9. Ceza Dairesi 2014/6190 E. , 2014/8589 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi
Suç : Silahlı terör örgütüne üye olmamakla birlikte örgüt
adına suç işleme, silahlı terör örgütünün
propagandasını yapma, 2911 sayılı Kanuna
aykırılık, görevi yaptırmamak için direnme
Hüküm : 1- Sanıklar ... ve ...
hakkında ayrı ayrı;
a- TCK"nın 314/3 ve 220/6. maddelerinin
yollamasıyla 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5,
TCK"nın 220/6-ikinci cümle, 62/1, 53/1, 58/9,
63. maddeleri uyarınca mahkumiyet
b- 2911 sayılı Kanunun 33/2. maddesinin
yollamasıyla 32/1, TCK"nın 62/1, 53/1, 58/9.
maddeleri uyarınca mahkumiyet
c- 3713 Kanunun 7/2, TCK"nın 62/1, 53/1, 58/9.
maddeleri uyarınca mahkumiyet
d- 2911 sayılı Kanunun 32/2. maddesinin
yollamasıyla, TCK"nın 265/1-3, 3713 sayılı
Kanunun 5/1, TCK"nın 62/1, 53/1-2-3, 58/9.
maddeleri uyarınca mahkumiyet
2- Sanık ... hakkında;
a- TCK"nın314/3 ve 220/6. maddelerinin
yollamasıyla 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5,
TCK"nın 220/6-ikinci cümle, 62/1, 53/1, 58/9,
63. maddeleri uyarınca mahkumiyet
b- 2911 sayılı Kanunun 33/2. maddesinin
yollamasıyla 32/1, TCK"nın 62/1, 53/1, 58/9.
maddeleri uyarınca mahkumiyet
c- 3713 Kanunun 7/2, TCK"nın 62/1, 53/1, 58/9.
maddeleri uyarınca mahkumiyet
3- Sanık ... hakkında;
a- TCK"nın314/3 ve 220/6. maddelerinin
yollamasıyla 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5,
TCK"nın 62/1, 53/1-2-3, 58/9, 63. maddeleri
uyarınca mahkumiyet
b- 2911 sayılı Kanunun 33/2. maddesinin
yollamasıyla 32/1, TCK"nın 62/1, 53/1-2-3, 58/9.
maddeleri uyarınca mahkumiyet
4- Sanık ... hakkında;
a- TCK"nın 314/3 ve 220/6. maddelerinin
yollamasıyla 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5,
TCK"nın 220/6-ikinci cümle, 62/1, 53/1, 58/9,
63. maddeleri uyarınca mahkumiyet
b- 2911 sayılı Kanunun 33/2. maddesinin
yollamasıyla 32/1, TCK"nın 62/1, 53/1, 58/9.
maddeleri uyarınca mahkumiyet
c- 2911 sayılı Kanunun 32/2. maddesinin
yollamasıyla, TCK"nın 265/1-3, 3713 sayılı
Kanunun 5/1, TCK"nın 62/1, 53/1-2-3, 58/9.
maddeleri uyarınca mahkumiyet
Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
1-Sanık ... vasisinin yasal süreden sonra olan temyiz isteğinin CMUK"nın 317. maddesi uyarınca REDDİNE,
2-Sanıklar ..., ..., ... ve ... hakkında silahlı terör örgütü üyesi olmamakla birlikte örgüt adına suç işleme ve sanıklar ..., ... ve ... hakkında silahlı terör örgütünün propagandasını yapma suçlarından kurulan hükümlere yönelik incelemede;
Sanıklar hakkında öncelikle temel ceza tayin edilip sonrasında TCK"nın 220/6 maddesinin 2. cümlesindeki indirim uygulandıktan sonra devamında 3713 sayılı Kanunun 5. maddesi gereğince arttırım yapılması gerekirken yazılı şekilde uygulama yapılması sonuç ceza değişmediğinden bozma nedeni yapılmamıştır.
