Abaküs Yazılım
8. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/22520
Karar No: 2015/9568
Karar Tarihi: 28.04.2015

Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2014/22520 Esas 2015/9568 Karar Sayılı İlamı

8. Hukuk Dairesi         2014/22520 E.  ,  2015/9568 K.

    "İçtihat Metni"

    Aile Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ : Alacak

    ..... ve ..... aralarındaki alacak davasının kısmen kabulüne, kısmen reddine dair Aile Mahkemesi"nden verilen 17.06.2014 gün ve 1003/490 sayılı hükmün duruşma yapılması suretiyle Yargıtay"ca incelenmesi davacı-karşı davalı ..... vekili, duruşmasız olarak davalı-karşı davacı ... vekili tarafından istenilmiştir. Dosya incelenerek işin duruşmaya tabi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 28.04.2015 Salı günü tayin edilerek taraflara çağrı kağıdı gönderilmişti. Duruşma günü temyiz eden..... vekili Avukat ... geldi, karşı taraftan kimse gelmedi. Duruşmaya başlanarak temyiz isteğinin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan ve hazır bulunanın sözlü açıklaması dinlendikten sonra duruşmaya son verilerek; dosya incelendi, gereği düşünüldü:
    KARAR
    Davacı-karşı davalı ... vekili, evlilik birliği içinde davacının kazancı ve babasının maddi desteği ile alınan ancak davalı üzerine kaydedilen 6241 ada 1 parseldeki taşınmaz,... plakalı araç, ... Bankta müşterek hesapta iken davalının çekerek kendi şahsi hesabına aktardığı parayla ve davacının ödemeleriyle biriken davalıya ait ve davalının 2006 yılında çekmesi sonunda sebepsiz zenginleşmesine neden olan hayat sigortasından dolayı mal rejiminin TMK"nun 225 ve devamı maddeleri çerçevesinde fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere tasfiye edilerek edinilmiş malların taraflar arasında 1/2 oranında paylaştırılmasına veya katılma alacağı ve değer artış payının dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiş, dava dilekçesinde keşifte belirlenen değer üzerinden eksik harcı tamamlamak üzere harca esas değeri 30.000 TL olarak göstermiştir.
    Davalı-karşı davacı ..... vekili, davacının iddialarının yerinde olmadığını, sırf malların yarısını alabilmek için ileri sürüldüğünü, davacının babasının hiç çiftçilik yapmadığı gibi 1999 yılında hayvancılığı da bıraktığını, maddi katkısı bulunmadığını, aksine babasına tarafların maddi destek sağladığını, müşterek hesaptan para çektiğini ancak davacı erkeğin diğer müşterek hesaptaki miktarın tamamını 01.02.2006 tarihinde kendi hesabına geçirmesi üzerine tedbiren kendisinin de 03.02.2006 tarihinde bu müşterek hesaptaki parayı çekerek kendi hesabına aktardığını, sigortanın ise çocuğa güvence için yapıldığını, sigortanın çekilmesi ile sebepsiz zenginleşme doğmadığını açıklayarak davanın reddini savunmuş, aynı dilekçesinde karşı davasında da ...’in, vekil edeni adına kayıtlı evde 3,5 yıldır kira ödemeden oturduğunu, ... adına alınan ... plakalı araçta da vekil edeninin katkıları bulunduğunu açıklayarak fazla hakları saklı kalmak üzere .... plakalı araç üzerinde katılma alacağı ile değer artış payının dava tarihinden itibaren faizi ile ileride gerçek değer belirlenene kadar harca esas olmak üzere şimdilik 10.000 TL"nin tahsiline karar verilmesini istemiştir.

