Abaküs Yazılım
14. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/4082
Karar No: 2018/6828
Karar Tarihi: 17.10.2018

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2016/4082 Esas 2018/6828 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Mahkeme, davalı-karşı davacının müvekkilinin sahip olduğu taşınmaza müdahale ettiğini ileri sürerek elatmanın önlenmesi, yıkım ve ecrimisil talep ettiği asıl davada, hüküm vermiştir. Ancak karşı dava açılan temliken tescil isteği ile ilgili olumlu veya olumsuz bir hüküm kurulmamıştır ve bu da HMK'nın 297. maddesine açık aykırılık oluşturduğu için hüküm bozulmuştur. Hüküm, somut olayda tarafların talep sonuçlarına göre verilir ve mahkeme, talepten fazlasına veya başka bir şeye karar veremez. HMK'nın 294. maddesi, mahkemenin usule veya esasa ilişkin bir nihai kararla davayı sona erdirdiğini açıklar ve yargılama sonunda verilen nihai karar hükmüdür. HMK'nın 297. maddesi, kimlikleri ile varsa kanuni temsilci ve vekillerinin ad ve soyadlarının karar başlığında gösterilmesi gerektiğini, hükmün sonuç kısmında taleplerden her biri hakkında verilen hükümle taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gerektiğini belirtir. Duruma göre, hakim talepten daha azına karar verebilir.
14. Hukuk Dairesi         2016/4082 E.  ,  2018/6828 K.

    "İçtihat Metni"

    14. Hukuk Dairesi

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Davacı-karşı davalı vekili tarafından, davalı-karşı davacı aleyhine 01.04.2014 gününde verilen dilekçe ile elatmanın önlenmesi, yıkım ve ecrimisil karşı dava ile 24.04.2014 gününde verilen dilekçe ile temliken tescil talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; asıl davanın kabulüne dair verilen 07.07.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı-karşı davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü:

    K A R A R

    Asıl dava, çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi, yıkım ve ecrimisil; karşı dava ise; temliken tescil isteklerine ilişkindir.
    Davacı-karşı davalı vekili, müvekkilinin maliki olduğu 4477 parsel sayılı taşınmazına davalı 4478 parsel malikinin müdahale ettiğini ileri sürerek taşınmaza vaki elatmanın önlenmesine, yıkıma ve ecrimisile hükmedilmesini istemiştir.
    Davalı-karşı davacı vekili, asıl davanın reddini ve binaların taşan kısmının tapusunun iptali ile müvekkili adına tescil edilmesini savunmuştur.
    Mahkemece; davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Hükmü, davalı-karşı davacı vekili temyiz etmiştir.
    6100 sayılı HMK’nun “Hüküm, hükmün verilmesi ve tefhimi” başlıklı 294. maddesinde açıklandığı üzere mahkeme, usule veya esasa ilişkin bir nihai kararla davayı sona erdirir. Yargılama sonunda uyuşmazlığın esası hakkında verilen nihai karar, hükümdür. Hüküm, yargılamanın sona erdiği duruşmada verilir ve tefhim olunur.
    Aynı yasanın “Hükmün kapsamı” başlıklı 297. maddesi gereğince tarafların kimlikleri ile varsa kanuni temsilci ve vekillerinin ad ve soyadlarının karar başlığında gösterilmesi; hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir.
    Bunların yanında hakim, tarafların talep sonuçlarıyla bağlıdır; ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremez. Duruma göre, talep sonucundan daha azına karar verebilir. (HMK m.26/1)
    Somut olayda; dosya kapsamından, davalı-karşı davacı ... tarafından asıl dava davacısı hakkında harcı da yatırılmak suretiyle temliken tescil istemini içerir karşı dava açıldığı halde mahkemece yalnızca asıl dava hakkında karar verildiği, karşı dava hakkında olumlu veya olumsuz bir hüküm kurulmadığı, karar başlığında da bu dava ile ilgili bilgilerin gösterilmediği anlaşılmaktadır. Bu yön, HMK"nın 297. maddesi hükmüne açık aykırılık oluşturmaktadır.
    Mahkemece, asıl dava ile karşı davanın her biri hakkında ayrı ayrı hüküm kurulması gerekirken karşı dava hakkında olumlu veya olumsuz bir hüküm kurulmaması ve infazda tereddüt uyandıracak biçimde karar verilmesi doğru görülmemiş; bu nedenle hükmün bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz olunan hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 17.10.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.











    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi