Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2016/2147 Esas 2017/6957 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
4. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/2147
Karar No: 2017/6957
Karar Tarihi: 08.11.2017

Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2016/2147 Esas 2017/6957 Karar Sayılı İlamı

4. Hukuk Dairesi         2016/2147 E.  ,  2017/6957 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ:Asliye Hukuk Mahkemesi

    Davacılar ... ve diğerleri vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 01/09/2014 gününde verilen dilekçe ile manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 26/05/2015 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
    1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir.
    2- Davalının diğer temyiz itirazlarına gelince;Dava, haksız fiil nedeni ile uğranılan manevi zararın ödetilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. Davacılar vekili; davalının, haksız suç isnadı nedeniyle ...Cumhuriyet Başsavcılığının 2010/183 soruşturma sayılı dosyası ile davacılar hakkında hırsızlık suçundan soruşturma yapıldığını,...gibi küçük bir yerde yüz kızartıcı suç ithamı ile soruşturma geçiren müvekkillerinin ilçe merkezinde büyük bir utançla karşı karşıya kaldığını, dört yıl süren soruşturma boyunca isnat olunan suçun ağırlığı altında ezildiğini, dört yıl sonra verilen takipsizlik kararı ile suçsuz olduklarının ortaya çıktığını, davalının haksız suç isnadı nedeniyle davacıların kişiliklerinin zarar gördüğünü belirterek, uğramış oldukları manevi zararının tazminini talep etmiştir.
    Davalı, emniyet tarafından, şüphelendiği ya da şüphe çeken harekette bulunan kişilerin ve adreslerinin ısrarla istendiğini, duyduğu şüphe nedeniyle davacıların ismini verdiğini belirterek davanın reddini savunmuştur.Mahkemece, davalının şikayet hakkının sınırlarını, davacıların kişilik haklarını zedeleyecek şekilde aştığı gerekçesi ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.Kişilik hakları hukuka aykırı olarak saldırıya uğrayan kimse manevi tazminata hükmedilmesini isteyebilir. Hakim manevi tazminatın miktarını tayin ederken saldırı teşkil eden eylem ve olayın özelliği yanında tarafların kusur oranını, sıfatını, işgal ettikleri makamı ve diğer sosyal ve ekonomik durumlarını da dikkate almalıdır. Miktarın belirlenmesinde her olaya göre değişebilecek özel hal ve şartların bulunacağı da gözetilerek takdir hakkını etkileyecek nedenleri karar yerinde objektif olarak göstermelidir. Çünkü kanunun takdir hakkı verdiği hususlarda hakimin hukuka ve hakkaniyete göre hüküm vereceği Türk Medeni Kanunu’nun 4. maddesinde belirtilmiştir. Bir ceza olmadığı gibi mal varlığı hukukuna ilişkin bir zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. O halde bu tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır.Davaya konu olayda; dava konusu olayın gelişim biçimi, olay tarihi ve yukarıdaki ilkeler nazara alındığında her bir davacı lehine hükmedilen manevi tazminat miktarı fazladır. Şu durumda daha alt düzeyde manevi tazminata karar verilmek üzere hükmün bozulması gerekmiştir.SONUÇ: Temyiz edilen kararın yukarıda (2) no"lu bentte açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, davalının diğer temyiz itirazlarının (1) no"lu bentte gösterilen nedenlerle reddine ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 08/11/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.

















    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.