Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2015/16177 Esas 2017/4768 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
13. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/16177
Karar No: 2017/4768
Karar Tarihi: 19.04.2017

Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2015/16177 Esas 2017/4768 Karar Sayılı İlamı

13. Hukuk Dairesi         2015/16177 E.  ,  2017/4768 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
    KARAR
    Davacı, davalı kurumun yaptığı 3 ayrı ihaleyi kazandığını, bu ihalelere istinaden aralarında sözleşme imzladıklarını, sözleşmede kararlaştırılan tüm yükümlülüğklerini yerine getirmesine rağmen toplam 168.804,54 TL fatura alacağının ödenmediğini, alacağın tahsili için başlattığı takibe haksız itiraz edildiğini ileri sürerek fatura alacağının ödenmesine, her bir faturanın tahakkuk tarihinden itibaren asıl alacağa yasal faiz işletilmesine. faturaların tarihinden itibaren faiz işletilmesi talebi yerinde görülmezse icra takip tarhi olan 15.05.2012 tarihinden itibaren asıl alacağa temerrüt faizi işletilmesine karar verilmesini istemiştir.
    Davalı, ödemelerin genelgeler doğrultusunda yapıldığını, davacıya yapılacak ödemenin sırada olduğunu,henüz sıranın gelmediğini,bu nedenle borcun muaccel olmadığını savunarak davanın reddini dilemiştir.
    Mahkemece, bilirkişi raporu itibar edilerek taraflar arasındaki sözleşmeye göre borcun en son muayene kabul tutanağının imzalanmasından 30 gün sonra ödenmesi gerektiği gerekçesiyle yargılama aşamasında yapılan ödemelerde mahsup edilmek suretiyle davanın kısmen kabulü ile 23.987,12 TL"nin 02.12.2013 tarihi itibariyle yasal faiz uygulanmak sureti ile davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş; hüküm, davalı tarafça temyiz edilmiştir.
    1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının aşağıdaki bendin dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
    2-Davacı, davalıya fatura karşılığı mal teslim ettiğini, bedellerinin ödenmediği, geç ödeme nedeniyle fatura bedelinin fatura tarihinden işleyecek yasal faizi ile birlikte bunun mümkün olmaması halinde ise icra takip tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte ödenmesi gerektiğini iddia ederek eldeki davayı açmıştır. Mahkemece bilirkişi raporu hükme esas alınarak asıl alacağa her bir faturanın muyene kabul tarihinden itibaren 30 gün sonra faiz hesaplanmak suretiyle faize hükmedilmiş ise de, işlemiş faize hükmedilebilmesi için davalının BK 101(yeni T.B.K 117) maddesi uyarınca temerrüt ihtarnamesi ile temerrüde düşürülmesi gerekir. Somut olayda davacı faturaları davalı kuruma ibraz etmiş, ancak ödemenin yapılmaması üzerine ihtarname göndererek davalıyı temerüde düşürmemiş, yalnızca dava açmadan önce icra takibinde bulunmuştur.Taraflar arasındaki sözleşmede de borcun ödeneceği tarih kesin vade ile kararlaaştırılmamıştır. Bu durumda borçlu davalının temerrüt tarihi icra takip tarihi olarak kabul edilmelidir. Hal böyle olunca mahkemece, temerrüdün icra takip tarihinde gerçekleşleştiği gözetilerek faize ilişkin aynı bilirkişiden rapor alınarak işlemiş faizin hesaplanması ve bundan sonra mahsup işlemleri yapılarak bir karar verilmesi gerekirken yanlış değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
    SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle davalının sair temyiz itirazlarının reddine, ikinci bentte açıklanan nedenlerle hükmün davalı yararına BOZULMASINA, HUMK’nun 440/1 maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 19/04/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.