Sanıkların örgüt adına işlediği 2911 sayılı Kanunun 32/1 maddesine uygun suçun hükümden sonra yürürlüğe giren 6459 sayılı Kanunun 8. maddesi ile 3713 sayılı Kanunun 7. maddesine eklenen 4. fıkra kapsamında sayılan suçlardan olmadığı ve kimliğin gizlenmesi amacıyla yüzün kapatılması şeklinde işlenen silahlı terör örgütünün propagandasını yapma suçu için gereken saik de nazara alındığında 3713 sayılı Kanunun 7. maddesinin 2. fıkrasına 6459 sayılı Kanunla yapılan değişiklikle örgüt propagandası ile oluşacak tehlikeyi somutlaştırmak amacıyla getirilen unsurun, aynı fıkrasının (a) bendinde düzenlenen suç için öngörülmediği ve incelenmesi gerektiği anlaşılmakla,
Yapılan yargılama sonunda toplanan deliller karar yerinde incelenip sanıkların suçlarının sübutu kabul, olay niteliğine ve kovuşturma sonuçlarına uygun şekilde vasıfları tayin edilmiş, cezaları azaltıcı sebebin niteliği takdir kılınmış, savunmaları inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş, incelenen dosyaya göre verilen hükümlerde bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan, sanıklar müdafilerinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükümlerin ONANMASINA,
3-Sanıklar ..., ... hakkında görevi yaptırmamak için direnme suçundan kurulan hükme yönelik incelemede;
5271 sayılı CMK"nın 225/1. maddesinde öngörülen "hüküm ancak iddianamede unsurları gösterilen suça ilişkin fiil ve faili hakkında verilir" biçimindeki düzenleme karşısında; dava konusu yapılacak eylemlerin açıkça ve bağımsız olarak iddianamede gösterilmesi gerekirken sanık hakkında görevi yaptırmamak için direnme suçundan yöntemine uygun dava açılmadığı gözetilmeden mahkumiyetlerine karar verilmesi,
4-Sanıklar ..., ...,... ve ... hakkında 2911 sayılı Kanuna aykırılık suçundan kurulan hükme yönelik temyize gelince;
Kanun koyucunun “sair düşünce ve kanaat açıklama yöntemleri” ifadesiyle, 6352 sayılı Kanunun geçici 1. maddesinin uygulanma kapsamı bakımından; düşünce ve kanaatin içeriğinden çok açıklama yöntemini dikkate aldığı, cezanın tür ve miktarı itibariyle bir sınırlama yanında suçların tek tek sayılması yerine, düşünce ve kanaat açıklama yöntemleri bağlamında işlenebilecek suçların işlenme biçimleri itibariyle bir düzenleme yapmayı amaçladığı anlaşılmaktadır.
Kanun koyucunun yukarıdaki amacı gerçekleştirmeye çalışırken daha genel ve imkanlara işaret eden ifade biçimleri yerine “yöntem” ifadesini tercih etmesi üzerinde durulmalıdır.
Bir amaca ulaşmak için izlenen yol, usul ve metot gibi anlamlara gelen “yöntem” ifadesi, Kanunun geçici 1. maddesi çerçevesinde ele alındığında, korunmak istenenin; her türlü düşünce ve kanaat açıklama biçimi olmadığı, aksine; bir eylemin bu kapsamda kalabilmesi için meşru olan ve düşünce ve kanaat açıklaması bağlamında mutad olan bir yöntemle işlenmiş olması gerektiği sonucuna varılmaktadır. Buradan hareketle, eylemin işleniş yönteminin bizzat ayrı bir suç oluşturduğu veya düşünce ve kanaati açıklamak bakımından mutad kabul edilemeyecek olması halinde geçici 1. madde hükmü uygulanamayacaktır.
6352 sayılı Kanunun geçici 1. maddesinde ifadesini bulan ve başkaca yazım biçimleri arasından tercih edilen “düşünce ve kanaat açıklama yöntemleri” ibaresi bu ilkeler ve Kanunun genel gerekçesi çerçevesinde değerlendirilmiş, örgütlenme özgürlüğü bağlamında ele alınan toplantı ve gösteri yürüyüşü yapma özgürlüğünün kollektif niteliği, ifade özgürlüğü ile yakın ilişkisi ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesince değerlendiriliş biçimi (29.06.2006 tarihli Öllinger - Avusturya, 26.07.2007 tarihli Barankevich - Rusya kararları gibi) nazara alınmıştır. Buna göre, sanıkların 2911 sayılı Kanunun 32/1. maddesine uygun olduğu kabul edilen eylemlerinin mutad ve meşru bir “düşünce ve kanaat açıklama yöntemi” olduğu değerlendirildiğinden, sanıklara yüklenen suçların tarihi ve işlenme yöntemi ile temel şekli itibariyle gerektirdiği cezanın süresine göre, hükümden önce 05.07.2012 tarihinde Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6352 sayılı Kanunun geçici 1. maddesi kapsamında düşünce ve kanaat açıklama yöntemiyle işlendiği ve bu nedenle sanıklar hakkında açılan davaya ilişkin olarak kovuşturmanın ertelenmesine karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanıklar ..., ..., ... ve ... müdafilerinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin bu sebeplerden dolayı BOZULMASINA, 11.07.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.