Abaküs Yazılım
14. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/5935
Karar No: 2018/6884
Karar Tarihi: 17.10.2018

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2016/5935 Esas 2018/6884 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı vekili, müvekkili ile davalı şirket arasında yapılan satış sözleşmesi kapsamında tapusu davalının adına kayıtlı olan bir bağımsız bölümün müvekkiline satıldığını ve davalının tapuyu devretmeye yanaşmadığını ileri sürerek tapu kaydının iptali ve müvekkili adına tescili talebinde bulunmuştur. Mahkeme, dava konusu taşınmazın tapu kaydının davacı lehine iptali ve tesciline hükmetmiştir. Ferdi müdahil olan taraf, adli yardım talebinin reddi ile temyiz harç ve giderlerinin süresinde yatırılmaması nedeniyle temyiz istemi reddedilmiştir. Kanun maddeleri olarak HMK'nın 334 ila 340. maddelerinde adli yardıma ilişkin usul ve esaslar düzenlenmiş, 336/3. maddede adli yardım talebinin kanun yollarına başvuru sırasında Yargıtaya da yapılabileceği belirtilmiş, 337/1. maddesinde de duruşma yapılmaksızın istem hakkında bir karar verilebileceği hüküm altına alınmıştır.
14. Hukuk Dairesi         2016/5935 E.  ,  2018/6884 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi


    Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 30.01.2013 gününde verilen dilekçe ile yüklenicinin temlikine dayalı tapu iptali ve tescil talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 14.04.2015 günlü hükmün ve temyiz isteminin reddine ilişkin 10.09.2015 tarihli ek kararın Yargıtayca incelenmesi fer"i müdahale talebinde bulunan ... tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
    K A R A R

    Dava, yüklenicinin temlikine dayalı tapu iptali ve tescili istemine ilişkindir.
    Davacı vekili, müvekkili ile davalı şirket arasında yapılan 27.02.2006 tarihli adi yazılı satış sözleşmesi ile davalının adına kayıtlı 730 ada 56 parsel sayılı taşınmaz üzerinde inşa ettiği binanın 4. kat 13 numaralı bağımsız bölümü müvekkiline sattığını, satış bedelinin ve sözleşme ile müvekkilince ödemesi kararlaştırılan tapu masraflarının tamamen ödendiğini, dava konusu bağımsız bölümün 2007 yılında müvekkiline teslim edildiğini dairede halen müvekkilinin ikamet ettiğini, buna rağmen davalının tapuyu devretmeye yanaşmadığını, taşınmazda henüz kat mülkiyeti ya da kat irtifakı da kurulmadığını ileri sürerek dava konusu taşınmazın tapu kaydının müvekkilinin dairesine düşen arsa payı oranında iptaliyle müvekkili adına tescilini talep etmiştir.
    Davalı, davaya cevap vermemiştir.
    Asli müdahale talebinde bulunanlar vekili, harçlandırmadığı 29.04.2013 tarihli dilekçesi ile davalı şirket hakkında müvekkillerinin alacaklı olduğu icra takiplerinin bulunduğunu ve bu takip dosyaları üzerinden dava konusu taşınmaz üzerine haciz şerhleri konulduğunu, davacının talebi üzerine taşınmaz üzerine ihtiyati tedbir şerhi konulması nedeniyle alacaklarını tahsil edebilmek amacıyla taşınmazın satışını isteyemediklerini, davacının satış bedelini ödediği iddiasının doğru olmadığı gibi bu hususta herhangi bir ödeme belgesi de sunmadığını, müvekkillerinin davaya katılmalarında hukuki yararları bulunduğunu belirterek davaya asli müdahil olarak katılma taleplerinin kabulü ile davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
    Mahkemece, davanın kabulü ile dava konusu 730 ada 56 parsel sayılı taşınmazın davalı adına olan tapu kaydının taraflar arasında imzalanan satış sözleşmesine konu 4. kat 8 no"lu bağımsız bölümünün (tapudaki dosyasında 13 no"lu bağımsız bölüm olarak belirtilen) arsa payı olan 137/1908 pay oranında iptaliyle bu payın davacı adına tesciline; usulüne uygun şekilde harçlandırılmadığından asli müdahale talebi hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
    Hüküm, asli müdahale talebinde bulunan ... tarafından temyiz edilmiş; ayrıca maddi durumunun elverişli bulunmadığından bahisle gerekli harç ve giderleri ödeyemeyeceği belirtilerek adli yardım isteminde bulunulmuş; mahkemece temyiz harç ve giderlerini yatırmak üzere süre verildiğine ilişkin muhtıra düzenlenerek 26.08.2015 tarihinde temyiz edene tebliğ edilmiş; son olarak mahkemenin 10.09.2015 tarihli ek kararıyla adli yardım isteminin reddi ile temyiz harç ve giderlerinin süresinde yatırılmaması nedeniyle 26.05.2010 tarihli temyiz isteminin reddine dair verilen 10.09.2015 tarihli ek karar asli müdale talebinde bulunan ve hükmü temyiz eden ... tarafından temyiz edilmiştir.
    Bilindiği üzere adli yardıma ilişkin usul ve esaslar 6100 sayılı HMK’nın 334 ilâ 340. maddelerinde düzenlenmiş olup 336/3. maddesinde adli yardım talebinin kanun yollarına başvuru sırasında Yargıtaya da yapılabileceği belirtilmiş, 337/1. maddesinde de duruşma yapılmaksızın istem hakkında bir karar verilebileceği hüküm altına alınmıştır. Dolayısıyla, temyiz edenin adli yardım talepleri hakkında temyiz incelemesini yapacak Daire tarafından bir karar verilecektir.
    Diğer taraftan, asli müdahale talebinde bulunanlar vekilince dosyaya sunulan 29.04.2013 tarihli dilekçenin içeriğinden söz konusu talebin aslında asli müdahale değil, 6100 sayılı HMK"nın 66. maddesi uyarınca fer"i müdahale istemine ilişkin olduğu anlaşılmaktadır.
    Açıklanan nedenlerle, fer"i müdahale talebinde bulunan ..."ın adli yardım istemi hakkında HMK’nın 336/3 maddesi uyarınca Dairemizce bir karar verilmesi gerektiğinden mahkemenin adli yardım talebinin ve temyiz isteminin reddine ilişkin 10.09.2015 günlü ek kararının kaldırılmasına karar verilerek adli yardım isteminin incelenmesine geçildi:
    SONUÇ: 1- Dosyada mevcut delil durumuna göre, fer"i müdahale talebinde bulunan ..."ın 26.05.2015 tarihli adli yardım talebini içeren temyiz dilekçesine HMK 336/2 maddesi uyarınca iddiasını dayandırdığı delilleri eklemediği ve bu nedenle iddiasını kanıtlayamadığı anlaşıldığından adli yardım talebinin reddine,
    2- Hüküm davalı ....İnşaat San. ve Tic. A.Ş. tarafından temyiz edilmediğine göre davada taraf sıfatı bulunmayan fer"i müdahilin de hükmü temyiz etme hakkı bulunmadığından fer"i müdahale talebinde bulunan ..."ın temyiz dilekçesinin REDDİNE, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine,
    17.10.2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi.















    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi