20. Hukuk Dairesi 2017/2292 E. , 2018/7157 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı dava dilekçesi ile, müvekkilinin ... Kuzguncuk mahallesi 122 pafta, 689 ada 98 parsel sayılı taşınmazın 3 nolu bağımsız bölümünün maliki, davalının ise yönetici olduğunu, ana taşınmazda 18/04/2013 tarihinde gerçekleştirilen kat malikleri toplantısında çatı ile rıhtımın yeniden inşasına karar verildiğini, ancak bu işlerin yeniden yapılması yerine tamir ile halledilebileceğini, rıhtım açısından denize fore kazık çakılarak denizin doldurulamayacağını, ayrıca rıhtımın hasarlı olmayan bölümlerinde çalışma yapılarak gereksiz masraf yapılacağını, kaldı ki bu işlerin bedellerinin de ucu açık olduğunu, yönetim planı gereğince bu işlerin oybirliği ile alınan karar uyarınca yapılması gerektiğini belirterek 18/04/2013 tarihli kat malikleri toplantısında alınan 3 nolu kararın tümünün iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Tarafları aynı olan ve 2013/386 sayılı dosyasında davacı vekili 28/05/2013 tarihli toplantıda rıhtım yapılması için 192.590,00.-TL yapım bedeli üzerinden alınan 4 nolu ve çatı yapılması için 98.083,00.-TL yapım bedeli üzerinden alınan 5 nolu kararların bu ücretlerin fahiş olması ve asıl davadaki aynı sebepler üzerinden iptaline karar verilmesini istemiş, mahkemece her iki davanın birleştirilmesine ve yargılamaya 2013/295 sayılı dosyası üzerinden devamına karar verilmiştir.
Mahkemece bilirkişi tarafından verilen 18/04/2014 tarihli raporda; "...Açılan davaların süresinde oldukları, dava konusu edilen kararlarda iptali istenen rıhtım ve çatı yenilenmesi işlerinin ana taşınmaz ve malikler açısından zorunlu ve faydalı işler olduğu, kabul edilen fiyatların da kadri maruf olduğu, her ne kadar yönetim planının 3. maddesinde ortak alanlarda tadilat veya ilave yapılmasının kat maliklerinin oybirliği ile vereceği karar ile mümkün olabileceği kararlaştırılmış ise de, gerek KMK"nın 19/2. maddesinde ortak yer ve tesislerdeki bir bozukluğun ana yapıya veya bağımsız bir bölüme veya bölümlere zarar verdiğinin ve acilen onarılması gerektiğinin veya ana yapının güçlendirilmesinin zorunlu olduğunun mahkemece tespit edilmesi halinde bu onarım ve güçlendirmenin projesine ve tekniğine uygun biçimde yapılması konusunda kat maliklerinin rızasının aranmayacağı, gerekse de KMK"nın 42/1. maddesinde de ortak yerlerin düzgün veya bunları kullanmanın daha rahat ve kolay bir hale konulmasına veya bu yerlerden elde edilecek faydanın çoğaltılmasına yarayacak bütün yenilik ve ilaveler, kat maliklerinin sayı ve arsa payı çoğunluğu ile verecekleri karar üzerine yapılacağı düzenlendiğinden KMK"nın bu emredici düzenlemelerindeki nisapların yönetim planındaki oybirliği şartını kaldıracağı, buna dayalı olarak da ana taşınmaz açısından zorunlu, faydalı ve
acil iş olan davaya konu karara konu işler açısından karar nisaplarının ve kararlaştırılan fiyatların yerinde olduğu, buna dayalı olarak davacının 18/04/2013 tarihli toplantıda alınan 3 nolu kararın iptali talebinin uygun olmadığı, 28/05/2013 tarihli kat malikleri toplantısında alınan 4 ve 5 nolu kararlar yönünden de yapılan incelemede; nisapların yerinde olması, iş bedellerin kadri maruf ve uygun olması ve yapılan işlerin zorunlu, faydalı ve acil olması nedeniyle davacının bunların iptali talebinin de yerinde olmadığının..." bildirildiği gerekçesiyle yerinde görülmeyen davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlar ile yasal gerektirici nedenlere göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usule ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının davacıya yükletilmesine 07/11/2018 günü oy birliğiyle karar verildi.