23. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/222 Karar No: 2017/2647 Karar Tarihi: 12.10.2017
Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2016/222 Esas 2017/2647 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Davalı şirket, tahsil edilmeyen borçlar nedeniyle iflas ederek takip başlamıştır. Davalı taraf itiraz etmiş, ancak mahkeme davacının fesih hakkı olduğunu tespit ederek davalının iflasına karar vermiştir. Davalı taraf bu kararı temyiz etmiştir ancak temyiz itirazları reddedilmiştir. Kanun maddeleri olarak İcra ve İflas Kanunu'nun ilgili maddeleri uygulanmıştır.
23. Hukuk Dairesi 2016/222 E. , 2017/2647 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki iflas davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hüküm süresi içinde davalı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmiştir. Temyize konu karar niteliği gereği duruşmaya tâbi olmadığından duruşma isteminin reddiyle incelemenin evrak üzerinde yapılmasına karar verildikten ve temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, taraflar arasındaki ticari ilişkiye dayalı alacaklarının tahsili amacıyla, davalı şirket hakkında iflas yoluyla adi takip başlattıklarını, davalının takibe haksız olarak itiraz ettiğini ileri sürerek, itirazın kaldırılmasını ve davalının iflasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, feshin haksız olduğunu, fesih nedeniyle ciddi zarara uğradığını, bu zararlarının ve portföy tazminatı alacağının takas mahsubu gerektiğini, davacı tarafa herhangi bir borcu bulunmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir. Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre, davacı tarafça yapılan feshin haklı olduğu, davalı şirketin, kendi ticari kayıtlarına göre davacıya en az 3.610.574,45 Euro karşılığı 11.388.158,95 TL borçlu bulunduğu, depo emrine rağmen borcun ödenmediği gerekçesiyle, davalı şirketin iflasına karar verilmiştir. Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, kararın tebliğinden itibaren 10 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 12.10.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.