküm fıkrasından harca ilişkin fıkranın karar metninden çıkartılarak yerine “492 sayılı Harçlar Kanununun 5281 Sayılı Kanunla değişik 13/c maddesi gereğince davalı harçtan muaf olduğundan peşin alınan harcın davacıya iadesine” cümlesinin yazılması, hüküm fıkrasından "yıllık 100.000 TL" ibaresine "net" sözcüğünün eklenerek "yıllık net 100.000 TL" ibaresinin yazılması suretiyle, hükmün düzeltilmesine ve düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, 6100 sayılı HMK"nun Geçici Madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK"nun 440. maddesi gereğince karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 12.04.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.