20. Ceza Dairesi 2017/52 E. , 2017/4246 K.
"İçtihat Metni"
Mahkeme : 11. Ağır Ceza Mahkemesi
Suç : Uyuşturucu madde ticareti yapma
Hüküm : Mahkûmiyet
Dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ :
Bozma üzerine verilen direnme kararına yönelik olarak 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 307. maddesine, 6763 sayılı Kanun"un 36 maddesi ile eklenen 3. fıkrası gereğince yapılan incelemede;
Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun süreklilik kazanmış uygulamalarına göre şeklen direnme kararı verilmiş olsa dahi; bozma kararı doğrultusunda uygulama yapmak, bozmadan sonra yapılan inceleme, araştırma ve yeni kanıtlara dayanarak hüküm kurmak, bozma nedeni veya nedenlerini tartışmak, ilk kararda yer almayan daire denetiminden geçmemiş bulunan yeni ve değişik gerekçelerle hüküm kurmak, hükümde değişiklik yapmak suretiyle verilen direnme kararı özde direnme kararı olmayıp bozmaya eylemli uyma sonucu verilen yeni bir karar olduğu ve Mahkemece, Dairemizin 08/09/2015 tarih, 2015/93 esas ve 2015/2524 karar sayılı bozma kararına karşı direnildiği belirtilmiş ise de; direnme kararında bozma nedenlerinin tartışılmış olması, ilk kararda yer almayan daire denetiminden geçmemiş bulunan yeni ve değişik gerekçelerle hüküm kurulması karşısında, karar, şeklen direnme gibi görünse de özde ilk karar niteliğinde olduğundan, direnme kararının bozmaya eylemli uyma olarak kabul edilerek yapılan incelemede;
Yargılama sürecindeki işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, delillerin gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eylemin sanıklar tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, eylemlere uyan suç tipi ile yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından; yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine ancak;
1-15.10.2014 tarihli tutanak içeriğine göre, sanığın net 384,8 gram esrar ile birlikte yakalandığında kolluk görevlilerine “ben ot satıyorum, herkes işini yapacak, bu ülkede bir tek ben satmıyorum herkes satıyor, siz gidin bonzai satanları yakalayın” dediği, her ne kadar sanık aşamalarda bu beyanı kabul etmemiş ise de, tutanak düzenleyici tanıklar ... ... ve ... ...i... duruşmada alınan ifadelerinde sanığın tutanakta yazılı şekilde
beyanda bulunduğunu doğruladıkları, dolayısıyla sanığın, kişisel kullanım kapsamında sayılacak miktardaki uyuşturucu madde ile yakalanmasının ardından uyuşturucu madde ticareti yaptığını ikrar ederek atılı suçun ortaya çıkmasını sağladığı anlaşıldığından, sanık hakkında TCK"nın 192/3 maddesinin uygulanması gerektiğinin düşünülmemesi,
2-Sanık hakkında 5237 sayılı TCK"nın 53. maddesi uygulanırken Anayasa Mahkemesi"nin 24.11.2015 günlü Resmi Gazete"de yayımlanan 08.10.2015 tarihli, 2014/140 esas, 2015/85 karar sayılı iptal kararının gözetilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, hükmün BOZULMASINA, 06.07.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.