    Mahkemenin, davacı-karşı davalının davasının taleple bağlı kalınarak kabulü ile 30.000 TL katkı ve katılma alacağının davalı-davacıdan tahsili ile davacı-davalıya verilmesine, davalı-karşı davacının davasının taleple bağlı kalınarak kabulü ile, 10.000 TL katılma alacağının davacı-karşı davalıdan tahsili ile davalı-karşı davacıya verilmesine, işbu alacağa kararın kesinleştiği tarihten itibaren yasal faiz uygulanmasına ilişkin ilk kararı davacı-karşı davalı vekilinin temyizi sonunda, Dairenin 24.09.2013 tarih 2013/16674 Esas 2013/13240 Karar sayılı ilamı ile kısaca, diğer temyiz itirazları yerinde görülmeyerek reddine ancak davacı-karşı davalı lehine hükmedilen 30.000 TL alacakla ilgili talepte de bulunulduğu gözetilerek karar tarihinden geçerli faize hükmedilmesi gerektiği açıklanarak bozma sevkedilmiştir.
    Bozma sonrası 27.12.2013 tarihinde açılan, aynı tarihte bozma sevkedilen dosya ile birleştirilen Aile Mahkemesi"nin 2013/1023 Esas 2013/1066 Karar sayılı dosyasında davacı ... vekili, daha önce bilirkişi raporu ile belirlenen mal rejiminin tasfiyesinden kaynaklanan alacak miktarından fazlaya ilişkin haklarını saklı tutmaları da dikkate alınarak ileride ıslah etmek üzere karar tarihine en yakın tarih itibarıyla katılma alacağının tespit edilerek davalı ..."dan tahsiline karar verilmesini istemiş, dava dilekçesinde talebe konu miktarı 65.937 TL olarak göstermiştir.
    Bozma ilamına uyularak asıl ve birleşen dava dosyalarında yapılan yargılama sonunda Mahkemece, 1-Davacı .."ın davasının taleple bağlı kalınarak kabulü ile, 28.244 TL"nin karar tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte davalı ...."dan tahsiline, 2-Davacı ...."ın ... Sigortadan kaynaklı 1.756 TL alacağının kesinleşmekle davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, işbu alacağa karar tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmasına, 3-Davalı-karşı davacı ...."ın davasının taleple bağlı kalınarak 10.000 TL alacağının karar kesinleşme tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte....."dan tahsiline, 4-Mahkememiz dosyası ile birleşen Aile Mahkemesi"nin 2013/1023 Esas 2013/1066 Karar sayılı dosyasında davacı ... .."ın davasının kısmen kabulü ile 64.139 TL alacağının davalı B.. B.."dan tahsiline, işbu alacağa karar tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmasına, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmesi üzerine hüküm davacı-karşı davalı ... vekili ile davalı-karşı davacı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Taraflar 23.11.1996 tarihinde evlenmiş, 09.03.2006 tarihinde açılan boşanma davasının kabulüne ilişkin hükmün 26.02.2009 tarihinde kesinleşmesiyle, evlilik birliği son bulmuş; mal rejimi boşanma dava tarihinden geçerli olarak sona ermiştir. (TMK.nun 225/2.m.). Sözleşmeyle başka mal rejimi seçilmediğinden, eşler arasında 01.01.2002 tarihine kadar mal ayrılığı (TKM.nin 170.m.), bu tarihten mal rejiminin sona erdiği boşanma davasının açıldığı tarihe kadar ise yasal edinilmiş mallara katılma rejimi geçerlidir (TMK.nun 202, 4722 s.Y.nın 10.m.).
    Dava konusu 6241 ada 1 parseldeki 5 numaralı mesken 06.08.2002, ...plakalı araç 04.11.2004 tarihinde ... adına, ... plakalı araç ise 19.08.2003 tarihinde ..... adına satın alınarak tescil edilmişlerdir. ... Bank .... Şubesi ... numaralı hesabın taraflar adına ortak hesap olduğu ve 03.02.2006 tarihinde ... tarafından 25.767 TL nakit çekildiği görülmektedir. .... Sigorta sözleşmesinde ise, sigortalı ... olup, 29.11.2001 tarihinde başlayan sigorta sözleşmesi 15.06.2006 tarihli talep üzerine sona erdirilerek sigortalı ... ’a 22.06.2006 tarihinde 3.513,02 TL ödenmiştir. Dava ve karşı davadaki taleplerin iddia ve savunma dikkate alındığında katılma alacağı niteliğinde oldukları anlaşılmaktadır.
    1-Dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına, mevcut deliller bozma ilamı doğrultusunda Mahkemece takdir edilerek hüküm kurulduğuna, gerek asıl, gerek karşı davada, gerekse bozma ilamı sonrası asıl dosyada fazlaya ilişkin hakkın saklı tutulmasından dolayı bakiye katılma alacağı ile ilgili açılan ve birleştirilen dava dosyasında Mahkeme taktirinde bir isabetsizlik görülmediğine, ilk kararın temyiz incelemesi sonrası hükmün esası bakımından bozulmayıp yalnız faizle ilgili bozma sevkedildiğine, bu durumda esasa dair bozma yapılmadığından bozma sonrası yeni karar tarihi itibarıyla tekrar bilirkişi raporu alınmasına ve yeni karar tarihine göre değer belirlenmesine gerek olmadığına, birleşen dava dosyasında da yine asıl dosyadaki bilirkişi raporundan hareketle yazılı şekilde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmadığına göre davalı-karşı davacı ... vekilinin tüm, davacı-karşı davalı ... vekilinin aşağıdaki husus dışındaki diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
    2-Mahkemece yapılan yargılama sonunda gerek asıl gerek karşı, gerekse birleşen dava dosyasında hükmedilen miktarlar, ayrıca 3.bentte karşı davacı ... lehine hükmedilen alacak bakımından öncesinde temyiz edilmemesi, ... lehine bu konuda kazanılmış hak meydana gelmesi, bu durumun Dairenin bozma ilamında açıklanarak hataya değinildiğinin belirtilmesi nedeniyle karar kesinleşme tarihi itibarıyla yasal faize hükmedilmesi yerindedir.
    Ancak hükmün 1,2 ve 4 numaralı bentlerinde ... lehine hükmedilen alacaklar için "karar tarihinden" geçerli olmak üzere yasal faize hükmedilmiş ise de, bu bentlerde hükmedilen alacak miktarlarının, bozma öncesi 18.02.2011 tarihinde yapılan keşif, keşif sonunda alınan 27.01.2012 ve 10.04.2012 tarihli bilirkişi raporları dikkate alınarak belirlendiği, bozma sonrası herhangi bir bilirkişi incelemesi yapılmadığı anlaşılmaktadır. Bu durumda alacakların tespitinde dikkate alınan bilirkişi raporlarının tarihleri ve bozma ilamı kapsamı ile birleştirilen dava dosyasındaki talebin de bu raporlarda belirlenen miktarlarla ilgili ek dava olduğu gözetildiğinde yasal faize ilişkin başlangıç tarihinin, bozma sonrası verilen karar tarihi 17.06.2014 tarihi değil, 1.bentteki 28.244 Tl ve 2.bentteki 1.756 TL ile 4.bentteki birleşen dosyada talep edilen 64.139 TL yönünden bozma öncesi verilen kararın tarihi olan "17.05.2012" tarihinden geçerli olmak üzere hükmedilmesi gerekirken davacı-karşı davalı ... aleyhine yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmamıştır.
    Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı-karşı davacı ... vekilinin tüm, davacı-karşı davalı ... vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı-karşı davalı ... vekilinin faize yönelen temyiz itirazlarının 1,2 ve 4 numaralı bentler yönünden kabulüne, bu yanlışlığın düzeltilmesi HMK"nun 403. maddesi (HUMK"nun 438/7. fıkrası) gereğince yargılamanın tekrarını gerektirmediğinden, kararın hüküm fıkrasındaki 1, 2 ve 4. bentlerinde yazılı bulunan "karar tarihinden" ibaresinin çıkartılarak yerine "17.05.2012 tarihinden" ibaresinin yazılmasına, Yerel Mahkeme hükmünün 6100 sayılı HMK"nun Geçici 3. maddesi yollaması ile HMK"nun 304. maddesi (1086 sayılı HUMK"nun 438/7. fıkrası) gereğince DÜZELTİLMİŞ BU ŞEKLİ İLE ONANMASINA, Yargıtay duruşmasının yapıldığı tarihte yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi hükümleri uyarınca 1.100,00 TL Avukatlık Ücreti"nin ... "dan alınarak Yargıtay duruşmasında avukat marifetiyle temsil olunan ....."a verilmesine ve taraflarca HUMK"nun 388/4. (HMK m.297/ç) ve HUMK"nun 440/I maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine ve 1.096,20 TL peşin harcın istek halinde davacı-karşı davalı ...."a, 150,00 TL harcın da davalı-karşı davacı .... "a istek halinde iadesine, 28.04.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi