Abaküs Yazılım
Hukuk Genel Kurulu
Esas No: 2013/1046
Karar No: 2014/495
Karar Tarihi: 09.04.2014

Yargıtay Hukuk Genel Kurulu 2013/1046 Esas 2014/495 Karar Sayılı İlamı

Hukuk Genel Kurulu         2013/1046 E.  ,  2014/495 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : Kadınhanı Asliye Hukuk Mahkemesi
    TARİHİ : 09/10/2012
    NUMARASI : 2012/146-2012/206

    Taraflar arasındaki "kooperatif üyeliğinden ihraç kararının iptali" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Kadınhanı Asliye Hukuk Mahkemesi’nce davanın kabulüne dair verilen 22.03.2011 gün, 2010/402 E–2011/91 K. sayılı kararın incelenmesi davalı temsilcisi tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 23. Hukuk Dairesi’nin 14.02.2012 gün, 2011/3267 E – 2012/985 K. sayılı bozma ilamı ile;
    (...Davacı vekili, müvekkilinin davalı kooperatif üyesi olduğunu, nakliye işi ile iştigal ettiğini, mahkemenin 2009/11 değişik iş sayılı dosyası ile üyelikten çıkartılmış olduğunu öğrendiklerini, üyelikten çıkarma kararının usulüne uygun olmadığını ileri sürerek, ihraç kararının iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı taraf, duruşmalara katılmamış ve davaya cevap vermemiştir.
    Mahkemece, davacı hakkındaki çıkarma kararının somut bir gerekçe içermediği, anılan kararda birden fazla kişinin ihracına karar verildiği, davacının hangi nedenle ihraç edildiğinin ayrıca belirtilmediği, kararın davacıya tebliğ edilmediği, bu nedenle davanın süresinde açıldığının kabulü gerektiği gerekçesiyle, davanın kabulüne ve davacının kooperatif üyeliğinden ihracına ilişkin 15.11.2002 tarih ve 56 sayılı yönetim kurulu kararının iptaline karar verilmiştir.
    Karar, davalı kooperatif temsilcisi tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava, ihraç kararının iptali ve üyeliğinin tespiti istemine ilişkindir.
    Davacı vekili, müvekkilinin kooperatif üyeliğinden ihracını 1999 yılında öğrendiklerini ileri sürmüştür. Davacı tarafın talebi üzerine yapılan tespitte, davacının kooperatif üyeliğinden 2002 yılında ihraç edildiği belirlenmiştir. Mahkemece, davacıya tebligat yapılmadığı gerekçesi ile dava süresinde kabul edilerek işin esasına girilmiştir. Ancak aidat yükümlülüğü bulunan bir kooperatifte ortağın uzun süre kooperatife uğramaması ve aidat borcunun bulunup bulunmadığını takip etmemesi halinde üyeliğinin sona erdiğini ortağın zımnen kabul ettiği, diğer anlatımla üyelik haklarından zımnen vazgeçtiğini benimsediği, eylemli olarak ortaklıktan çıkma iradesini yansıttığı ve böyle bir davacının açtığı davanın TMK’ nun 2.maddesinde öngörülen iyiniyet kuralına aykırı düştüğü ilke olarak kabul edilmelidir. Mahkemenin 2009/11 değişik iş sayılı dosyasında, davacının 15.11.2002 tarihinde kooperatif üyeliğinin terkin edildiği, 18.04.2002 tarihli genel kurula katıldığı, 2004 yılına ait genel kurula ise katılmadığı tespit edilmiş ve tespit raporu davacı vekiline 28.04.2009 tarihinde tebliğ edilmiştir. Tespit dosyasında, ihraca ilişkin yönetim kurulu kararı da bulunmaktadır. Dava ise 13.12.2010 tarihinde açılmıştır.
    Bu durumda mahkemece, davalı kooperatifin aidat toplayan bir kooperatif olup olmadığı, davacının varsa üyelik aidatlarını ödeyip ödemediği, kooperatif amacına uygun çalışması olup olmadığı ve bu süre içerisinde çalışmak için bir girişiminin bulunup bulunmadığının araştırılması, talebi üzerine yapılan tespitte ihraç edildiği belirlenmiş, buna ilişkin tespit raporu tebliğ edilmiş ve dosyaya ihraç kararının bir örneği konulmuş olmasına karşın davanın yaklaşık bir yıl sekiz ay sonra açıldığı üzerinde de durulması davanın TMK’ nun 2. maddesine uygun düşüp düşmediği değerlendirilerek, sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde eksik incelemeye dayalı olarak karar verilmesi doğru görülmemiştir ...)
    gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda, mahkemece önceki kararda direnilmiştir.

