11. Hukuk Dairesi 2016/14672 E. , 2018/5886 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TÜKETİCİ MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
Taraflar arasında görülen davada ... . Tüketici Mahkemesi’nce verilen 24/05/2016 tarih ve 2015/796-2016/669 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesinin taraf vekilleri tarafından istenildiği ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin davalıya Gelir Koruma Sigortası Poliçesi ile 31/03/2014-2015 tarihleri arasında sigortalandığını, müvekkilinin 13/09/2014 tarihinde personel azaltılması nedeniyle işten çıkarıldığını, poliçe teminatının tazmini için davalıya başvuruda bulunduğunu, işten çıkarılma nedeninin personel azaltılması olduğunu, ancak davalının işverenin hatalı olarak tanzim ettiği evraka dayalı poliçe özel şartı gereği işten ayrılma nedeni olarak performans düşüklüğü olduğundan bahisle poliçe teminatını ödemediğini ileri sürerek, 4.500,00 TL"nin temerrüt faizinden itibaren yasal faizi ile tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, iş sözleşmesinin feshinin geçerli sebebe dayandığını, davacının işverenin personel azaltılması nedenine dayalı fesih bildirimini açıklayan belgesinin muvazaalı olduğunu, iş sözleşmesinin işveren tarafından geçerli sebeple feshedilmesinin gelir koruma sigortası teminatı dışında kaldığını, tazminat talep şartlarından olan 30 günlük işsiz geçirilmesi gereken süreye uyulmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, davacının kendi iradesi dışında işveren tarafından haklı sebep bildirilmeden işten çıkarıldığı, rizikonun poliçe teminat kapsamında kaldığı, tazminatın 2.300,00 TL olarak hesaplandığı, 30 günlük süre dolmadan başvuru yapılmasının tazminatı teminat dışı hale getirmediği, ancak temerrüt tarihi açısından önem arz ettiği gerekçesiyle, davanın kısmen kabulüne, 2.300,00 TL’nin temerrüt tarihi olan 20/10/2014 tarihinden itibaren yasal faiziyle davalıdan tahsiline, fazlaya dair istemin karar verilmiştir.
Kararı, taraf vekilleri temyiz etmiştir.
Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, taraf vekillerinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, taraf vekillerinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, davalıdan temyiz harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına mahal olmadığına, 6502 sayılı Yasa"nın 73/2. maddesi gereğince tüketici mahkemelerinde tüketici tarafından açılan davalar harçtan muaf olduğundan davacıdan harç alınmasına yer olmadığına, 01/10/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.