Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2015/13377 Esas 2016/3300 Karar Sayılı İlamı

19. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/13377
Karar No: 2016/3300
Karar Tarihi: 29.02.2016

Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2015/13377 Esas 2016/3300 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Davacı şirket, davalıya mal satışı yaptıklarını ancak KDV iadesi için giriştikleri icra takibinin davalının itirazı sonucu durduğunu, bu nedenle itirazın iptali ile takibin devamına ve icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ediyordu. Davalı ise malın ihraç edilmek üzere satın alındığını ve KDV iadesinden yararlanamadıklarını belirterek davanın reddini istemişti. Mahkeme, yapılan yargılama ve bilirkişi raporu doğrultusunda, taraflar arasındaki uyuşmazlığın faturadan kaynaklı KDV'den kaynaklandığını ancak davacının davalıdan KDV'yi vergi dairesi tarafından iade edilinceye kadar talep edemeyeceği noter taahhütnamesi bulunduğunu, dava konusu KDV'nin ise davalıya iade edildiğini belirterek, takip tarihi itibarıyla alacağın muaccel, talep edilebilir olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verdi. Mahkeme kararı onandı.
Kanun Maddeleri:
- Türk Vergi Kanunu'nun 226. maddesi: İade edilebilir KDV'nin şartları ve süresi
- Türk Borçlar Kanunu'nun 117. maddesi: Temerrüt faizi ve tazminatı talep etme şartları

19. Hukuk Dairesi 2015/13377 E. , 2016/3300 K.

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

- K A R A R -

Davacı vekili, müvekkili şirket tarafından davalıya mal satıldığını, karşılığında düzenlenen faturadan kaynaklı bakiye KDV alacağının tahsili için davalı aleyhine girişilen icra takibinin davalının itirazı sonucu durduğunu ileri sürerek, itirazın iptali ile takibin devamına ve icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davacıdan ihraç edilmek üzere mal satın alındığını, davacının imalatçı firma olmadığını ve yasada aranılan şartları taşımadığından KDV iadesinden yararlanamadığını belirterek, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece yapılan yargılama ve benimsenen bilirkişi raporu doğrultusunda, taraflar arasındaki uyuşmazlığın faturadan kaynaklı KDV"den kaynaklandığı, noterde düzenlenen 08.04.2010 tarihli taahhütnameye göre, davacının davalıdan KDV"yi vergi dairesi tarafından iade edilinceye kadar talep edemeyeceği, ... Vergi Dairesi"nin 10.10.2014 tarihli yazısından dava konusu KDV"nin 30.05.2014 tarihinde davalıya iade edildiği, bu itibarla takip tarihi 12.04.2011 itibari ile alacağın muaccel, talep edilebilir olmadığı, takip şartının gerçekleşmediği gerekçeleriyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, 29/02/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.