    Hukuk Genel Kurulu’nca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
    Dava, kooperatif üyeliğinden ihraç kararının iptali ve üyeliğinin tespiti istemine ilişkindir.
    Mahkemece; davanın kabulüne karar verilmiş, davalı kooperatif temsilcisinin temyizi üzerine, Özel Dairece yukarıda açıklanan nedenlerle karar bozulmuştur.
    Yerel Mahkemece, önceki gerekçeler genişletilmek suretiyle direnme kararı verilmiş, direnme kararı davalı temsilcisi tarafından temyiz edilmiştir.
    Bilindiği üzere, 7201 sayılı Tebligat Kanunu’nun 9. maddesinde tebligatta bulunması gerekli unsurlar sayılmıştır. Aynı kanunun 12. maddesinde de hükmi şahıslara tebliğ şekli düzenlenmiştir. Dosya içeriğinden eski hale iadeye konu tebligatın anılan yasa maddelerine şeklen uygun olduğu görülmektedir. Ayrıca tebligatlar resmi evrak niteliğinde olup aksi ispat edilinceye kadar geçerli belgelerdendir. Somut olayda tebligattaki imzanın davalı temsilcisine ait olmadığı hususu da usulüne uygun kanıtlanmış değildir.
    Yapılan görüşmeler sırasında, bir kısım üyelerce, eski hale getirme iddiaları yönünden yerel mahkemece yapılan tahkikat sonucunun sorulması için dosyanın geri çevrilmesi gerektiği ileri sürülmüş ise de, bu görüş Kurul çoğunluğunca yukarıda belirtilen nedenlerle benimsenmemiştir.
    Diğer taraftan; 6217 Sayılı Kanunun 30.maddesi ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’na eklenen “Geçici Madde 3” atfıyla uygulanmakta olan 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu (HUMK)’nun 432.maddesinin 1.fıkrası gereğince Asliye Hukuk Mahkemesi"nce verilecek kararların temyiz süresi tebliğ tarihinden itibaren 15 gündür.
    Somut olayda; mahkemenin direnme kararı, davalı kooperatif temsilcisine 11.12.2012 tarihinde tebliğ edilmiş olup, karar 1086 sayılı HUMK"nun 432/1.madde hükmünde yazılı 15 günlük yasal temyiz süresi geçirildikten sonra 07.01.2013 günü temyiz edilmiştir.
    Aynı Yasa"nın 432/4.maddesi uyarınca, süresinden sonra yapılan temyiz istemleri hakkında mahkemece bir karar verilebileceği gibi, 01.03.1990 gün ve ¾ sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı gereğince Yargıtay tarafından da bu yönde karar verilebileceğinden, davalı kooperatif temsilcisinin temyiz dilekçesinin süre yönünden reddine karar vermek gerekmiştir.
    S O N U Ç: Yukarıda açıklanan nedenlerle yasal süre geçtikten sonra verilen temyiz dilekçesinin REDDİNE, istek halinde temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, 6217 sayılı Kanunun 30. maddesi ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’na eklenen “Geçici madde 3” atfıyla uygulanmakta olan 1086 sayılı HMUK. 440/1 maddesi uyarınca kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 09.04.2014 gününde oyçokluğu ile karar verildi.


    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi